Son Güncelleme: Cumartesi 15.07.2017
O gece, hain girişimin tam merkezindeydim
Hain darbe girişiminin yaşandığı gece, Korgeneral İlhan Şanver’in kızının düğününde sahnede olan Özgün, yaşadıklarını anlattı: En büyük olay, bulunduğumuz yerde oldu. İsteseniz o kadar komutanı bir araya toplayamazsınız. Hepsi oradayken yapılmış bir girişim. Biz de o gece olayın tam merkezinde, sahnedeydik
ŞARKI SÖYLERKEN ORTALIK KARIŞTI
O gün eşim Nida'yla evlilik yıl dönümümüzdü. Aynı gün bir düğünde sahneye çıkacaktım. Dolayısıyla biz Ediz'i dedesiyle babaannesine bıraktık. Eşimle beraber gittik; orada hem işimizi yaparız, hem de evlilik yıl dönümümüzü kutlarız diye düşündük. 21.30 gibi sahneye çıktım. Bir süre sonra ortada bir tedirginlik sezdim. Menajerimiz Hüseyin Bey geldi, "Tamam programı bitiriyoruz" dedi. Bu sırada orkestradan da "Abi bir şeyler oluyor" diye bir şeyler duyuyorum ama bir anlam veremedim. Apar topar kulise geçtik. Geçtikten sonra da "Darbe oluyor" dediler. Bir askeri protokolün düğünde olduğunu biliyordum. Ben şarkı söylerken bir kısım askeri kişiler kalkıp gitti.
İlk anda kız tarafı-erkek tarafı tartışıyor sandım. Sonrasında idrak ediyor insan. Allah korusun tam olayın merkezindeymişiz, en büyük olay orada oluyor. İsteseniz o kadar komutanı bir araya toplayamazsınız. Hepsi oradayken yapılmış bir girişim. Askerleri görmeye başladık. Buradan çıkmayacağımızı söylemeye başladılar. Hemen annemleri aradım. Aklıma ilk Ediz geldi. Onun üzerine bir-iki saat kuliste tutulduktan sonra bizi arka tarafa aldılar. 'Burada bu kadar asker varken darbe olsa askerlerin burada işi ne?' diye düşünüyorsun. Darbeye ihtimal vermiyorsun. Hem ülkeye karşı, hem silahlı kuvvetlere karşı yapılan bir darbe girişimi. Arkada helikopterler inip kalkıyor. Meğer bazı askerleri alıp götürüyorlarmış.
ALLAH BİR DAHA YAŞATMASIN
Tabii tabii var. Duyduk silah seslerini. Daha sonra saat 03.30-04.00 civarı bir-iki asker geldi ve bize "Gidebilirsiniz" dedi. Köprülerin kapalı olduğunu duyduk, geçemedik. Davulcu arkadaşımızın evi Anadolu yakasındaydı, hep beraber oraya gittik. Evde televizyonu açınca inanamadık. Büyük bir dehşet, büyük bir korku. Her geçen gün tabii olayların iç yüzü şaşırttı ve dehşete düşürdü hepimizi. Allah bir daha hiçbirimize böyle şeyler yaşatmasın.
O kadar ikili bir oyun var ki. Yıllarca devletin i, ordunun içine sızmış, her kurumun içine girmiş. Anca filmlerde görseniz 'Yok artık' dersiniz böyle bir şeye. O yüzden büyük endişe. Önce oğlunuz, sonra hayatın ve memleketin gidişatı konusunda büyük endişe duyuyorsunuz.
BU PSİKOLOJİDEN KOLAY KOLAY ÇIKILMAZ
Türk halkı ne kadar sürede çıktıysa... Çıkamadık yani. Daha netleşmiş bir durum yok, bilinmiyor, nerelerde kimler var, olay ne boyutlara ulaştı hâlâ araştırılıyor. 40-50 yılda gerçekleşmiş bir yapılanma var; hemen iki ayda, bir senede temizlenemez ki böyle gizli bir yapılanma. Hepsi Türkiye'de de değil, pek çoğu kaçtı. Destekçileri de var, yapılanma devam ediyor. Asıl olaylar 1-1.5 ay sürdü. Nöbetler, yürüyüşler zaten uzun sürdü. Ve o dönem daha riskliydi. Kaçak olan askerler, komandolar vardı. O dönem korku doluydu; 'Ülke ne olacak, ekonomi ne olacak, tekrar bir darbe olur mu, bir girişim olur mu?' söylentileri vardı. İyice paranoyaklaşmıştı o dönem. Şimdi tabii biraz daha ortalık duruldu ama insanlar bu psikolojiden kolay kolay çıkamaz.
ZORLU BİR SINAVDAN BAŞARIYLA ÇIKTIK
Cumhurbaşkanımız canlı yayına bağlanıp halkı sokaklara yönlendirmeseydi, insanlar o gün sokağa çıkmasaydı, Meclis ele geçirilseydi; şu anda hiç düşünmek bile istemediğim bambaşka bir Türkiye, ki Türkiye bile değil, bambaşka bir isimle, başka bir yerde yaşıyorduk. Belki de yaşamıyorduk. O dönem her mantıklı siyasetçinin yapması gereken şey yapıldı. Çünkü orada parti söz konusu değil, millet, vatan söz konusu. O yüzden çok zorlu bir sınavdan geçtik. Başarıyla çıktık.
Nöbet tutulduğu ilk gün köprüdeydim. İnanılmaz bir kalabalık vardı. Ben böyle bir insan seli görmedim. Etrafınıza baktığınızda farklı inançtaki insanları görüyorsunuz. Hepsi kol kola girmiş orada yürüyordu. İnsan güçlü hissediyor, iyi hissediyor; birlikte ve beraber olduktan sonra. Sahnenin siyasi görüşle hiçbir alakası olmadığı için mümkün olduğu kadar net bir şekilde olanı anlatmaya çalıştım insanlara.
Bildiğim kadarıyla Demokrasi Nöbetleri ve bu tür organizasyonlar bütün bir yıla yayılacakmış. Tabii ki ekip arkadaşlarım, eşim ve ailemle birlikte biz de katılacağız. Milletçe bir arada olacak, birlik ve beraberliğimizi sürdüreceğiz.
EN SON HABERLER
- 1 Kuruluş Osman’ın Holofira’sı Ecem Sena Bayır anlattı: O sahnede çok zorlandım!
- 2 Ünlü şarkıcı Kibariye'nin kızı Birgül’ü bakalım şimdi tanıyabilecek misiniz? “Resmen estetik mucizesi”
- 3 Mesut Özil eşi Amine Gülşe'nin doğum gününü romantik sözlerle kutladı! Mesut Özil eşi Amine Gülşe'ye övgüler yağdırdı! “Tüm evrendeki en güzel…”
- 4 İşte Benim Stilim ile ünlenmişti! Ayşegül Melisa Doğan estetikle bambaşka biri oldu! 'Yüz nakli yaptırmış gibi'
- 5 "Abla- kardeş sandım" Kan Çiçekleri'nin Dilan’ı 22 yaşındaki Yağmur Yüksel’in annesini görenler şaştı kaldı!
- 6 Aile Şerefi'nin şımarık zengin çocuğu Oktay şimdi tanınmaz halde! İşte 77 yaşındaki Eriş Akman'ın son hali...
- 7 Üç kişilik heyet evi inceleyecek! Kaya Çilingiroğlu’nun eski eşi Feraye Tanyolaç'ın Bebek'te ödediği kira gündemdeydi!
- 8 Petek Dinçöz'ün annesi Esra Süay yüz gerdirme ameliyatı olmuştu! Esra Süay Toğuş'un son hali gündem oldu! Bakan dönüp bir daha baktı!
- 9 Reynmen'den Emire Cansu Kurtaran'a evlilik teklifi! Aşkını yere göğe sığdıramıyordu...
- 10 Birçok kişi bilmiyordu! Ebru Gündeş’in kız kardeşi Aslıhan Gündeş Akça'yı görenler “Ebru’nun ikizi mi?” diyor!