Pazar günü, tesadüfen NTV ekranında 'Olağanüstü Kadınlar' belgeseliyle karşılaştım. 13 hafta sürecekmiş. Ben ilk bölümleri kaçırdım ama daha izlenecek çok bölüm var. Dolayısıyla geç kalmış sayılmayız.
İzlediğim belgesel; sinemanın en güzel kadınlarından biri olarak kabul edilen Hedy Lamarr ile ilgiliydi.
Bir yıldızın, bir Hollywood starının yaşam öyküsünü izlemek, o büyülü hayatların arka planını görebilmek açısından son derece ilginç.
IŞILTIYA ALDANMAYIN!
Lamarr'ın sinema tarihine adını yazdırması, skandalları, altı evliliği, boşanma davaları, mağaza hırsızlığından hakkında dava açılması, gençlik-güzellik, şaşaaa...
Sonra yalnızlık...
Ve parasızlık...
Bütün bunları izlerken bir de ne öğrendim? Bugün Hedy Lamarr sayesinde cep telefonuyla konuştuğumuzu.
Denizaltıların, torpilleri düşman hedeflerine gönderebilmesi için gizli bir haberleşme sisteminin mucitlerinden olan Lamarr'ın bu keşfi; bugünkü kablosuz iletişim teknolojisinin temellerini oluşturmuş. Bu keşfi yıllar sonra Lamarr'ı hayatının son yıllarında yeniden zengin yapmış.
Lamarr'ın öyküsü bana bir kez daha şunu gösterdi: Zirve yalnızdır ve soğuktur. O ışıltıya aldanma... Şimdi dünyanın diğer olağanüstü kadınlarının hikayelerini merakla bekliyorum. Bu Pazar Audrey Hepburn var.