Oğlumuz için savaşırken birbirimizi unuttuk
Türkiye eski güzellerinden Özlem Kaymaz, eşi Watze de Vries ile 16 yıllık evliliğinin bitmesinde, oğulları Daniel'in hastalığının etkili olduğunu söyledi: Oğlumuz için çok savaştık ama sevişmeyi unuttuk. Boşanmamızın sebeplerinden biri de Daniel'dı. İkimizin de kanadı kırık
KAPILAR YÜZÜMÜZE KAPANDI
40 yaşına geldim ve Hollanda'dan İstanbul'a taşındım. Bu süreçte boşandım ve çocuklarımın eğitim hayatını oturtmaya çalıştım. Vaktimin çoğunu çocuklarım alıyor. Oğlum Daniel, Hollanda'daki geniş imkanlar sayesinde, hastalığında büyük aşama kaydetti ve yaşam kalitesi yüzde 10'lardan 85'e çıktı. Daniel'ın Hollanda'da sağlıklı çocuklarla aynı okulda okumasını istedik ama bütün kapılar yüzümüze kapandı. Türkiye'de ise otistik bir çocuk, normal bir okulda okuyabiliyor. Hollanda'da bu mümkün olmayınca, ben de Türkiye'ye dönmeye karar verdim. Daniel burada çok mutlu; Türkiye ona çok şey kattı. Türkçe öğrendi, şimdi arkadaşları ile mesajlaşıyor. Buradaki sosyal yaşantıya adapte oldu. Oyuncuların adını bilmesi, dizileri izlemesi çok olumlu gelişmeler.
TÜRKİYE'DE ALTI ÇOCUKTA VAR
Tabii ki istiyorum. Bu çocuklar, yemek yiyemedikleri için boğazlarından açılan deliklerle besleniyor. Bu; hem hastane sürecinde, hem de evde bakım açısından çok zor bir süreç. Türkiye'de bu hastalıkla ilgili danışmanlık hizmeti verecek bir merci, kurum yok. Ben hikayemi anlatınca, mesajlar yağmaya başladı. Bu hastalık konusunda 7.5 yıllık bir tecrübem var. Bana ulaşan kişilere manevi anlamda çok yardımcı oldum. SGK'dan hangi mamayı nereden alacaklarını gösterdim. Yardım isteyenler, bana Facebook sayfamdan ulaşabilirler. Türkiye'de bu hastalığı yaşayan altı çocuk var. Bu hastalık, çocuğun nefes alamaması ve akciğerinin gelişmemesi nedeniyle 300'den fazla sendroma yol açabiliyor. Tedavide doktorlara ve gönüllü çalışacak kişilere ihtiyaç var. Ben nokta atışı yardımlar yapıyorum. Mesela bir çocuğa sonda takılacak ve ücreti 250 lira. Bunun için kaynak bulup o sondayı getirtiyorum. Eski model arkadaşlarımı toplayıp bir defile de yapabiliriz. Elde edilen geliri, bu çocuklara aktarabiliriz. Allah'ın bana böyle bir misyon verdiğini düşünüyorum.
DANIEL MUCİZE BİR ÇOCUK
Daniel'i kucağıma aldığımda, "Böyle bir şey nasıl senin başına gelir?" gibi yorumlarla karşılaştım. Sanki meşhurun, zenginin başına gelemezmiş gibi. 'Meşhur insanın burnu bile akmaz' gibi bir anlayış var. Herkesin başına her şeyin gelebileceğinin en güzel örneği benim. Bu, hüzünlü bir hikaye değil. Allah bana altından kalkabileceğim bir şey verdi. Daniel sayesinde tıp okumuş gibi oldum. Daniel, mucize bir çocuk. Amerika'da tedavi gördüğü dönemde belgeselini bile çekmek istemişlerdi.
Çok güzel bir evlilik yaşadım ama bitti. Her şeyin bir ömrü var. Boşanmamızın sebepleri arasında kesinlikle Daniel'ın etkisi var. Eşimle kavgalı, gürültülü ayrılmadık. Biz oğlumuz için çok iyi savaştık ama sevişmeyi unuttuk. 16 yıllık birlikteliğimizde çok güzel günlerimiz oldu. Fakat ikimiz de kanadı kırık insanlarız çünkü oğlumuzun durumu nedeniyle zor bir dönemden geçtik.
Birçok ailede, 'problem çocuklar' vardır. İlla hasta olması gerekmiyor; yaramaz olur, hareketli olur, şımarık olur. Bu noktada anne-babaya düşen görevler var; çocuklar arasındaki iletişimi eşitlemek gibi. Daniel, benim için en özel çocuğum değildi. Hiçbir çocuğuma 'Sen özelsin' hissini vermedim çünkü bunu yapmamam gerektiğini okudum. Daniel sayesinde pedagoji ve çocuk psikolojisi eğitimleri aldım.
PODYUMA ÇIKMAYI DÜŞÜNEBİLİRİM
Bundan sonrası için böyle planlarım var. İtalyan Lisesi mezunuyum. Bu yıl İtalyan Konsolosluğu'nun himayesinde bir İtalyan Koleji açılacak. Bana da marka elçisi olmam teklif edildi. Ben de kabul ettim. Beni ben yapan şeylerde, okulumun büyük etkisi var. Ayrıca milli yüzücüyüm; yüzmede Türkiye rekorlarım ve şampiyonluklarım var. Dünya şampiyonasına giden ilk sörfçüyüm aynı zamanda. Yüzmeye döneceğim ve Boğaz yarışlarına katılacağım. Sunucu ya da oyuncu olmak istesem olurdum. Bunu yapmadığım için pişman değilim. Oyunculuk eğitimim yok; macera olsun diye oyunculuk yapmam. Eski mesleğimi yapabilirim, podyuma bile çıkabilirim.
BİR YILDA BEŞ MİSS TURKEY SEÇİLİYORDU
Bununla ilgili çok net bir şey söyleyemem. Sanırım ben Türkiye'nin ilk televizyon güzeliyim. Benden önce yarışmaları gazeteler düzenlerdi. Katılanların eğitim düzeyi de çok yüksekti. İzleyici, güzellik yarışmalarına çıkan herkesin yaşını, kilosunu, boyunu bilirdi. Türkiye Güzeli seçildiğim anda tüm Türkiye beni tanıdı. Sonra birçok özel kanal güzel seçmeye başladı. Bir senede beş Miss Turkey seçilmeye başladı ve ortalık karıştı.
EN SON HABERLER
- 1 Esra Erol’da sürpriz telefon! Milyonların önünde aşkını böyle itiraf etti!
- 2 Burcu Biricik’ten karnı burnunda yepyeni poz! Burcu Biricik’in arkadaşlarıyla eğlenceli pozu!
- 3 Ateş Kuşları'nda Ali ve Mercan bebeklerinin cinsiyetini öğreniyor!
- 4 Dile kolay aynı yastıkta 56 yıl! Usta sanatçı Hülya Koçyiğit'in eşi Fenerbahçe'nin yıldız futbolcusu... Bakın nasıl tanışmışlar!
- 5 Deniz Uğur ile Reha Muhtar’ın ikizleri Mina Deniz ile Poyraz Deniz kocaman oldu! İkizler bakın kime benziyor!
- 6 Bodrum’da Vicdan’ tatile çıktı! Bodrum’da yeni sezon açıldı ama yeni fiyat listeleri görenleri şoke ediyor!
- 7 Kutman soyadını ondan almış... Usta oyuncu Perran Kutman'ın ilk eşi meğer Yeşilçam'ın ünlü ismiymiş!
- 8 'Rally Bodrum' dünya standartlarında organizasyon ile tamamlandı!
- 9 Osman Bey sahte Kadı’nın cezasını kesti!
- 10 Biz izlerken üşüdük! 45'lik güzel Mine Tugay -15 derecede göle girdiği anları paylaştı! "Ölüm gibi bir şeydi ama kimse ölmedi"