Son Güncelleme: Cuma 14.08.2009
Senaryoyu gece yarısı kahkahalarla okudum!
Osmanlı'da geçen komik olayların anlatıldığı 'Aile Saadeti' bu akşam başlıyor. Dizide Selim Paşa'yı oynayan Yetkin Dikinciler "Senaryoyu 'Zorlama bir hikayedir' diyerek okumaya başladım ama kendimi gece yarısı kahkahalar atarken buldum" dedi ve ekledi: Seyirciyi kokusu burnumuzda tüten o eski günleri geri götüreceğiz!
YETKIN DIKINCILER FOTOĞRAFLARI İÇİN TIKLAYINIZ
PAŞA KÖR OLUYOR
Selim Paşa bir gün bir kaza geçiriyor ve geçici olarak kör kalıyor. Bir gün doğup büyüdüğü konağı ziyarete geldiğinde başka şeylerin kokusu çıkmaya başlıyor! Biz adım adım Selim Paşa'nın, görmeyen döneminde neler olup bittiğini anlamasına şahit oluyoruz. Gözü görmeye başlayınca da gerçeği saklıyor ve etrafındaki dolapları izlemeye başlıyor."
Klasik aslında! "Senaryomuz var okur musunuz?" formülüyle dahil oldum. Senaryoda yazan ilk cümle şuydu: "Osmanlı'da geçen romantik dönem komedisi..." Ben de metni "Herhalde yine zorlama bir hikaye" düşüncesiyle okumaya başladım ama kendimi gecenin bir yarısı kahkahalar atarken buldum.
Evet sinema filmi olarak 'Mavi Gözlü Dev'de oynadım. Bir de Turgut Yasalar'ın ilk filmi 'Leoparın Kuyruğu' vardı. Ama ilk kez bir dönem dizisinde çalışıyorum.
Zorlukları İstanbul! İstanbul'da geçen bir hikayede eski bir görsellik yakalamak çok zor. Benim doğup büyüdüğüm, alıştığım şehir, alışamadığım şekilde değişiyor. İkincisi; kostüm zorlukları var. Mesela ben dizide bir paşa kostümü giyiyorum! Üçüncüsü de bir davranış tasarımı da gerekiyor. Bu nedir? Bizim 'gestus' olarak tabir ettiğimiz, oyuncunun beden dili, konuşma tarzı, o dönem konuşulan dilin bugün de anlaşılır bir ölçekte korunabilmesi... Tüm bunlar titiz çalışmayı gerektiriyor. Son kertede de televizyon dizisi izleyicisine ulaşabilmek gerekiyor.
ÖZGÜN BİR PROJE
'Var olan bir şey' gibi bir şey beklemek bizim alışkanlığımız aslında... Yeni bir şey görmek bizi biraz tedirgin ediyor. Bu anlamda aslında 'Aile Saadeti' özgün bir iş; ne 'Süt Kardeşler' ne 'Şekerpare' olacak ama tabii ki onları da çağrıştıracak. Çünkü zaten o dönemleri anlatıyor. Ama dediğim gibi nevi şahsına münhasır özellikleri de var! O eski, özlemekte olduğumuz, zaman zaman hatırladığımızda "Ah ne günlerdi o günler" dediğimiz, kokusu burnumuzda tüten günleri de çağrıştıracak. İyi ki de çağrıştıracak çünkü oralardan da öğreneceğimiz, unutmaya yüz tutmuş şeyler var.
40 YILDA 40 FIRIN EKMEK YEMEM GEREKTİĞİNİ ANLADIM
Estağfurullah! Ben hiçbir zaman başarıyı hedeflemiyorum, içinde yer alabileceğim nitelikli işler olsun istiyorum. Başarı sözcüğü değişken bu ülkede; bazen bir yolsuzluk da başarılı sayılabilir. O yüzden başarıyı geçip, kayda değer, tatlı, akılda kalıcı şeyler yapabilmek esas galiba...
Bu bütün oyuncuların arzusudur! Zaten hepimizin bu mesleği seçme nedenimiz de budur; farklı hayatları kendi bedenimizde, ruhumuzda canlandırabilmek, bu vesileyle zenginleşebilmek...
Kırk fırın ekmek yememiz gerektiği! Ben iştahlı biriyim, yemeye hazırım...
Yaş almayı seviyorum çünkü yaşlanmak demek yaşamak ve biriktirmek demek...
İnsanlar mutlu olmak için bir birlikteliği seçerler, daha mutlu olmak için de birbirlerini azat ederler. Yürümeyen şeyler varsa ayrılırlar ama bu ondan korkmak demek değil.
KONAK BORÇ BATAĞINDA
'Aile Saadeti'nde, Yetkin Dikinciler'e Gülşah Şahin, Melis Babadağ, Ayşegül Günay, Pelin Orhuner, Engin Hepileri gibi isimler eşlik ediyor. Bu akşamki ilk bölümün konusu şöyle: Alafranga yaşam sevdasına kapılan aile, ayağını yorganına göre uzatmayınca borç bini aşmıştır. Ailenin umudu, Lamia'nın kızı Nazlı'yı varlıklı bir aileye vermektir. En büyük korkularıysa, ağabeyleri Delikıran Selim Paşa'nın durumdan haberdar olmasıdır.
ÇEKİMLER SIRASINDA SAHNEDE SEYİRCİYE OYUN OYNAR GİBİYİZ!
Sanki sette seyircimiz var da kamera çalıştığında seyircimize oyun oynuyor gibi hissediyoruz. Ben buna 'Aile Saadeti Kumpanyası' adını taktım. Yani bu bize tiyatro tadı veriyor! Ekip olarak gerçekten çok eğleniyoruz ve bu eğlencenin de seyirciye geçeceğini umuyoruz.
Dizi başladıktan sonra uyku dışında hiçbir şeye vakit kalmıyor. Şöyle yolunu alsın bu iş, kısmetse sinemaya, tiyatroya devam! Yunan yönetmen Thedoros Terzopulos'la 2010 İstanbul Avrupa Kültür Başkenti projesi dahilinde bir oyun sahneleyeceğiz.
EN SON HABERLER
- 1 Aşk Ceyda Düvenci'ye yaradı! 47'lik güzel Ceyda Düvenci incecik oldu... Ayna karşısında bikinilerin birini çıkardı diğerini giydi!
- 2 Bahar’ın Umay’ı olarak gönülleri fethetti! Bahar’ın Umay’ı Alisa Sezen Sever bu kez bildiğiniz gibi değil!
- 3 “Güzelliğinin kaynağı şimdi anlaşıldı” Bahar’ın Seren’i Nil Sude Albayrak’ın annesi sosyal medyaya damga vurdu!
- 4 Burak Yörük sosyal medyada ilgi odağı oldu! Taş Kağıt Makas’ın Sarı Bit Fecir’inin sevgilisi de çok ünlü!
- 5 81 yaşındaki Şevket Altuğ yıllar sonra ortaya çıktı! 53 yıllık eşi de çok ünlü...
- 6 Kahtalı Mıçe'nin gırtlak kanserine yakalandığı ortaya çıktı! İşte Kahtalı Mıçe'nin sağlık durumu
- 7 Neşesiyle "Babasının oğlu" dedirtti! Bahar'ın Evren'i Buğra Gülsoy’un boncuk gözlü oğlu Cem'i gören hayran kaldı!
- 8 Yargı’nın yıldızı Pınar Deniz bakın hangi bölümden mezun! Tahmin edebilen çok az…
- 9 Kızılcık Şerbeti'nin Sönmez’i Aliye Uzunatağan'ın kızı da damadı da oyuncu! Meğer Çocuklar Duymasın'ın yıldızıymış...
- 10 Bahar'ın güzel yıldızı Demet Evgar'ın oyuncu kardeşine bakın! Meğer aynı dizideymişler...