Şahan Gökbakar seyircisi değilim, 'Recep İvedik' serisi için sinemaya koşmadım.
Yani ne yalan söyleyeyim;
6-7 milyonlara ulaşan gişelerine de akıl sır erdiremedim.
Hatta zaman zaman 'Yahu bu filmler nasıl bu kadar izlenir?' diye kara kara düşünüp umutsuzluğa bile kapıldım.
Ama Şahan istediğini yaptı mı yaptı, kendi 'başarısına' ulaştı mı? Ee valla ulaştı.
Geçen hafta Şahan'ın yeni filmi 'Kayhan' vizyona girdi. Ben zaten kafadan elemiştim çünkü tarzım değildi ama yine gişede şov yapacağını düşünmüştüm herkes gibi...
Fakat ilk hafta sonu raporu hayal kırıklığı olmuş 'Kayhan'ın... Filmi 252 bin kişi izlemiş. Şimdi bir sevinç dalgası sardı anti-Şahan'cıları...
'Oh nihayet! Kurtulduk bu adamdan' diyorlar yani...
Bense başka bi' şey demek istiyorum: Şahan'ı Şahan yapan, toplumun röntgenini çekmesiydi. Kimse milyonlarca insanı kafalarına silah dayayarak o filmlere götürmedi değil mi?
Belki bu kez görmesi gerekeni göremedi, kendisini yenileyemedi, başarısının sisinden netlik ayarı yapamadı ya da vizyon tarihini doğru seçemedi... Ama bu yenilgi onu yıkmaz.
Tüylerimi en diken diken eden hallerden biri; başkasının başarısızlığına, düşüşüne kadeh kaldırıp sevinilmesidir. Filmlerini izlemesem de koca bir takdiri hak ettiğini düşünüyorum Şahan'ın.
Her inişin bir çıkışı varsa eğer, Şahan da bu sınavı geçip bir dahaki filminde ortalığı kasıp kavuracaktır yine.
