Tanınmadığım zamanlarda bile yıldız gibi hissederdim

Son single'ı 'Tekamül'ü sevenleriyle buluşturan başarılı sanatçı Soner Sarıkabadayı ile Güneş Kazdal'ın fotoğraf stüdyosunda buluştuk. O meşhur kara kaplı beste defteri de yanındaydı. "Fotoğraf için iki ucundan şu defteri çekiştirelim" dedim, "İstersen o defter sende kalsın, ben her zaman daha iyilerini yazarım" diyerek beni tiye alsa da ortaya keyifli kareler çıktı...
Yeni şarkınız 'Tekamül'ün hazırlanmasında nasıl yollardan geçtiniz?
Geçmemiz gereken bütün yollardan geçmişizdir. İnsanın ne kadar iyi bildiği bir iş olursa olsun, yapmak istediği şey yine yeni oluyor. Şimdiden şarkıya karşı güzel bir sahiplenme var.
Bu kadar üretken ve bestecilik yeteneği olan bir şarkıcıyken, neden hep single çıkarıyorsunuz?
Single ile gitmemem için bir sebep göremiyorum. 10 şarkılık bir albümde, ilk çıkışta bir klip çekersiniz; bu diğer şarkıların duyulduğu ya da sevildiği anlamına gelmiyor.

HER ŞEYİ DEFTERİME YAZIYORUM
Bestelerinizi hem satıyorsunuz, hem de sattığınızı kendiniz seslendiriyorsunuz. Bu büyük avantaj değil mi?
Tabii ki büyük avantaj... Kendi kendinizle barter (takas) yapmak gibi bir şey oluyor ama zaten ikili fayda alışverişinin olması gerekiyor.
Şu sizin meşhur kara kaplı beste defterinizden bahsedelim biraz da; neler var içerisinde?
Neler var biliyor musun; mesela Sertab Erener randevu almış, bana geliyor. Hangi şarkıları dinletmişim, yorumları, hangilerini onaylamış; hepsi yazıyor. İlk Murat Boz gelmiş; daha kimler kimler var...
Beste ticareti nasıl ilerliyor? 'Bir şarkı yazdım tam sana göre' deyip siz mi arıyorsunuz, yoksa 'Soner, elinde hit şarkı var mı?' diye mi arıyorlar?
Değişiyor. Eğer arıyorsa zaten sorar. Ben kimseye ulaşmıyordum, onlar buluyorlardı. Yıllardır star olduğumu söylüyorum, anlamıyorsun... (Gülüyor)

Son yıllarda söz yazarı ya da besteciler solist olmaya başladılar...
Önemli olan, insanların kendilerine neyi yakıştırdıkları ve bunu ne kadar istedikleridir.
Siz biraz kurnazsınız... 'Kendi şirketimi kurarım, kimseye minnet etmem' gibi bir tavrınız var.
Bugün çalıştığım ekiple çok eskiden beri hep fayda mekanizması üzerinde; hem fayda verip, hem fayda alarak ilerledik. Benim şarkı yazarı olarak ismimi duyurabilmem için Murat Boz'a bir şarkı verdiysem, onun da 'İyi ki ben bu şarkıyı seslendirdim' demesi lazım.
Kendi işinizi kurdunuz ama sektörde otorite olmuş müzik adamları var ve onlarla iş birliği yapmadığınız takdirde sizi yavaşlatmaya çalışabilirler...
Bu ihtimaller arasında ama sonuçta bazı şarkılara müdahale edemezsiniz. Belki anlık bir engel oluşturmaya çalışabilir ama hit şarkıyı yenemezler.

Yetenek avcılığı da yapıyorsunuz.
Önümde iki seçenek vardı; ya hali hazırda pazarın içerisindeki önemli şarkıcıları transfer edecektim ya da yeni isimleri çıkarıp onları başarı sıralamasına getirdikten sonra bu başarıyı paylaşacaktım. İkincisini seçtim.
Edis gibi keşfettiğiniz ama sizi yarı yolda bırakanlar da oluyor...
Olabilir, benim için önemli olan işin sonucudur. Biz sistemimizi tek sanatçı üzerine kurduysak zaten yandık.
Kendi sosyal hayatınızda da iki Murat bir Soner gibi bir durum var... Murat Boz ve Murat Dalkılıç ile iyi üçlü oldunuz.
Rekabetin tatlısının bile olmadığı bir iletişimimiz var. Bazı şeyler boşu boşuna olmuyor. Birisi çok başarılı olduğu zaman, "Vay herhalde çok iyi bir insan" diyorum. Çünkü kalbi iyi olmayan insana güzelliklerin nasip olduğunu düşünmüyorum.

KONUMUNDAN MEMNUN OLMAYAN SAHTE TIKLANMA SATIN ALIR
Tıklama satın alanlar var...
Bulunduğu konumdan mutsuzdur. Tıklama satın almanın onlara kısa vadede etkisi olabilir ama orta vadede etkili olduğunu düşünmüyorum. Bulunduğun konumdan mutlu değilsen, nasıl yol alacaksın ki? Kompleksleri ve hırsları kabul etmek lazım.
Sizin kompleksiniz yok mu?
Çok şükür yok. (20'li yaşlarda saçlarımın dökülmesini kompleks yapardım) Hiç kimsenin beni tanımadığı zamanlar bile kendimi önemli bir yıldız gibi hissediyordum ki, buna başkasının onay vermesine ihtiyacım olmadı.

EVLENMEK İÇİN DOĞRU İNSAN LAZIM
"İlgiden hoşlanıyorum" demiştiniz. Bunu herkes kolay kolay itiraf etmez...
İnanılmaz seviyorum. Şans eseri ben de ilgi gören biriyim. İnsanların ilgisinden şikayet eden sanatçının doğru sektörde olmadığını düşünüyorum.
Madem bu kadar ilgiyi seven birisiniz, bu şarkıları yazdıran biri var mı?
Şu an hayatımda kimse yok, yalnızım ama yazdıran duygular var. Duygusal bir insanım ve iyi ki de öyleyim. Ben karşımdakinden hiçbir şey beklemeden, istediğime karşı istediğimi hissedebilirim.
Tek kişiye bağlılık, yaratıcılığı kısıtlar mı?
Evet, üretimi kısıtlar.
Biraz moral bozacağım ama yaş kemale ermiş, birçok meslektaş yuvasını kurmuş. Sırf besteciliğiniz körelmesin diye mi yuva kurmuyorsunuz?
Elinden geleni yapabilirsin. (Gülüyor) Doğru insanla nasip olsun da, ne zaman olursa olsun. Yanlış insanla evliliğin sonu olmuyor. Doğru insan gelene kadar da, benim bunu düşünmeye ihtiyacım olduğunu düşünmüyorum. Sadece arada baba olmakla ilgili hissettiğim şeyler oluyor. Tek başıma yapabileceğim bir şey değil, o yüzden doğru insanı bekleyeceğim.