Pazar 29.04.2013
Son Güncelleme: Pazartesi 29.04.2013

İslami müziğe büyük bir açlık var

Dünyayı barışa çağıran 'Barışın Sesleri' adlı albümde sesiyle yer alan 12 müzisyenden biri olan Maher Zain; İslami tarzda müziğe açlık olduğunu söylüyor: Müslüman dinleyiciler, bu tarzda müziği daha çok dinlemek istiyor. Talep çok ama bu müziği yapan müzisyen çok az

12 ülkeden 12 şarkıcı, 'Barışın Sesleri' adlı albümde bir araya geldi. Dünyayı barışa çağıran albümde yer alan şarkıcılardan biri de; Lübnan asıllı, İsveçli Müslüman sanatçı Maher Zain. Facebookta 7 milyonla en fazla takipçiye sahip Müslüman şarkıcı olan Zain, albümde 'Dünya' şarkısını söyledi. Kendisini 'mütedeyyin' (dindar) olarak tanımlayan 31 yaşındaki şarkıcıyla müzik yolculuğunu, albümü ve dünyaya bakışını konuştuk...
Öncelikle İstanbul'a gelme sebebinizi öğrenebilir miyim?
İlk sebep; 'Barışın Sesleri' albümünün promosyonunu yapmak. Bu amaçla geçtiğimiz hafta sonu Ankara'da konser verdim. Aynı zamanda kendi üçüncü albümüm için farklı stüdyo çalışmaları için de buradayım.
Albümde 'Dünya' adlı şarkıyı seslendirmenizin özel bir nedeni var mı?
Dünyanın içinde olduğu durumu biliyorsunuz. Dünyayı nasıl daha güzel ve daha yaşanabilir hale getirebiliriz noktasında kafa yoruyoruz. Aynı zamanda dünyanın sonu gelmeyecekmiş gibi yaşıyoruz ama dünyanın bir sonu var. Dünya sonsuz değil. Sonrasında yeni bir hayat başlayacak. Dünya; ahret hayatı yani gerçek dünya için bir köprü. O yüzden oraya uygun hareket etmek gerek.
Sizin dünyanız nasıl?
Çok şükür mutluyum, sağlıklıyım, ailemin sıhhati yerinde. Masamda yemek buluyorum. İşim güzel gidiyor. Her şey çok güzel yani.

AMERİKA BANA GÖRE DEĞİL

Uçak mühendisliği okumanıza rağmen kariyerinize müzikle devam etmişsiniz. Müzik yolculuğunuz nasıl başladı?
Ben sürekli müzikle iç içeydim, babam da müzisyen. İsveç'te R&B tarzda müzikler yapıyordum. Lady Gaga'yı Lady Gaga yapan Redone isimli yapımcıyla tanıştıktan sonra profesyonel anlamda müzik yapmaya başladım. Sonra Redone, albüm yapmak için beni Amerika'ya götürdü. Birlikte çalışacaktık ama ben Amerika'da çok fazla kalamadım. Ailemi, arkadaşlarımı özledim ve altı ay kaldıktan sonra döndüm.
İslami hayat tarzına geçmeye Amerika'dayken mi karar verdiniz?
Amerika'nın yaşam tarzının bana çok uygun olmadığını gördüm. Para kazanayım, eğleneyim diye gittim oraya ama kalbimin o hızlı hayat için atmadığını fark ettim. O çevreye ait olmadığımı hissettim. Kişisel sebeplerden dünyadaki durumlara kadar her şey etkiledi beni. İslami yaşam tarzıyla kafamdaki sorulara yanıt buldum. Bu yaşam tarzı bana daha uygun.

TANINMAK MUTLU ETTİ

Aileniz nasıl karşıladı bu durumu?
Gayet sempatiyle karşıladılar. Bana inandılar ve destek verdiler. Annem de daha dindar oldu. Başörtüsü takıp namaz kılmaya başladı.
İslami hayat tarzı müziğinizi nasıl etkiledi?
Başlangıçta müziği bırakmak istedim. Çok fazla bilgim yoktu ve müziğin haram olduğunu düşünüyordum. Ama çevremdeki insanlar bana müzik yapmaya devam etmemi söyledi ve Allah'ın mesajını müzikle de verebileceğime kanaat getirdim. O yüzden müziğe devam ettim. 2009'da 'Thank You Allah' adlı albümümü çıkardım.
Albümünüz Müslüman âleminde çok büyük ilgi gördü. Bekliyor muydunuz bu ilgiyi?
Dürüst olmak gerekirse, hiç böyle bir şey beklemiyordum. Tanınmak ve şarkılarımın bilinmesi, hep bir ağızdan söylenmesi beni çok mutlu etti.
Bu ilgiyi neye bağlıyorsunuz?
Biz kaliteli bir iş yaptık ve İslami tarzda müziğe bir açlık olduğunu düşünüyorum. Müslüman dinleyiciler daha fazla bu tür şarkılar duymak istiyor. Çok fazla talep olmasına rağmen bu tarz müzik yapan sanatçı çok yok.
Neden yok sizce?
Bunun birden çok sebebi var ama en büyük sebep; müzikle İslam'ı bağdaştıramamaları. Müzikten çekiniyorlar. Bunda, dünyaca ünlü müzik şirketlerinin fırsat vermemesinin de etkisi var. İslami müzik yapınca satmayacağını düşünüyorlar ve desteklemiyorlar. Sıkıcı, hep aynı sesler, aynı enstrümanlar diye düşünüyorlar.
TÜRKÇE ÇOK ZOR YEMEKLER NEFİS
Türk müziği hakkında ne biliyorsunuz? Takip ediyor musunuz?
Türk müziğini çok zengin buluyorum ve çok seviyorum. Arabesk tarzı çok beğeniyorum. İbrahim Tatlıses'i ve şarkılarını biliyorum. Bir önceki albümümde 'Nerdesin?' adlı şarkım için Mustafa Ceceli ile çalıştım. Çok iyi bir insan olduğunu gördüm.
Yeni albümünüzde dört Türkçe şarkı söylediniz. Zor mu Türkçe?
Çok zor. Altı dilde şarkı söyledim; Türkçe en zoru.
Türk müzikseverler sizi benimsedi mi sizce?
Henüz değil. Ama sosyal medyada, özellikle Facebook'ta çok fazla Türk takipçim var. Şarkılarımı beğeniyorlar, takip ediyorlar. Sayıları günden güne artacak inşallah. Dünyada en fazla takipçisi olan Müslüman sanatçı benim. 7 milyon kişi beni takip ediyor.
İstanbul'a daha önce gelmiş miydiniz?
Bir kere daha gelmiştim ama çok gezemedim. İstanbul çok güzel, tarihi bir şehir. Kültür anlamında çok zengin. Yemekler de öyle...
İstanbul deyince aklınıza gelen ilk şey ne?
Sultanahmet Camii ve yemekler. Çok lezzetli yemekler var; yemeden duramıyorum.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.