Giriş Tarihi: 15.12.2020

İzmirlilerin kaderi bu mu?


İzmir'de sağanak yağış sonrası yine sel ve su baskınları yaşandı. Karşıyaka'da sahil bandında bulunan sitelerin bahçeleri ile yollar su altında kaldı.

İtfaiye ekipleri siren çalarak vatandaşları uykusundan uyandırdı ve 'Araçlarınız su altında kaldı' diye uyardı.

Vatandaşlar, araçlarını kurtarmak için seferber oldu. Menderes ilçesinde araçlarıyla sel sularına kapılarak kaybolan Mehmet Aslan ile Soner Uyar'ın cansız bedenlerine ulaşıldı.


Belediyeye tepki gösteren bir vatandaş şöyle konuştu: "Bu benim üçüncü arabam ve yaşadığım dördüncü enkaz. Öyle ahlaksız insanlar ki, şuradaki rantı görüyorsunuz. Görüyorsunuz şu arabanın halini. İmkanları kısıtlı olan insanlara pandemi döneminde bunu yaşattılar.
Bu saatte haber veriliyor bize; su bastıktan sonra. Ben bu olayı dört seferdir yaşıyorum. Hiçbir önlem aldıkları yok, hepsi yalan. Şimdi orayı birilerine peşkeş çekmişler. İnsanlarımızın kaderi bu."


İzmir doğal güzellikleri ve hoşgörülü halkıyla ülkemizin en özel kentlerinden biri. Ama uzun yıllardır altyapı sorunları çözülmüyor. Plansızlık, bakımsızlık her yerde kendini hissettiriyor.


Normalde altyapısı sağlam olan bir şehirde bu tür az sağanak yağışlarda vatandaş aracında boğulmaz! Yıllardır CHP'li belediyeler tarafından yönetilen İzmir'in geldiği nokta budur!


Belki de muhalif olan İzmirli vatandaşlar bile defalarca araçlarının su altında kalmasına alışmış, belediyeden umudu kesmiş, "Kaderimiz bu" diyorlar.

***

AL SANA DIŞ GÜÇLER!
"Erdoğan, ona dişlerinizi gösterene kadar geri adım atmayacaktır. Rojava'da Ekim 2019 ateşkesini müzakere ederken yaptığımız buydu. Ekonomilerini yıkmaya hazırdık..."


Bu açıklama ABD'nin eski Türkiye Büyükelçisi ve eski Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey'e ait. "Ekonomideki sorunları dış güçlere bağlamayın", "Dış güçler kim?" diye soranlara bundan daha güzel örnek olamazdı.


Jeffrey, Türkiye'nin güneyinde kurulmaya çalışılan terör koridoruna karşı başlatılan harekatlardan bahsederken "Ekonomilerini yıkmaya hazırdık" itirafında bulundu. Denediler de zaten!

***

KIVANÇ'IN DERDİNE BAK!
Dilek Yaman Demir'in haberine göre Kıvanç Tatlıtuğ, Seyit Ş. isimli bir Twitter kullanıcısını savcılığa şikayet etmiş. Şikayet gerekçesi şu tweet: "Hiçbir mecrada halk için mücadele vermeyen, sadece yakışıklı olduğu için beyinsizler tarafından çok sevilen bir sanatçı bozuntususun..."


Tweet'te küfür yok, ağır hakaret de yok. Aslında Tatlıtuğ'un hayranlarına bir hakaret var. Hakareti savunmuyorum ama şahıs hakaret ederken eleştiri de yapmış. Sadece yakışıklı olduğu için bir oyuncunun desteklenmemesi gerektiğini, sanatçının toplum yararına faydalı işler de yapması gerektiğini savunmuş.


Eleştiriye katılıyorum; Tatlıtuğ milyonlarca takipçisine toplumun yararına işlerde yer alarak rol model olabilir. Arada memleketin yararına açıklamalar yapabilir. Bu kadar da apolitik olunmaz ki!


Tatlıtuğ gibi ünlü bir isim bu yorumu görmezden gelebilirdi. Seyit Ş.'nin aksini düşünenlerin sayısı daha fazladır belki. Tatlıtuğ'un yaptığı boş yere yargı sistemini meşgul etmektir. Millet nelerle uğraşıyor, Tatlıtuğ'un derdine bak!

***

ALMAN HÜKÜMETİ Mİ KONUŞTURMUYOR?
Koronavirüs aşısının mucitleri Uğur Şahin ve eşi Özlem Türeci hakkında her gün birkaç haber okuyoruz. Onlarla gurur duyuyoruz.


Ancak Şahin ve Türeci'nin ağzından ilk röportajdaki Türk çayı dışında Türklükleriyle ilgili tek bir açıklama duymadık, bizim medyaya da konuşmadılar! Bu durumu garip bulduğumu daha önce de yazdım.
Hadi bu da komplo teorim olsun: Yoksa Mesut Özil vakasında ağzı yanan Alman hükümeti, Şahin ve Türeci'den Türk medyasına konuşmamalarını, Türk kimliklerini öne çıkarmamalarını mı istedi?


Belki de Şahin ve Türeci, Alman entegrasyon politikasının en başarılı örnekleridir!

***

PANDEMİ ÇAKALLARI!
Bazı vatandaşlar, sokağa çıkma yasaklarının olduğu günlere denk gelecek şekilde özel hastaneden ya da kan merkezlerinden randevu alıyorlarmış.


Telefonlarına gelen mesajı polise gösterip "Ben hastaneye gidiyorum" deyip rahat rahat dolaşıyorlarmış iyi mi?


Elinde market poşetiyle dolaşanlar, başkasının HES kodunu kullananlar, karantinada olması gerekirken tatile çıkanlar vs. bazılarının çakallığa kafası fazla çalışıyor.


Olan dürüst vatandaşa ve cefakâr sağlık çalışanlarına oluyor! Toplum sağlığını tehdit eden çakallıklara karşı daha sert cezalar uygulanmalı.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.