Marşı çalın marş isterim!

Erkeklerin hiç büyümediğini, dokuz yaşında ruhen ilerleme işine bir son verdiklerini ve sadece bedeni büyütmeye devam ettiklerini hep savundum, yine söylüyorum.
Bunu karşı cinsi yermek, küçümsemek için de söylemiyorum, yanlış anlamayın.
Belki de en sevdiğim yönleri bu çünkü... Evet, hiç büyümüyorlar hep çocuk kalıyorlar ve inanın hayat onlara güzel!
YAKINDA BARIŞIRLAR
Kendi arkadaşlarımdan biliyorum; koskoca adamlar bazen birbirlerine öyle şakalar yapıyorlar ki eşek şakası bile yanında küçük bir afacanlık kalır. Önce, şakalanan diğerlerine biraz bozuluyor ama sonra aynısını o da onlara yapıyor ve birbirlerine hiç darılmıyorlar.
Erkeklerin kavgaları da hem acımasızdır hem de o anlıktır.
Bir süre sonra bir bakmışsın ilişkileri kaldığı yerden devam ediyor.
Beyaz TV'de yayınlanan 'Derin Futbol' programında, Aziz Yıldırım'ın eski avukatı Faik Işık'la Ahmet Çakar'ın birbirine girmesini izlerken o yüzden hepimizin yüzünde bir tebessüm vardı...
Ciddiye almadık çünkü. Resmen çocuk gibilerdi.
Ahmet Çakar sükunetini pek bozmadı da avukat Işık gerçekten topu elinden alınmış oğlan çocuğu gibi küfürleri savurup sinirden zıp zıp zıplarken hepimizi ilkokul günlerine geri götürdü. "Marşı çalın, bana ne söz vermiştiniz, marşı çalın yoksa giderim" deyip durdu ve sonunda da gitti. Çakar da arkasından "Sıkıyorsa orada bekle, yayından sonra geleceğim yanına" diyerek tiyatroyu tamamladı.
Olsun... Endişe edecek bir durum yok. Erkek onlar, yakında barışırlar.