'Çocuklar Duymasın' dizisinde canlandırdığı 'Mary' tiplemesiyle sevilen oyuncu ve şarkıcı Demet Tuncer, 10 aylık kızı 'Ayza'yla anne olmanın tatlı heyecanını yaşıyor. Tuncer, annelik serüvenini ve kızıyla olan ilişkisini anlattı:
ÇOK HUZURLUYDUM!
Hamilelik sürecim eşimin sayesinde hem huzurlu, hem de çok keyifli geçti. Bunun yansımalarını da şimdi Ayza'da görüyoruz. Hamilelik sürecinin huzurlu veya huzursuz geçmesinin bebeği çok etkilediğini düşünüyorum. Ben bu dönemi çok ılımlı ve bol kahkahalı bir şekilde geçirdim. Ben de kendime inanamadım, çünkü genelde tam tersi olduğunu söylerler. Hormonların aklı ve duyguyu ele geçirdiğini; kadını bambaşka bir insana, yer yer, bir canavara dönüştürdüğünü söylerlerdi.
Hamileliğimin en zor ve en keyifli dönemi 9'uncu ayımdı. Çok zor olmasının nedeni; gece uyuyamamam. Yatakta sağdan sola ancak göbeğimi bir elimde tutarak döndürmem, yere düşen şeyleri ayak parmaklarımla kaldırmamdı. Keyifli olmasının nedeni de; kocaman bir göbeğimin olması ve bebeğimle iletişim halinde olabilmemdi.
Ayza'yı ilk kucağıma aldığımda karışık duygular içindeydim. Olaya daha vakıf değildim. Anestezinin etkisi mi, doğum sarhoşluğu mu bilemedim ama başınızı döndüren bir durum, o kesin! Hele onun ilk bağırışlarını duyup da temizlendikten sonra hemen yanağınıza koymaları ve onun anında susması tarif edilemez bir mucizeydi. Nasıl bir bağ var anneyle yavrusu arasında... Mucizelere inanmayanlar hamile kalsınlar!
LOHUSALIK ZORDU
Bende çok büyük bir değişim olmadı. Hayatımıza, sanki 'Ayza' daha önceden de hep varmış gibi devam ediyorum.
İlk aylarda, lohusalık döneminde zorlanmıştım. Bir bakıyorsunuz kocaman bir göbeğiniz var ve içinde dans eden bir canlı; beş dakika sonra yanağınızın yanına koyuveriyorlar o dansçıyı... Hastanede her şey çok güzel, olay zaten eve gidince kopuyor. Neden sadece iki gün hastanede tutuyorlar anladım! Üçüncü gün lohusalar, hastanenin altını üstünü getirmesinler diye sanırım çünkü lohusalık ancak devreye giriyor. Size "Daha biraz önce emzirmedim mi? Nasıl geçti bu kadar zaman, nasıl acıktı bu çocuk?" diyorlar. İşte o dönem çok ağır geçiyor. Ben de lohusalık çok zor geçmişti.
(Bebeğim ve Biz dergisi)
EŞİMİN HAKKINI ÖDEYEMEM!
Eşim Çağrı çok iyi bir dosttur. 22 sene önce onu tanıdığımda da böyleydi, hâlâ da öyle... Eşim için hiçbir zaman öncelik kendi olmadı, hep sevdikleri oldu. Haliyle hamilelikte de, Ayza'nın bakımında da hep benimle beraberdi ve bir tek emzirmediği kaldı.
Çağrı çok yardımcı oldu, onun hakkını asla ödeyemem. Benim dinlenmem gerekirken kendi uyumadı, beni uyuttu. Ayza'ya hep biz baktık, annelerimiz bize lojistik destek verdiler. Çağrı çok ilgili bir baba. Ayza için farklı ilgi alanları yaratmaya çalışıyoruz. Biz, Ayza'yla çok keyifli zaman geçiriyoruz.
SINGLE YAPMAK İSTİYORUM
Ayza'dan dolayı çok sevdiğim tiyatro projelerine biraz ara vermek zorunda kaldım ama yepyeni projelerim var. Ben de kendi sahne performansımı tiyatro sahnesine taşımayı gerçekten çok istiyorum. Ayrıca single bir albüm yapmayı düşünüyorum ama bu sene benim için televizyon projeleri daha öncelikli... Bir program yapabilirim. Görüşmelerim hâlâ devam ediyor. Bakalım ne olacak?
KEŞKE ANNEM GİBİ OLABİLSEM
"Şu anda yaptığım her şey, her annenin yaptığı şeyler gibi geliyor bana. Annemin tırnağı olabilsem doğru yoldayım demektir. O herkese yetişir, her şeye enerjisi yeter. Sevgisiyle, bilgisiyle, gücüyle öyle bir kavrar ki, size kendinizi süper hissettirir."
