Son Güncelleme: Perşembe 27.12.2012
Senaryoyu yazarken kendimden korktum
Yönetmen Osman Evre Tolga, gazetelerin üçüncü sayfa haberlerinden yola çıkarak yaptığı 'htr2b' adlı korku filminin senaryosunu yazarken kendinden korktuğunu söylüyor: Kendimden ürktüğüm bir süreçti. Elimden kalemi bırakıp ağlayarak masadan kalktığım oldu!
Hep bir korku filmi çekmek, filmde de kendi evimi kullanmak istiyordum. Çünkü eve gelen herkes bana "Burada korkmuyor musun?" diye soruyordu. Ben de kendi kendime "Burada bir korku filmi çekmeliyim" diyordum. Daha sonra 2011 yılında Aktüel dergisinde bir haber okudum, NTV'de de bir haber izledim. Bu iki haberin kafamdaki eksik halkayı tamamladığını fark ettim ve bu filmi çekmeye karar verdim. Beş ay sonra da senaryonun masada durduğunu gördüm.
İnsanların değişebileceğini ve dönüşebileceğini... Yani insan, bazı durumlarda bir şeylere veya bir yaratığa dönüşebilir diyoruz.
BENDE DE SORUNLAR VARMIŞ!
Bir aylık bir düşünme safhasının ardından senaryoyu yazmaya başladım. Yazarken de kendimden korkacak kadar ileriye gittim. Yani yazdıklarımdan kendim korktum ve kalemi bırakıp ağlayarak masadan kalktım. Çok garip, kendimden ürktüğüm bir süreçti. "Bunları yazabiliyorsam bende de birtakım sorunlar var" dediğim anlar oldu.
Söylediğim gibi; zaten senaryoyu yazarken ben kendimden korktum. Bu filmde insanların başına ne geliyorsa, insanlar nelerle karşılaşıyorsa; bütün bunları ben yaptırdım onlara. Dolayısı ile bu kadar kötü düşünebildiğim için kendimden korktum. Bunu hayal edebiliyor olmak çok sıkıntı verici bir şey. Çünkü hayal etmek yapmanın yarısı. Ben birçok sahneyi nasıl yazdım diye ağladığımı biliyorum.
Hayat bazen ne yapman gerektiğini sana söylüyor ve sen sadece dinleyip yürüyorsun. Artık sinema filmi çekmemi gerektiren bir zamandı. Tabii bir de yaptığınız işe inanmak çok önemli. Etrafımdaki herkes bu işe inandı ve bu da beni cesur kıldı. İyi yapılmış hiçbir işin riskli olduğunu da düşünmüyorum. İyi yapılmış bir film her zaman izleyicisine ulaşır.
RAHATSIZ ETMEK İSTİYORUM
Evet, var. Bu ülkede 12 yaşındaki kız çocuklarının, kendilerinden 30 yaş büyük adamlara başlık parası karşılığı verilmesi beni rahatsız ediyor. Çocuk istismarının en çok olduğu ülkelerden biriyiz. Kadına tacizin ve şiddetin neredeyse olağan bir şey olarak görüldüğü bir yerde yaşıyoruz. Bu tip üçüncü sayfa haberleri hep görmezlikten geliniyor. Yani dünyadaki en vahşi yaratıklarız. Bundan duyduğum rahatsızlıkla insanın, insana neler yaptığını düşündüm yıllarca. Bu durum bende rahatsızlık yarattı ve bu rahatsızlığımı insanları rahatsız ederek anlatmak istedim. Bu filmle insanların canlarını sıkmak istiyorum yani. Çünkü sanatın içinde sıkıntı yaratmak, yormak vardır. Biz burada kesilen koldan akan kanı yalayan manyak insanlardan bahsetmiyoruz. Şiddete maruz kalan bir insanın gerektiğinde kendisine şiddet uygulayandan daha vahşi olabileceğinden bahsediyoruz. Bu filmin derdi bu. Ben bu derdi taraf olmadan anlatmaya çalıştım.
EN SON HABERLER
- 1 Tayyargiller'in 4'üncü çocuğu dünyaya gelmişti...Fenomen Özlem sahte doğum yapıp taşıyıcı anne mi buldu? Gerçeği açıkladı!
- 2 Ekin Türkmen tüm dikkatleri üzerine çekti! ! 'O estetiklerle Nuri Bilge filminde oynayamazsın'
- 3 Yumoş’tan Bambaşka Bi’ Ferahlık Deneyimi
- 4 Serenay Sarıkaya ve Mert Demir'in olaylı gecesi…Gazetecilere saldırdılar! 'Başınıza büyük iş alırsınız'
- 5 49 yaşındaki billur sesli şarkıcı Güllü 70 kilo vermiş iğne ipliğe dönmüştü! “ Güllü bize sırrını ver”
- 6 4 çocuk babası Mahmut Tuncer de estetik yaptırdı! 10 yaş gençleşti son hali olay oldu! "Yaş kaç Mahmut abi..."
- 7 Kemal Sunal’ın minik rol arkadaşı...Yeşilçam'ın unutulmaz filmi Kapıcılar Kralı'nın İbram'ı Soner Yağız'ın son halini gören inanamadı!
- 8 Yerin hazır Fedon baba! Yazın sembol ismine esprili karşılama!
- 9 Kaçın yoldan! Yıldız geliyor! Yıldız Tilbe bu kez polis aracına çarptı
- 10 Akasya Durağı'nın Gülbin'i Aslı Altaylar cesur pozları ile mest etti! "Sinan görmesin"