Tülin Şahin'e, neredeyse yılın büyük bölümünü yurtdışında geçirdiğinden dolayı THY Tülin deniyor. Şaka değil, Tülin sürekli seyahat halinde. Dünya çapında bağlı olduğu 20 ajans onu bir işten diğerine koşturuyor. Peki Tülin Şahin'in farkı ne! Niçin bu kadar tercih ediliyor? Birbirinden genç ve güzel kızların olduğu Avrupa model ajanslarında Tülin nasıl öne çıkıyor? Bu soruları sorunca bir çırpıda anlatıverdi... Farklı olmanın, fark yaratabilmenin ve insanın içinde yer aldığı hikayenin bir parçası olabilmenin öneminden bahsetti. Yani olay öyle uzaktan göründüğü gibi basit bir şey değil. Yani uçağıma bineyim, birkaç ülke göreyim, gezeyim, birkaç saat de çekim yapıp paramı alıp evime döneyim değil olay. Tülin her aşamada işin içinde. Nasıl mı? Buyrun Tülin'den dinleyelim: "Ajanslarda bütün güzel kızlar işe model olarak başlıyor. Ama herkesin hedefi top model rafında durabilmek. O rafta durabilmek için fizikten öte şeyler gerekiyor. Dört kriter var; yaratıcı olmak, üretici olmak, çok disiplinli olmak ve son derece profesyonel olmak. Bir marka ile yan yana geldiğin zaman senin de o markanın ne anlam taşıdığını, ne yapmaya çalıştığını, kimlere ulaştığını bilmen gerekiyor. Dünyadaki marketing tekniklerini çok iyi bilmen gerek. Ben içinde olduğum işin her yönüyle ilgileniyorum. Sırf para için, eğer o marka ile bağım olmayacaksa o işe girmemeye özen gösteriyorum. Ajanslar beni istediğinde bazen 'Başka güzel kızlar yok mu?' diye soruyorum. Demek ki bu tercih edilme meselesi kendi başıma yarattığım şeylerle oluşuyor. Sonuçta güzel olabilirsiniz ama bir fotoğraf çekiminde; 'Yoruldum, sevgilimi, evimi özledim' gibi sızlanmaları kimse dinlemez. Tam aksine çekimlerde sizin profesyonelliğinizle tüm ekibi rahatlatmanız gerekir. Ben işime yatırım yapıyorum. Bugün bir şey yaparken, yarın bunu daha iyi nasıl yapabilirim diye düşünüyorum. Şov dünyası eşittir marketing demek. O yüzden çok çalışmak lazım." Anlatmak istediğim; kimse durduk yerde bir şey olmuyor, kimseye de top modellik unvanı boşuna verilmiyor. Türkiye'de modellik-mankenlik diye bir şey kalmadı. Dolayısıyla podyumlarda yürüyemeyenler başka alanlara yöneldi. Kimi evlendi, kimi dizilerde oyuncu oldu. Tülin ise bir dünya vatandaşı olarak bir işten diğerine koşturuyor. Neden? Aklını sadece işine çalıştırdığı için... Başka bir cevabı yok..
