Özel hayat-rezil hayat ayrımı

"İnsan evlenince özel hayat kavramı son mu bulur?" "Evlilik kurumu, insanın kendisine ait nesi varsa alıp götürür mü?" "Evlilikte yan yana mı yaşamak gerekir, yapışık olmak mı?"
Benim bu sorulara cevaplarım; sırasıyla:
Hayır efendim, son bulmamalı.
Tabii burada özel hayattan ne anladığınız da önemli. Özel yaşam alanları oluşturup kendine vakit ayırmaktan söz ediyorum. İçinde aşk-meşk, başkalarıyla seks gibi durumların yaşanmadığı bir alan tabii ki!
Götürür götürmesine ama sen izin verirsen. Verme!
Kesinlikle yan yana, omuz omuza ama asla yapışık değil! Yan yana olursan destek, yapışıp kalırsan yük olursun çünkü.
ÖZEL HAYAT NEREYE KADAR?
Bir süre önce gazetede okuduğum haberde, bir mahkeme kararından çıkan sonuç yer alıyordu: "Evli bir insanın özel hayatı diye bir şey olamaz!"
Kararı okur okumaz, yukarıdaki görüşlerimden dolayı hemen diktim tabii kulakları ve çıkardım tırnakları...
Ama işin detayını öğrenince bu, 'evlilikte özel hayatı koruma ve müdahaleye izin vermeme' konusunun aslında iki ucu pis değnek bir durum olduğunu bir kez daha anladım.
Efendim söz konusu olayda mahkeme sürecine kadar yaşananlar şöyle imiş:
Şehir, yer, isim önemli değil...
Bir kadın, kocasını sanal ortamda aldatıp sevgilisine kamerada orasını burasını açıyormuş. Adam da bir süre dedektif gibi karısını takip edip, bu 'bilgisayar sevişmelerini' kayda almış ve görüntüleri, konuşmaları, boşanma davasında mahkemeye delil olarak sunmuş.
Kadınsa düştüğü durumu kabullenip, kırıp dizini oturacağı yerde, hemen karşı dava açmış: "Bu benim özel hayatım, sen nasıl müdahale edip benim görüşmelerimi benden habersiz kaydedersin" diye...
Abla biraz 'su üzeri zeytinyağ' modeliymiş yani...
Fakat mahkeme kocanın lehine karar almış: "Evli bir insanın özel hayatı diye bir kavram söz konusu değildir. Kocanın yaptığı müdahale gayet yerindedir."
Tamam, abla burada kafadan hatalı ama bence kocanın yaptığı da doğru değil!
Böyle bir durum tespit ettiysen, kovalarsın o hormonları fazla mesai yapan kadını hayatından, nereye istiyorsa oraya gider.
Ama illa ipliği pazara çıkarma hırsı neden? Ne gerek var?
HİÇBİR ŞEY ESKİSİ GİBİ DEĞİL
Hem böyle bir rezilliğin gelişi, illa ki önceden bazı alarmlar verir. Kocada da biraz hainlik var yani.
Aylar öncesinden durumu anlamış ve hemen boşanmak yerine işin macera filmi yanına meyletmiş.
Neresinden baksanız kepazelik anlayacağınız.
Teknoloji ilerledikçe insanoğlunun başka hangi değerleri çürüyecek bakalım.
Eskiden bilmem kim, bilmem kimi aldatmış deyince devreye hayal gücü girerdi, artık bire bir renkli-Türkçe- sinemaskop hoop önümüzde...
Meraklısına bedava!