Noel akşamı Bülbül Dağı'na, Meryem Ana'ya çıktık, dualarımızı ettik, dileklerimizi diledik, mumlarımızı yaktık. Bundan 10-15 sene öncesine kadar 24 Aralık akşamı o dağda sen-ben-bizim oğlan olurduk ama her yıl bu deneyimi yaşamak isteyenlerin sayısı artıyor. Özellikle de Müslümanların ilgisi çok fazla... Meryem'in İslam inancında da önemli bir yeri olduğunu, kutsal sayıldığını bilenler, en az Hıristiyanlar kadar o geceye önem vermeye başladı.
HER YER ALLAH'IN HUZURU
Ama oraya ilk kez gelenler biraz acemi oluyor. Bir kere ne yapacaklarını, nasıl dua edeceklerini, nerede duracaklarını falan şaşırıyorlar. Oysa bence her yer Allah'ın huzurudur. Ben kendimce, küçük Kuran'ımı ve tespihimi alır giderim. İçeride bir tabureye oturur, önce Kuran'dan Meryem Suresi'ni okur, sonra kendi bildiğimce duamı eder, tespihimi çekerim. Ardından dışarıda mumlarımı diker dileklerimi dilerim. Mum kısmı işin olmasa da olur ritüeli tabii... Önemli olan niyaz etmek. Biz orada sadece Allah için dua ediyoruz, ne istiyorsak Allah'tan istiyoruz. Meryem'den de dualarımıza destek vermesini diliyoruz. Puta, heykele taptığımız yok yani.
SENİN NE İŞİN VAR ORADA?
Bunları "Senin ne işin var Noel'le, Meryem Ana'yla?" diyen cahil takımına anlatıyorum. "Siz yakında Şükran Günü'nde de hindi doldurursunuz" diyenlere ise "Hade len!" diyorum.
