2013'te yapılan bir araştırma, yoğun stresle yaşamanın insanları ekstrem doğa sporlarına yönlendirdiğini gösteriyor. Peki bu sporları yapanlar bu sonuca ne diyor? Sorunun cevabını, Nissan X-Trail'le çıktığım üç saatlik yolun sonunda, Mudurnu'da gerçekleşen 4x4 Dünyası Offroad Fest'te buldum. Mehmet Erel'in hayata geçirdiği festivale; ortak tutkusu arazi aracı, karavan, motosiklet olan binlerce kişi katıldı. Kimisi çadırlarda, kimisi ise tarihi konaklardan çevrilmiş bölge otellerinde konakladılar. Festival, bölge turizmine de katkı sağladı Hangi esnafla konuşsam, "Böyle bir şey beklemiyorduk" diyor. Festivalin ana sorularından biri şuydu: İyi off-road aracı Japon mu yoksa Amerikan mı olur? Bunu festivalin en tecrübeli ekibi İzci Team'e sordum... Ekipten Okan Tozun, "2009'dan beri 100 bin kilometre yol yaptık. Ülkemizin güzelliklerini off-road araçlarıyla geziyoruz, videoları YouTube'da paylaşıyoruz" dedi. Aralarında güzel bir iş bölümü var; biri araba kullanıyor, diğeri çadırı kuruyor, öteki yemekleri yapıyor. Aralarında telefon çekmeyince eşinin ne tepki göstereceğinden korkanlar var. Öte yandan karşılarına ayı çıkınca hiç korkmayanlar var. O soruyu soruyorum; 'Off road'cuların psikolojisi bozuk mu?' Tozun, şöyle yanıt veriyor: "Büyük arabalar kullanıyor, zorlu yollardan geçiyor, şehirden kaçıyor olabiliriz ama biz de işinde gücünde tipleriz. Birimiz estetik merkezi sahibi, diğerimiz billboardlar yapıyor. Ülkeye, doğaya, çevreye tutkunuz. Merak etmeyin psikolojimiz iyi." Tozun, en iyi off-road aracının Japon mu, Amerikan mı tartışmasının da bitmeyeceğini söylüyor. İzci Team'in yanından ayrılıp Volkswagen Amarok ile offroad yapmaya çıkıyorum. Arazide yokuştan aşağı 100 km. hızla ilerlerken adrenalinin sınırlarını zorluyorsunuz. Ama korkmaya gerek yok, otomatik yokuş iniş asistanı müdahale ediyor.
Festivalde neler öğrendim?
Festival sonrası alanın nasıl tertemiz bırakılarak şehre dönüldüğünü... Crawler'la doğada nasıl güzel ve konforlu yaşanabileceğini... Aygaz'ın dev canavar aracının sosyal medya fenomenine dönüştüğünü... Ford'un gerçekleştirdiği 'Doğada Hayatta Kalma' eğitiminin ve La Marzocco'nun 'Coffee On The Road' atölyesinin yeni off roadcular için ne denli faydalı olduğunu... Festival kapsamında Mudurnu'da konser veren şarkıcı Eda Baba'yı da tanımış oldum.
Her adımınız bağış olsun
Denizlerdeki plastik atıkların azaltılması için muhteşem bir farkındalık projesini hayata geçiren Adidas; Run For The Oceans'ı Türkiye'de de başlattı. Aşiyan'dan start alıp Bebek sahilde devam eden parkurda; denizlerin ve dolayısıyla okyanusların temizliği için ben de koştum. Etkinliğin güzel tarafı; attığımız her adımın bir anlamının olmasıydı. Koşucuların kat ettiği her 1 kilometre, 1 dolarlık bağış olarak kabul ediliyordu. Dünya çapında toplanan 1.5 milyon dolar, atıkların denizlere ulaşmaması konusunda eğitim veren Parley Ocean School'a bağışlanacak.
