Kadınlarımızdan mesaj var!

Birleşmiş Milletler tarafından tanımlanmış uluslararası bir gün olan Dünya Kadınlar Günü, her yıl 8 Mart'ta kutlanıyor. Quality of Magazine dergisi, her biri kendi alanında başarılı olan Türk kadınlarına Dünya Kadınlar Günü'ne ilişkin verdikleri mesajlarını sordu. Kimisi çok başarılı bir iş kadını, kimisi genç jenerasyonun bilinçli temsilcisi, kimisi anne ve eş olmak odaklı, kimisi çok genç, kimisi deneyimle gelen özgüven sahibi, kimisi evli, kimisi bekâr... Kısacası hepsi farklı karakterlerde, farklı yaşamlar sürüyor. Ama hepsinin ortak yönü kadın olmaları. İşte kadınlarımızın mesajları…

ŞEBNEM DİNÇGÖR
"Güvenli bir yaşam dilerim"
Bir dönemin en gözde mankenlerinden Şebnem Dinçgör, zaman içerisinde podyumlara veda etti. Mehmet Dereli ile evlendi ve bu evlilikten bir oğlu var. Kısa süre önce de eşinden ayrıldı. Özgür, bilinçli ve kendine güvenli bir kadın olarak şunları söylüyor: "Kadınların özgürlük ve eşitlik mücadelesi açısından çok önemli ve anlamlı bir gün olan 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü maalesef ki kadına yönelik şiddet olaylarının gölgesinde kutluyoruz. Şiddetin önlenmesinde en etkili yollardan biri, kadınları güçlendirmektir. Kadına yönelik şiddetin olmadığı, güvenli ve huzurlu bir dünyada yaşamak dileğiyle kadınlarımızın Dünya Kadınlar Günü'nü kutlarım."

ÖYKÜ KARADENİZ
"Kadınsız toplum düşünülemez"
Ünlü işadamı İlhan Karadeniz'in eşi Öykü Karadeniz, evlenmeden önce podyumların en başarılı isimleri arasında anılıyordu. Evlendikten sonra çağdaş bir eş ve anne olarak yaşamını sürdürmeyi tercih eden Öykü Hanım, kadının her alanda başarının odağında olduğuna dikkat çekerek duygu ve düşüncelerini şu cümleler ile paylaştı: "Kadınımız, toplumda siyasetten edebiyata, ticaretten medyaya birçok alanda başarının odak noktasını oluşturuyor. Ailenin ve toplumun direğidir kadın. Doğurandır, büyütendir, en önemlisi anadır o, kutsaldır. Kadınsız bir toplum asla düşünülemez."

OYA BAŞAR
"Esas olan kendinizi nasıl gördüğünüzdür"
Türkiye'nin fenomen oyuncusu, yaşamda belirli bir duruşu olan ve bundan taviz vermeyen ender kadınlardan biri. Evliliği uzun yıllar deneyimledi ama şimdi tek başına yaşıyor. Hem anne, hem de kayınvalide. Oya Başar dedi ki, "Emek eşit değerlendirilmiyor ve kadın 'Yeter!' diye bağırıyor. O bağırış, tüm dünyada bir çığlığa ve benim kulaklarımda hoş bir sedaya dönüşüyor. Kadın mücadele tarihinden bihaber olmayalım, bunu bir güne değil, tüm hayatımıza yayalım. Evet kadınlar! Esas olan sizin kendinizi nasıl gördüğünüz; karşı cinsin sizi size gösterdiği gibi mi, yoksa kendi görmek istediğiniz gibi mi? Unutmayalım, Tanrı kadını ve erkeği eşit yarattı. Nice 8 Martlar'a, sevgiyle ilerleyelim!"

SEMA BASA
"Eğitim ve ekonomik özgürlük çok önemli"
Merhum Prof. Dr. Seyfi Basa'nın kızı, İstanbul cemiyet hayatının seçkin isimlerinden Sema Basa, hem bir anne hem de anneanne. Kızı Seba Güceylioğlu'nun oğlu Kerim Seyfi şu an iki yaşında. Büyük ilgi duyduğu alanların hepsinin eğitimini alan Sema Basa, eczacılık ve sanat tarihi mezunu. Sema Hanım "Önce eğitim" diyerek şu mesajı veriyor: "Özellikle, eğitim düzeyi düşük kesimde kadınların kıymeti bilinmiyor. Kadınlarımız, her şart altında eğitim almak için çaba göstermeli. Aileleri destek olmasa da bir şekilde kendi kendilerini eğitmeli, ekonomik özgürlüklerini kazanmalılar. Yükselen değer para değil, daima eğitim olmalı."

EBRU GÜNEY
"Kadının gözyaşları mutluluk için olmalı"
Salih Güney'in, tiyatro oyuncusu Zeynep Tedü ile evliliğinden olan kızı Ebru Güney, yaşamı acısı ve tatlısı ile bir arada yaşayarak, zor ve sıkıntılı günleri büyük bir olgunlukla atlatmayı başaran kadınlardan. Ebru Güney'in, Işıklar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Işık'la yaptığı evlilikten Lal ve Can adında iki çocuğu var. Oğlu Can'ın rahatsızlığı nedeniyle zor günler geçiren Ebru Güney, kötü günleri ardında bıraktı. Şimdi gayrimenkul danışmanlığı yapıyor. Güney mesajında, "Kadına şiddet sadece korkakların ve acizlerin erdemidir. Kadının çığlığı ve gözyaşları sadece ve sadece mutluluk için olmalıdır. Bütün kadınların Dünya Kadınlar Günü'nü sevgiyle kutluyorum" diyor.

Ebru UYGUN
"Kadın, önce birey olduğunu kabul etmeli"
Toçev Başkanı Ebru Uygun; ikiz oğulları Aksel ve Ansel ile paylaştığı ve başarılarla dolu yaşamını, bugüne kadar 5 milyon çocuğa dokunan TOÇEV'e adamış durumda. Uygun, "TOÇEV'i ilk kurduğumda genç bir kadın olmanın hem avantajlarını hem de dezavantajlarını yaşadım. Ama ben kendimi, kadın olarak değil hep birey olarak gördüm. Zamanla, önemli başarılar elde edince yani, bütün olumsuz algılar tersine döndü. Kadınlar, önce kendilerine, ardından topluma birey oldukları algısını kabul ettirmeli ve hedeflerine ilerlemelidir" mesajını veriyor.