Son Güncelleme: Pazar 05.12.2021
Cemiyet hayatının tanınmış isimlerinden Nazlı Sert: Yaşadıklarım şükretmeyi öğretti
Yakın zamanda ikinci kez annelik duygusunu tadan Nazlı Sert, ilk çocuğunun sağlık sorunları nedeniyle geçirdiği zor günleri anlatıp, “Birçok sıkıntı yaşadım. Yaşadıklarımdan sonra şükretmeyi öğrendim” diye konuştu
İlk çocuğum Ünsal 7 yaşında ve yıllar sonra bu duyguyu yeniden yaşadığım için çok mutluyum. Bir kızımın olmasını çok istiyordum. İlk doğumumda yaşadıklarımdan sonra bebekli hayata korkarak başladım.
İkiz bekliyordum ve 20 haftalık iken kızım karnımda öldü. Oğlum 24 haftalıkken doğdu; Ünsal'ı yaşatabilmenin stresi ve paniği içindeydik. 4 ay yoğun bakımda kaldı, 4 ay da hemşirelerle evimizde baktık. Çok üzüldüm ama üzüntümü yaşayamadım.
Kalp ameliyatı oldu, gözünde sorunlar yaşadı. Evde hep tetikteydik. Süt içerken tıkanıp, kalbi zorlanıyordu ve morarıyordu. Morarınca hiçbir şekilde müdahale edemiyordum, elim ayağım boşalıyordu ve hemen yanından kaçıyordum. Şu an hiçbir sıkıntısı yok ama henüz kendime gelmiş değilim.
O dönemi Ünsal ile beraber mücadele ederek atlattım. Psikolojik destek almadım. 'Ünsal iyi olursa ben de iyi olacağım' dedim ve oğlum iyileştikçe ben de iyileştim. Prematüre anneleri bana ulaştılar, bilgilerini paylaştılar. Aile büyüklerimiz hep yanımızdaydı, üzerimden çok büyük yük aldılar.
Hayır, çok istiyorduk. Eşim de, ben de oğlumuzun yalnız kalmasını istemiyorduk. Bizden sonra Ünsal'ın yanında candan birisi olsun istedik. Şu an hayatımın en mutlu dönemindeyim.
Evimize çok renk kattı. Kızım tam bir prenses, çok narin, yumuşacık, pespembe bir kız. Onu giydirip, süsleyip eğleniyoruz. Kızım geldiğinden beri alışverişten daha çok zevk alır oldum.
Acayip bir duygu... İnsanın canı pahasına her şeyi feda ettiği bir şey. Biz iyi olursak çocuklarımız da iyi olur. Ünsal'la yaşadıklarımızdan sonra şükretmeyi öğrendim. Her zaman çok şükür derim.
KIZIMI ANNEME GÜVENEREK YAPTIM
Annem en büyük destekçimdir. İkinci çocuğu anneme güvenerek yaptım.
Babamda önce demans başladı, çocuktum ve davranışlarına anlam veremiyordum. Üzülünce annem beni telkin ediyordu, 'Düzelecek' diyordu. Ben 17 yaşında iken beyin kanaması geçirip kısmi felç oldu. Çok zordu. Düğünümden 10 gün önce tamamen felç geçirdi, babamla düğün yürüyüşümüzü yapamadık. Var ama yok gibiydi. Tabii ki nefesi, varlığı da yeter ama çok acı bir şey...
Evde yoğun bakım ünitesi kuruldu, 15 yıldır bu şekilde yaşıyor. Bizi görüyor ama konuşamıyor, midesinden besleniyor.
Babasına aşık bir kızdım ve böyle bir şey olunca çok sarsıldım. Çok donuklaştım. Bu olayla birlikte sanki duygularım öldü ama beni hayata karşı da güçlendirdi. Annemin zorlamasıyla psikolojik destek aldım. Babama her gün başka bir şey oluyordu ve en sonunda Fransa'ya kaçtım.
HAYAT KOLAY DEĞİL
Babamın işine karşı hiç hevesim olmadı. Babamın işlerini annem yönetiyor. Yürütebildiği kadar yapacak sonra benden yardım isterse o işe de girerim. Ben ya mimar ya da pastacı olmak istedim, kendi yarattığım bir işim olsun isterim. Kızım 1 yaşına geldikten sonra mimarlık üzerine bir şeyler yapacağım.
Ben çok şahsına münhasır bir insanım. Bir şey yapacaksam Nazlı olarak yapmak isterim. Tabii ki, iyi ki varlar, güzel bir prestij. Dezavantajını görmedim. Benim güzel yanları kadar, zorluklarla da geçen bir hayatım oldu ki bunlar dile getirebildiklerim... Herkes için hayat çok kolay değil. Ben sorunların üzerine gitmeyi değil, sessiz kalmayı, uzaklaşmayı, dışarıdan bakmayı seven biriyim.
KOCAMA İLK GÜNDEN BERİ AŞIĞIM
Evliliğimiz ilk günkü gibi... Ben zaten ona çok aşık olarak evlendim. Eşime ilk günden beri çok bağlıyım, onsuz bir hayat düşünemiyorum. Her yere çocuklarla gidiyoruz. Ailece seyahat etmeyi, misafir ağırlamayı çok seviyoruz. Çocuklar sosyal hayatımızı hiç etkilemedi.
Evet, bence o da bana aşık. Çok fazla dillendirmiyor, şımarmayayım diye herhalde. Kaan ile birlikte her şeyi yapmayı seviyorum.
Hiç kıskanç değilim. Eşim de bu yönümü seviyor. Eşime güveniyorum, hislerime de güvenirim. Allah korusun, bir şey olsa hissederim. Kocam çok yakışıklı o yüzden üzerine düşüp, onu sıkmıyorum.
Evliliğimizde Allah'a bin şükür hiç zorluk yaşamadık.
KİLO TAKINTIM VAR
Dengeli besleniyorum, bir öğün fazla yediysem diğer öğün dikkat ediyorum. Aç uyumaya özen gösteriyorum. Yediğim her şeyin listesi kafamdadır. Kilo takıntım var. Tartısız hiçbir yere gitmem, küçük bir tartım var, seyahate filan onunla giderim. Her sabah tartılırım yoksa günüm çok kötü geçiyor. Gram bile artsam sinirim bozuluyor.
Anoreksiya nervoza yaşadım. Babam hastalanınca başladı, hiçbir şey yemiyordum, 39 kiloya düşmüştüm. Hem psikolojik hem de beslenme üzerine tedaviye başladık. İlaç tedavisiyle düzeldim. Artık çocuklarım var ve kendime iyi bakıyorum.
EN SON HABERLER
- 1 Birçok kişi bilmiyordu... Onu Seda Sayan olarak tanıyoruz! Seda Sayan’ın gerçek ismini biliyor musunuz?
- 2 61 yaşındaki Serpil Çakmaklı yıllar sonra ortaya çıktı! Serpil Çakmaklı eski eşi Yalçın Dümer ve kızı hakkında şok gerçeği açıkladı! “Bu saatten sonra değişmez…”
- 3 Türkan Şoray'ın estetiksiz halini görenler doktorunu tebrik etti! Meğer doğal güzel değilmiş!
- 4 Yeşilçam’ın tonton dedesi olarak gönüllere taht kurdu! Nubar Terziyan meğer ünlü şarkıcının dayısıymış!
- 5 Şarkıcı Zara kısa sürede 9 kilo vermişti… Şarkıcı Zara spor paylaşımıyla düşman çatlattı! Fit haliyle ve güzelliğiyle mest etti!
- 6 Ayşecan Tatari ile Edip Tepeli boşanıyor mu? Ayşecan Tatari’nin annesi Aliye Uzunatağan açıkladı!
- 7 Meğer o çocuk oyuncu Eylül’ün ablasıymış! Yargı’nın şeker Mercan’ı Eylül Uğuz’un aslında ablası da ünlü!
- 8 İbrahim Tatlıses'in ilk eşi Adalet Sara hacca gitti! Annesini uğurlayan Ahmet Tatlıses'ten duygusal mesaj! 'Bu kadar büyük bir inancın olmasa nasıl geçerdin bu fırtınalardan?'
- 9 10 yıldır aynı yastığa baş koyuyorlar! Yargı’nın İclal Savcı’sı Defne Kayalar’ın eşi bakın kim! Meğer eşiyle aynı dizideymiş!
- 10 Yargı’nın Savcı Efe’si Ulvi Kahyaoğlu gerçek hayatta bakın kiminle sevgili! Meğer ünlü yönetmenin oyuncu kızına gönlünü kaptırmış!