Geçtiğimiz hafta Meryem Uzerli haftasıydı, kabul! Her yerde onu gördük, okuduk… İstanbul'da köşe kapmaca oynadığı hallerine değinmiş köşe yazarı arkadaşlarımız. Sanırım magazine yansıyan fotoğraflarına bakıp hal ve tavır analizi yapmışlar; 'Eski halinden eser yok' demişler. Ben hiçbir yazılana katılmıyorum! Meryem ile ilk kez Pera'da bir mekanın balkonunda karşılaştık. Sırt sırta durduğumuz dar alanda içten tavrıyla herkese selam verip sohbet etti, kimseye soğuk davranmadı, hiç snob bir tavrı yoktu, rahat, güler yüzlüydü. Nice ünlü ismin etraftaki insanları görmezden geldiği, ego savaşlarının yaşandığı gecelere şahit oldum. Selamını almaz, yalandan tebessüm eder… Meryem'de bunların hiçbiri yoktu. O yüzden Meryem aynı Meryem… Haklı olarak, Berlin'de sıradan bir vatandaş gibi bisiklete binebildiği özgür kız hallerinden dolayı İstanbul'da bocalıyor… Ee o kadar da olsun sevgili okurum! Bu kadar ilgiye kim şaşmaz ki…