İlk dizimde heyecandan anksiyete nöbetleri geçiriyordum

Sevilen ekran yüzü Sezer Koç, oyunculuğa çocukluk yıllarında ilgi duymaya başlayan isimlerden. Akademi 35Buçuk Oyunculuk Okulu ve Craft Atölye'de oyunculuk eğitimi alan Koç, 2010 yılında Vahide Perçin'in yönettiği 'Havhavlarla Hevhevler' adlı oyunla tiyatro sahnesine adım attı.
TİTRİYORDUM
Kısa sürede dizilerin aranılan oyuncuları arasına giren Koç, ilk oyunculuk deneyiminde başından geçen ilginç anısını anlattı. Geçtiğimiz yıllarda kadrosunda usta oyuncu Uğur Yücel'in olduğu bir projede yer alan güzel Koç, hayatında hiç unutamayacağı bir deneyim yaşadı.
Sete ilk gittiği günden bahseden oyuncu, "İlk dizimde hiç kamera deneyimim yoktu. Hatta hayatımda hiç kamera görmemiştim diyebilirim. Çünkü işin hep tiyatro tarafında duruyordum. Oyunlarda izleyici karşısına çıkıyordum. Setlerde kullanılan birtakım teknik terimleri de bilmiyordum. Kısacası o dönem sette olan hiçbir şeyden haberim yoktu ve çok büyük isimlerle oynuyordum, çok heyecanlıydım" dedi.
Usta oyuncu Uğur Yücel ile ilk kez birlikte kamera karşısına geçtiğinde ne yapacağını şaşıran ünlü oyuncu, o günü şöyle anlattı: "Uğur ağabey ile olan ilk sahnemde yaprak gibi titriyorum, neredeyse bayılacaktım. Anksiyete nöbetleri geçiriyordum, öyle böyle değil."

HAYATIMIN ŞOKUNU YAŞADIM
Sezer Koç, Uğur Yücel'le kamera karşısına geçeceği çekim öncesinde yaşadığı büyük heyecanı yanındaki arkadaşıyla paylaştığını söyledi."Sahneye girmeden önce 'Kendimi hiç iyi hissetmiyorum galiba bayılacağım' dedim. Ama bunu gerçekten bayılacağım için değil, çok heyecanlı olduğum için söylemiştim" diyen Koç'un bu sözü sette büyük panik yaratmış.
Koç, o anların devamını şöyle anlatıyor: "Cümlemin bitmesinin ardından rejiden bir kız geldi ve 'Sezer Hanım bir çubuk kraker falan ister misiniz?' dedi. Ben de 'Niye, ne oldu ki?' diye sorduğumda 'Bayılacağınızı söylediniz ya' diye cevap verdi. Ben büyük bir şaşkınlıkla 'Sen nereden biliyorsun bunu?' diye sordum. 'Mikrofon takılı ya hepimiz duyuyoruz söylediklerinizi' dedi. O anda neye uğradığımı şaşırdım, hayatımın şokunu yaşamıştım. Ardından da Allah'tan başka saçma bir şey söylememişim diye düşündüm. Bunu öğrendikten sonra artık hep ona göre temkinli hareket ettim."