Hiçbir kadın beni kadınlığı ile etkileyemez

Tiyatroseverler yeni sezonu iple çekerken, geçen hafta perdelerini kapatmayan oyunlardan birini izledim: 'Kadınlar Erkekler İlişkiler ve Çelişkiler'. Oyunu internetten araştırırken 'Kahkahalarla güleceksiniz' yorumlarını görünce merakım iyice arttı. Oyunun sahnelendiği Mecidiyeköy'deki Oda Tiyatrosu'na gittiğimde merakımı cezbeden başka bir manzarayla daha karşılaştım; kapıda pahalı motosikletiyle duran pek çok motorcu da vardı. Önce gördüklerime anlam veremedim; motosikletli bir gösteri izleyeceğimi düşündüm. Hatta 'Motosikletle gelmeyenleri ya da motosikleti olmayanları almıyorlar galiba' diye düşünürken; gösterinin başlayacağı uyarısıyla kendimi yaklaşık 60 kişiyle beraber salonda buldum. İnternet üzerinden fazladan satış yapıldığı için küçük bir karmaşa oldu. Birbirinin yerine oturanlar asabiyet göstermek yerine anlayışla davranınca, tiyatro görevlileri de ek sandalyeler getirerek sorunu çözdü. Dekor; çift kişilik bir kanepe, bir döner sandalye ve üzerinde birkaç ceketin asıldığı askılıktan oluşuyor. Salonun ve sahnenin küçük olduğunu görünce motosikletli bir gösteri olmadığını anladım. Ancak sahneye iri yapılı, her yeri dövmeli, bıyıklı, karizmatik bir motorcu çıktı; oyunu yazan ve sahneleyen Kaan Erkam'dı. Erkam, aslında Ankaralı bir operacı; bunu gururla söylüyor. Operayı komik bulmadığını, anlatacak çok daha eğlenceli öyküleri olduğu için tiyatroyu seçtiğini de açık şekilde ifade ediyor. Sanatçının, 20'den fazla kitabı var. Yaptığı iş, bir nevi meddahlık. Gösterisine; Ankara'dan İstanbul'a nasıl ve neden geldiğini anlatarak başlıyor... Yanında kendisine gitarıyla eşlik eden arkadaşına takılıyor sürekli. Kadın-erkek ilişkilerini ve iletişimsizliği, kendi başından geçen hikayelerle harmanlayarak aktarıyor. Kadınları yüceltip erkekleri yerin dibine batırıyor da diyebiliriz. Çünkü erkeklerin iç dünyasını; kız arkadaşlarından veya eşlerinden bile sakladıklarını gün yüzüne çıkarıyor.
KADINLAR CESUR
Hal böyle olunca; çoğunluğu kadın olan izleyiciyi avucunun içine almayı başarıyor. Erkeklere, 'Kadınlarla iletişim kurmaktan çekinmeyin' mesajı veren Erkam, şunları söylüyor: "Yanında erkek arkadaşıyla gelen kadınların yarısından fazlası, bir sonraki oyuna kız arkadaşlarıyla birlikte geliyor. Kendilerini daha rahat hissediyorlar. Belden aşağı bir espri yaptığımda sevgilisinin yanında 'Gülersem kolay kız olduğumu zanneder' diyerek kendini kasıyor; kız arkadaşlarıyla geldiğinde ise kendini bırakıyor. Kadınlar daha cesur. Erkekler, üzerlerine yüklenen kimlik yüzünden kendilerini baskıda hissediyor. Onlarla ilgili bir sırrı açıkladığımda ya da iç dünyalarını gün yüzüne çıkardığımda, utanıp sıkılıyorlar. Karizmalarının çizilmemesi tek dertleri ve kendilerine biçilen rolü çok iyi oynayabilmek. Ben kendimle barışık biriyim. Yanımda başkası varken tuvaletimi yapamıyorum; bu kadar basit." Kaan Erkam, bu oyunu 1997'den beri sahneliyor. 16 yılı geride bırakan oyuna gelen izleyici profiline baktığımda; aralarında muhafazakâr kadınların da olması dikkatimi çekti. Erkam'ın kadınlar üzerinde farklı bir etkisi var. Kadınları nasıl etkileyeceğini gayet iyi biliyor; kendisindeki şeytan tüyünün de farkında. Sahneden seyirciye sataşıyor. Astrolojinin nimetlerinden de yararlanarak kadınları şaşırtıyor.
AMACIM KIZ TAVLAMAK DEĞİL
Erkam'a, kadınların kendisine neden bu kadar rağbet gösterdiğini sorduğumda, verdiği yanıt hayli iddialıydı: "Kadınlardan korkmuyorum. Onlar da bunu fark ediyorlar. Kadınlara kötü elektrik vermiyorum. Hiçbir kadın beni kadınlığıyla etkileyemez ama ben istediğim her kadını tavlarım; bana asla 'Hayır' diyemez. Ama bu her güzel kadının peşinden gideceğim anlamına gelmez. Oyundan sonra buluşma teklifleri geliyor; gitmiyorum. Ben bu işi kız tavlamak için yapmıyorum ki! Onlarla ilgili her şeyi biliyorum çünkü. Kendilerini benim karşımda çıplak hissediyorlar." Kaan Erkam, oyun arasında kağıt dağıtıp seyirciden kadın-erkek ilişkisi hakkında merak ettikleri üç soruyu yazmalarını istiyor. Erkam, ikinci bölüme bu sorulara cevap vererek başlıyor. Cümleleri "Şey" ve "Ondan sonra" diyerek bağlamasına rağmen anlattığı hikayelerle seyirciyi kendisiyle yüzleştirip güldürüyor. İnternette okuduğum 'Kahkahalarla güleceksiniz' yorumunun boşa yapılmadığını görünce 2.5 saat süren oyundan mutlu ayrıldım.
'KENDİ ÇAPIMDA BİR KRALLIĞIM VAR'
'Tabusuz' ve 'Dün Komik Bir Şey Oldu' isimli oyunları da sahnelemeye devam eden Kaan Erkam'dan inciler:
Alkışı seviyorum ve hak ediyorum.
Sadece tek bir kişinin olurum. Kimi kadın bunu anlar, kimisi de kuşkudan kendini yer. Güveni hak eder; güvendiririm. En ufak bir güvensizlikte sonuna kadar haklı çıkarırım; aldatırım.
Tiyatro yaparım ama tiyatrocuları sevmem.
Alışverişe çıktığımda bile, en güzel kızlar neredeyse oraya giden bir adamım.
Kadınlara inanmam ama işe yararlar; bana kızıp kızmamaları umrumda değil. Kızsalar da gelirler.
Sözün özü; önemli biri değilim. Kendi çapımda bir krallığım vardır; bana yeter.