Oyunun yarısını tek ayak üstünde oynuyor

Mert Turak, sekiz yıl önce Şehir Tiyatroları'nın beş oyununda birden rol alarak dikkatleri üzerine çekmişti. "Vay be, ne çalışkan oyuncu!" deyip kendisiyle ilgili bir haber yapmıştım. 2003'te adım attığı Şehir Tiyatroları'nda 14'üncü yılına giren Turak'ın rol aldığı tüm oyunları izledim. Her birinde gerçekten çok başarılıydı. Oyunlarındaki performansıyla birçok ödüle de layık görüldü zaten. Turak, 'Yeşil Deniz' dizisi sebebiyle ara vermek zorunda kaldığı tiyatroya 'Karıncalar-Bir Savaş Vardı' adlı iddialı bir oyunla döndü. Boris Vian ve John Steinbeck'in metinlerinden yola çıkarak Gökhan Aktemur'un oyunlaştırdığı, Ergun Üğlü'nün yönettiği oyunda; savaştan firar ederken mayına basan askerin kendine esir olması oldukça etkili şekilde anlatılıyor.

AYAĞINI KIPIRDATMIYOR
90 dakika süren tek perdelik oyunun ilk yarısı çok hızlı geçiyor. Savaşı oyun sanan bir asker ne zaman ki mayına basıyor, oyuncuyla birlikte seyirci de soğuk terler döküyor. Turak, oyunun ikinci yarısında yarım saat boyunca sol ayağını hiç kıpırdatmıyor. Onunla birlikte seyirci de kıpırdayamıyor. Oyunun etkili olmasında Eylül Gürcan imzalı sahne ve kostüm tasarımı, Mahmut Özdemir imzalı ışık tasarımı ve Erhan Aşar imzalı efekt tasarımının da katkısı çok büyük.

10 KİLO VERMİŞ
Mert Turak'la, oyunu konuşmak için Karaköy'deki Grigio adlı mekanda bir araya geldik. Dikkatimi çeken ilk şey, verdiği kilolar oldu. Yazdan beri bu oyunla haşır neşir olduğu için 10 kilo vermiş. "Neden bu kadar kastınız kendinizi?" diye sorduğumda, şu yanıtı veriyor: "Zoru seviyorum. Son oynadığım oyunun üzerinden üç sene geçmiş. Tiyatroyu, prova sürecini çok özlemişim. Yıllar sonra sahneye döneceksem sağlam bir oyunla dönmeliyim diye düşündüm. O yüzden daha çok çalıştım." Başarılı oyuncuya, "Oyunun yarım saatinde tek ayak üstünde durmayı nasıl beceriyorsunuz?" diye sorduğumda şu cevabı verdi: "İlk başlarda beş dakika bile duramıyordum. Düz yerde durmayı başardım ama dekor eğimli. Eğimli yerde tek ayak üstünde durunca, hiç ummadığım kaslarım ağrımaya başladı. Zor ama benim için eğlenceli tarafı bu."