Dünyaca ünlü müzik festivali Coachella'ya gidemedik belki ama geçtiğimiz pazar kendi Coachella'mızı yarattık. Küçükçiftlik Park'taki Sokak Festivali'nde çimlerin üzerine yayıldık ve sahneye çıkan yeteneklerin performanslarını izledik. Arkadaşlarım Şeyma Subaşı, Hacı Sabancı; bol bol Coachella'dan pozlar paylaşırken, ben de yerli malı festivalden kareler paylaştım. Sokak festivalinin tabii ki en leziz yanı sokak lezzetleriydi; hotdog'lar mideye indirildi. Festivalin en dikkatimi çeken kısmı ise terapi köpekleri ile beni tanıştıran Tanısan Seversin Derneği'nin standıydı. Terapi köpeği haline getirilen terk edilmiş köpekler, özellikle otizmli çocukların eğitiminde ve gelişiminde kullanılıyormuş. Peki, terapi köpeklerinin insanlar üzerinde nasıl bir etkisi var? Bu köpekler; insanlara ruhsal, duygusal, sosyal ve fiziksel açıdan yardım ediyor. Kan basıncını düşürüyor, kalp ve damar sağlığını koruyorlar. Kemoterapi seanslarına dahil edildiklerinde tedavinin daha kolay geçmesini sağlıyorlar. Endorfin salgılanmasına, kişilerin sakinleşmesine, fiziksel acıların azalmasına yardımcı oluyorlar. Depresyona iyi geliyor, izole olmuş bireyleri topluma kazandırıyor, sosyalleşmeyi artırıyorlar. Eleştirinin olmadığı bir ortamda köpeklerle çalışan çocukların özgüvenleri, odaklanma ve kişisel becerileri artıyor. Bu da onları motive ediyor. Öte yandan stres hormonu kortizolün de salgılanmasını azalttığından, endişeli ve otizmli çocuklarda mucizeler yaratıyor.