Cumartesi 26.06.2016

Hava bulutlu olsa da lekelere karşı güneş kremi kullanın

Gebelik sürecinde yaşanan hormonal değişiklikler yüzünden ciltte birtakım lekelenmeler görülebilir. Lekelere karşı güneşten korunmak için en az 30 SPF’lik bir güneş kremi kullanılmalı. Yaz aylarında hava bulutlu olsa bile güneş koruyucuları ihmal etmeyin

Hamilelik döneminde vücutta yaşanan hormonal ve fiziksel değişiklikler nedeniyle çeşitli kozmetik problemler de meydana gelebiliyor. Bu sorunların başında cilt lekeleri ve cilt çatlakları yer alıyor. Dermatoloji Uzmanı Dr. Makbule Dündar; çatlak ve lekelerle savaşta dikkat etmemiz gerekenleri anlattı:
Bazı hamilelik hormonlarının, vücutta melanin üretimini artıran yan etkileri var. Cilt bu artışa uyum sağlayamadığı takdirde vücutta daha fazla melanin salgılanır ve lekeler oluşur. Hamilelikte cilt lekeleri gebeliğin ilk aylarından itibaren başlayıp yüz, meme ve karın bölgesinde görülebilir. Özellikle açık tenli kadınlarda daha fazla görülen cilt lekeleri, erken dönemde tedavi edilmediği takdirde kalıcı izler bırakabilir. Güneş ışığının etkisiyle bu lekeler daha da belirginleşir. Hamilelik süresince güneşin zararlı ışınlarından korunurken, D vitamini sentezi için aşırıya kaçmadan güneşlenilmelidir. Lekelerin artmasına neden olan güneş ışınlarından korunmanın en iyi yolu güneş koruyuculardır.
Güneşin etkisini az gösterdiği kış aylarında daha hafif seyreden lekelenmeler, yüzeysel olabildiği gibi cildin derin bölgelerine kadar da işleyebilir. Yazın bulutlu havalarda bile güneşin ultraviyole ışınlarının bu lekeleri artırabileceği unutulmamalı. Halk arasında gebelik maskesi olarak da bilinen cilt lekelerinin hamilelik döneminde artış göstermesinin nedenleri arasında; progesteron düzeylerinde artış ile birlikte yumurtalık ve tiroit fonksiyonlarının bozulması yer alır. Hamileliğin dışında doğum kontrol hapları da bu soruna yol açabilir.
LEKE RENGİNE DİKKAT
Kloasma yani hamilelikle oluşan cilt lekelerinin tedavisinden önce, kullanılan ilaçlar ya da mevcut hastalıklar sorgulanmalı. Lekelerin cildin yüzeyine yakınlığı ya da derinliği ile birlikte tipinin ortaya konulması, tedavinin şeklini ve süresini belirleyebilir. Kahverengi görülen lekeler genellikle daha yüzeysel olurken, mavimsi ya da siyaha yakın lekeler, cilt yüzeyinin daha derinlerine yerleşir.
Hamilelik sürecinde oluşan lekeler, bebek dünyaya geldikten sonra kaybolur ancak geçmediği durumlarda çeşitli kozmetik uygulamalar önerilebilir. Gebelik döneminde mutlaka bir dermatoloji uzmanı ile görüşülerek ciltteki değişiklikler ve tedavi yolları konusunda planlama yapılmalıdır. Hafif lekelerin tedavisinde renk açıcı madde içeren kremler uygulandığında mutlaka en az 30 SPF güneş koruyucu kullanmak gerekir. Yüzeysel lekeler; renk açıcı kremler, lazer ve kimyasal peeling uygulamaları ile tamamen geçer, derin lekeler ise bazen hafif şekilde kalabilir. Sabır gerektiren leke tedavisinde yumuşak yöntemler seçilmelidir. Agresif tedavi yöntemleri bazen ters etki yaparak lekelerin artmasına neden olabilir.
Hamilelik döneminde oluşan cilt çatlakları, gelişen teknoloji ile birlikte modern yöntemlerle kolayca tedavi edilebiliyor. Cildimizde kolajen ve elastin bantlardaki kırılmalar sonucu ciltte çatlak görüntüsü ortaya çıkıyor. Cilt, hamilelik döneminde kilo alımı ve vücudun genişlemesi ile birlikte bu sürece uyum sağlayamıyor ve çatlaklar oluşuyor. Karın, bel, meme bölgesi, hatta kollar; çatlakların en sık görüldüğü noktalardır.
Hamilelik öncesi ve süresinde cilde bol bol bitkisel yağlar sürülmelidir. Badem yağı, gül yağı ve çeşitli medikal yağlar, hamileliğin ikinci üç aylık döneminden itibaren sürülmelidir. Bu dönemde bol su tüketimi ve sağlıklı beslenme de çok önemlidir.
Çatlaklar erken dönemde kırmızı renklidir ve bu süreçte tedavi uygulandığında yüzde 100'e yakın başarılı sonuçlar elde edilir. Ancak bir yıl içinde fildişi beyaz rengini alarak daha kalıcı hale gelir ve tedavisi de güçleşir. Son dönemde çatlak tedavisindeki en etkili yöntemleri fraksiyonel lazer tedavileridir.
Çatlak tedavisi emzirmeye engel değil
Çatlak tedavisinde uygulanan fraksiyonel lazer uygulamasında, cildin derinlerine inildiği için çok kısa sürede başarılı sonuçlar alınabilir. Cildin kimyasal madde olmaksızın soyulma işlemi olan dermabrazyon ve mezoterapi denilen cilt altına ilaçların enjekte edilmesi yöntemleriyle kombine olarak uygulanabilen lazer tedavisi, hızlı sonuç verir. Bu tedavi, doğumdan iki-üç ay sonra, annenin bebeği emzirme döneminde rahatlıkla uygulanabilir. Tedavi sonrası denize girilmemesi ve o bölgelerin güneşten korunması önemlidir.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.