Nazlı Keçili: Bir anda büyümek zorunda kaldım
Cemiyet dünyasının tanınmış isimlerinden Nazlı Keçili hayatının zor dönemlerini,“Altın tepside sunulduğunda hayat çok güzel sanıyorsunuz ama kötü günler de var. Bir anda büyümek zorunda kaldım” sözleriyle anlatıyor
Kız evlat sahibi olmak dünyanın en güzel şeyi. Aramızdaki bilgi alışverişi çok kuvvetli. Kızlarım beni besliyor ve onlardan çok şey öğreniyorum.
Ayakları yere sağlam basan genç kadınlar olmaları için çalışıyorum. Kocaya, anneye, babaya kimseye bağlı olmadan, meslek sahibi olmalarını, sevdikleri işi yapmalarını istiyorum.
Ben prenses gibi büyüdüm. Özellikle babamın bana çok ilgisi vardı. Arkadaşlarım bana 'iyi ki çok şımarık biri olmadın' der.
EN BÜYÜK TECRÜBE KRİZLE KARŞILAŞMAK
Yaratmadı çünkü annem ayakları yere çok sağlam basan bir kadındı. Babamı frenlerdi.
Önceleri öyle olmadığımı düşünüyordum, zamanla hayat şunu tecrübe ettirdi; bu bir anda olmuyor. Altın tepside sunulduğunda hayat çok güzel sanıyorsunuz. Ama hayatın iyi günü kötü günü var. Kötü şeyleri ben de yaşadım ve işte o zaman sallanıyorsunuz. Ben onları da avantaja çevirerek güçlü durduğumu düşünüyorum.
Babamın 2000 yılında tutuklanması benim için çok zordu. Bir anda büyümek zorunda kaldım. Çok şükür ki annem ve eski eşim (Önder Öztarhan) bana çok destek oldular. Güçlü olduğumun farkında bile değilken, meğer hepsiyle başa çıkabilirmişim bunu gördüm.
Düşünsenize Türkiye'nin 28 büyük ve önemli şirketi benim elimde kaldı. İyi günde kötü günde herkesi görüyorsunuz. Ne elbiseler gördüm içinde insan yoktu diyebilirim. Dost çevremde, iş dünyasında. İyi konumda ve güçlüyken herkes yanınızda oluyor, size saygı gösteriyor.
Doğru yoldan şaşmadığınızda, en önemli şeyin aile ve dostlar olduğunu gördüğünüzde gidenlerin çok da bir önemi olmuyor. En büyük tecrübeyi krizlerle karşılaşınca öğreniyorsunuz.
'Bu olayın da hayırlısı buymuş' deyip devam etmelisiniz. Hem evlilik hayatımdaki sıkıntılarımda hem de iş hayatımda sıkıntılı dönemlerimde, kişisel gelişim kitapları okumak, eğitimlere gitmek iyi geldi.
HİÇBİR ZAMAN KOCAMA SIRTIMI DAYAMADIM
Ben üniversite hayatım bitene kadar hatta evlenene kadar babama sırtımı çok güzel dayadım. Rahat bir hayatım oldu. Sağ olsun hâlâ da destek olur bana. Ama annem de her zaman şunu öğütlerdi 'Baban bugün var yarın yok, kocan bugün var yarın yok'. Bir eş seçerken en önemli olan şey, hayatı paylaşmak üzerine olmalı, birbirinizi tamamlamak olmalı. Eş seçimlerinin eğer aile kurulabilecekse yapılması gerektiğine inanıyorum ve dolayısıyla bir kocaya sırtını dayamak gibi bir sistemim olmadı hiçbir zaman.
Evet, bugünkü halimden ve yaptığım işten çok mutluyum. Kendimden çok memnumum.
Hayır düşünmedim, iki kız çocuğum var ve çok mutluyum. Düşünmüyorum ama hayatı bilemezsiniz tabii. Hiçbir zaman büyük konuşmamak lazım, ben asla bunu yapmam dememek lazım. 20 yaşındaki ben ile 40 yaşındaki ben, aynı kişi değil.
Hayatta acele etme derdi.
DEJENERASYONA ÇOK KARŞIYIM, GENÇLER ÇOK RAHATLAR
Biz çocuklarımızın ailesiyiz, hiçbir zaman eşimle aramızdaki problemleri çocuklarımıza yansıtmadık. Onlara her zaman, bir aile olduğumuzu hissettiriyoruz. En önemlisi şu ki; çocuk sahibi olduktan sonra eşinizle ayrılsanız bile çocuklar her şeyin üstünde olmalı. Onların sağlığı ve huzuru, ebeveynlerin önceliği olmalı. Biz çocuklarımızla arkadaş olan bir anne babayız. Boşanmalar çok arttı ve çocuklar çok mutsuz. Ebeveynlerin hırslarını çocuklarına yansıtmaları o kadar yanlış hareketler ki, yıllar sonra bunlar tatsız tecrübelerle geri dönüyor anne babalara... Çocuklar, gençler arasında uyuşturucu bağımlılığı arttı.
Dürüstlük, şeffaflık, etik değerler, büyüklere sevgi ve saygı çok önemlidir. Dejenerasyona çok karşıyım. Yani medeniyet ve dejenerasyon başka bir şey, geri kafalılıkla aklı başında olmak başka bir şey. Medeni ve dünya standardında çocuklar yetiştirmeliyiz evet ama gelenekleri de korumalıyız. Bazı şeyleri yapmanın, yaşı olduğunu çocuklar bilmeli. Çocuklar günümüzde maalesef rahat davranıyorlar ve dejenere oldular. Gençler arasında kötü bir gidişat var, popüler kültür, sosyal medya bunu kötü bir yola soktu.
MODA OLAN NFT PROJELERİNDE YER ALACAĞIZ
ArtKolik'te sanat eğitimlerine yüz yüze ve online olarak devam ediyoruz. Eğitimlerimiz kapsamında, İstanbul'un sanatsal ve mimari mekanlarını geziyoruz. Son günlerde çok moda olan NFT projelerinde yer alacağız. Bazı sanat ve kültür insanlarının NFT'lerini yapacağız ve marketimizde satışa çıkartacağız. Yine teknolojiyle sanatı birleştirdiğimiz bir çocuk projemiz var. Sylvan Eğitim Sistemleri ile iş birliğine yaparak, bilim alanında 6-12 yaş arasındaki çocuklara deneyli Stam programları, kodlama eğitimleri vereceğiz. Bu eğitimler Akmerkez'de olacak ve 1 Kasım'da başlıyoruz.
EN SON HABERLER
- 1 Yargı’nın Tuğçe’si Merve Ateş o sahneyi anlattı: Rüya olmasını istedim, çok ağladım!
- 2 "Hello 40" Yeni yaşını kutlayan Aslı Enver’e arkadaşlarından mesaj yağdı! Eda Ece'den Aslı Enver'e "Annelerin en süperi, en iyi dost"
- 3 "E küçüklükten belliymiş" Kızılcık Şerbeti'nin Kıvılcım'ı güzel oyuncu Evrim Alasya'nın çocukluk karesi sosyal medyaya damga vurdu!
- 4 Arabian Travel Market Dubai Fuarı’nın yıldızı Bozdağ Film Platoları oldu! Burak Özçivit ile Özge Törer'e büyük ilgi...
- 5 Sır gibi saklıyor! Ebru Gündeş’in kız kardeşi Aslıhan Gündeş Akça'yı görenler “Ebru’nun ikizi mi?” diyor!
- 6 Tatlıses'in keşfi Azeri kızı Günel estetiğin dibine vurmuştu... Annesi güzelliğiyle kızını solladı! Tam bir esmer güzeli...
- 7 İbrahim Erkal aramızdan ayrılalı 7 yıl oldu… Eşi Filiz Erkal'dan paylaşımlar peş peşe geldi! Sadece 12 gün görebildiği kızı Elif Su kocaman oldu!
- 8 Serenay Sarıkaya'nın babasına bakın! Annesi Ümran Seyhan yasak aşkla manşetlerden düşmezken o gözlerden uzak
- 9 31 yaşındaki Serenay Sarıkaya bu sefer şaşırttı! İşte Serenay Sarıkaya’nın boyu…
- 10 Sibel Can'ın küçük oğlu Emir şimdilerin yakışıklı çapkını! Emir Aksüt ablası Melisa Ural'ın paylaşımına damga vurdu!