Rüzgarı kaçırma yelkeni aç
Beni, kollektif bilinç denilen şeyin varlığı ve doğruluğuyla da yine o tanıştırmıştı. 'Yola Işık Düşünce' başlığıyla yayınladığı aylık yazılarında; ben o günlerde fiziksel veya ruhsal ne hissediyorsam, aynılarını kaleme alıyordu. "Korkut tüm bunları hissettiğimi nereden biliyor, adama malum mu oluyor?" derken; yazının altına yapılan yorumları okuyunca şaşkınlığım daha da artıyordu.
Çünkü herkes benim gibi "Bu adam bugünlerdeki ruh halimi nasıl tahmin etmiş?" tadında cümleler yazıyordu.
O zamanlardan beri biliyor ve anlıyorum ki; insanoğlu olarak, Özdemir Asaf'ın da dediği gibi "Aynı anda geçer aklımızdan, aynı düşünce, bir duvar gibi aramızdan."
DÖNÜŞME ZAMANI
Dün yazdıklarını okuyunca "Al işte!" dedim, "Bugünlerde içimdeki bu yelken açma isteği, değişim duygusu, bana neler oluyor, eskisi kadar katı ve hoşgörüsüz değilim, nereden çıktı bu herkesi ve her şeyi anlamaya çalışma isteği? demem boşuna değilmiş."
Sizinle de paylaşmak istedim.
Okuyun ve kendinizi şöyle bir yoklayın... İçinizde yaşadığınız doğum sancıları tekamülün ışığı olmasın? "Tekamül için uğraşırken, ilerleme hızımız değişkenlikler gösterir.
Daha fazla yükselebilmemiz için, ortalama tekamül düzeyinin limitlerinin de yükselmesi gerekir.
Bunu beklediğimiz zamanlarda durduğumuzu zannederiz, oysa bu bir hazırlık zamanıdır.
Rüzgar ve deniz durmuştur ama rüzgarın artacağı ve denizin dalgalı olacağı zor ve keyifli bir aşamanın beklentisi vardır.
Şimdi yeni bir basamak geliyor... Çok hızla dönüşeceğimiz bir döneme hazır olalım. Kötü ya da yanlış hiç bir şey yok; yadırgamadan, yargılamadan, reddetmeden, olan her şeyin büyük iradenin tecellisi olduğunu bilerek, değişim rüzgarını kaçırmamak için yelkenleri açma zamanı..."
ARTIK DAHA YUMUŞAĞIM
Kendi adıma söyleyeyim hâlâ "Bu kötü, bu yanlış, bu doğru" diyebiliyor ve bazı insanları ve durumları çatır çatır yargılayabiliyorum.
Hatta hâlâ dangalaklıklar ve haksızlık karşısında dayak yemeyi bile göze alıp ortamlara frensiz dalabiliyorum ama gerçekten eskisi gibi değil...
Sanki eski bir alışkanlıkla, eski bir kodlamayla ' Şimdi benim bunu yargılamam, eleştirmem, hor görmem lazım' dermiş gibi zorlama bir hırçınlıkla yaptığımı fark ediyorum.
Ve madalyonun diğer yüzünü merak edip artık o tarafa da bakabiliyorum. Hoşuma gidiyor bu yumuşama hali...
Kendimi ve başkalarını daha az hırpalıyorum.
EN SON HABERLER
- 1 Osman Bey Mekece’yi aldı
- 2 Osman Bey’in Mekece planı
- 3 Esra Erol’da şaşırtan olay! Öldü sandığı annesine 33 yıl sonra kavuştu!
- 4 Aybüke Pusat ve Furkan Andıç’ın ayrıldığı iddia edilmişti! Aybüke Pusat ve Furkan Andıç’tan şaşırtan hamle!
- 5 Çağla Şıkel'in 9 odalı süper lüks villası göz kamaştırdı! İşte Çağla Şıkel'in 2 oğluyla yaşadığı evi...
- 6 Bergüzar Korel ile Halit Ergenç'in ilk göz ağrısı Ali koca delikanlı oldu! "Doğduğunda ayağı serçe parmağım kadardı..."
- 7 Duayen sanatçı Ayten Gökçer son yolculuğuna uğurlandı!
- 8 'Kara Melek'in saçlarına aklar düştü! 48 yaşındaki Sanem Çelik'in son hali hayranlarını şoke etti!
- 9 Ünlü çift Can Bonomo ile Öykü Karayel'in oğulları Roman sevimliliğiyle "Maşallah" dedirtti! Babasının kopyası...
- 10 Serdar Ortaç'tan eski eşi Chloe Loughnan'a gönderme! 'Boşandım, daha iyisi geldi'