Mahallenin istenmeyen çocuğu

Şafak Sezer şov dünyasının en sevilmeyen adamı olma yolunda neden bu kadar ısrarla ilerliyor acaba?
Komedi oyuncusu olarak da o kadar başarılı hani...
Ben çok gülüyorum ona...
Ama adamın gerçek hayatta bir tane seveninin olduğunu duymadım daha.
Adeta, mahallede kimsenin oyuna almak istemediği gıcık tipler gibi.
Çalıştığı her sette, oyuncularından set çalışanlarına kadar arkasından "Allah onun bin türlü müstahakını versin!" sözünü sarfetmeyen yok.
Burada 'müstahak' sözcüğünü kullanmak, tamamen bulunduğumuz ortamın getirdiği bir zaruriyetten kaynaklanıyor...
Yoksa siz anladınız aslını!
Adam ilginç bir şekilde yan yana geldiği her insan evladını delirtmeyi, sinirlendirmeyi, üzmeyi, kırmayı başarıyor.
EMEĞE YAZIK!
İddialara göre; kabalıkta, asabiyette ve bencillikte sınır tanımıyor.
Hani "Olayların ne şekilde geliştiğini, kimin haklı, kimin haksız olduğunu gözümüzle görmedik, hakkını yemeyelim" de diyemiyoruz, çünkü bir kişi yanılır, iki kişi yanılır da bütün bir sinemadizi piyasası mı bu adama karşıdır?
Sezer'in son kurbanı
Cahit Berkay oldu.
Son filminin müzikleri için önce Berkay'la anlaşan Sezer, daha sonra bu anlaşmadan vazgeçip müzikleri başkasına yaptırmış.
Ama işte gel gör ki bu değişikliği Cahit Berkay'a söylemeye ihtiyaç duymamış!
Boşu boşuna iş yaptırmış usta müzisyene yani.
Adamcağız şimdi "Ben 50 yıllık müzik hayatımda böyle bir durum görmedim" diyormuş.
Yazık yahu! Emeğe saygısızlık...
Geçmiş olsun, ne diyelim?