Perşembe 21.10.2016

Türk halkı kadar duyarlı bir millet daha görmedim

‘Sevda Kuşun Kanadında’ dizisi oyuncusu Derda Yasir Yenal: TRT1 ‘deki ‘Dinle Kazan’ yarışmasının sunarken şunu gözlemledim; Almanya’da doğup büyüdüm ama Türk halkı kadar duyarlı ve yardımsever bir millet daha görmedim

TRT1 'de yayınlanan 'Dinle Kazan' yarışmasının sunucusu Derda Yasir Yenal, aynı zamanda yine aynı kanalda yayınlanan 'Sevda Kuşun Kanadında' adlı dönem dizisinde rol alıyor. İyilik yapmak isterken yarıştıklarını fark etmeyen yarışmacıları konuk eden programı sayesinde Türk insanıyla ilgili gözlem yapma imkanı bulan oyuncu ile samimi bir sohbet gerçekleştirdik...
Hem dizide rol alıyorsunuz, hem de yarışma sunuyorsunuz. İkisine birden nasıl yetişiyorsunuz?
Yetişiyorum ikisine de. İnsanlar hep 'Zamanım yok, çok yoğunum' derler ama ben 'Yoğunum' kelimesine zıt biriyim. Onun adı yoğunluk değil, plansızlık zaten. Kağıt üstünde bir yoğunluk var ama plan yaptığın zaman sorun olmuyor.
Programın içeriğinden bahseder misiniz?
Yarışmacı, yarıştığını bilmiyor. Örneğin; bir kutunun taşınması için yardım istiyoruz. 'İçinde 12 köpeğim var; beşi dişi. Sibirya kurdu bunlar. Çok fazla sıcakta duramıyorlar' gibi taşıma işlemi sırasında ipuçları veriyoruz. Sonra, kamerayla ortaya çıkıp 'Bu bir yarışmaydı. İyilik ödülü kazanmanız için sorularımıza doğru cevap vermeniz gerekiyor' diyoruz. O yardım esnasında verdiğimiz ipuçlarıyla alakalı beş soru soruyoruz.
Yani aslında insanların birbirilerini hiç dinlemediğini ortaya çıkarıyorsunuz...
Evet. Maalesef çok fazla dinlemiyoruz karşımızdakini. Metropolde koşturma ve kaos içinde yaşayan insanlar olarak sürekli bir yere yetişme telaşındayız. O yüzden iyilik yaparken bile dinlemiyoruz. Mesela, Romanyalı bir kız denk geldi. Türkçesi de kötü. Hatta hiçbir şey anlamayacak diye düşündüm. Ama beş sorunun beşini de bildi.
Ödül ne peki?
Hepsini bilirse 250 lira veriyoruz... Beş soru sonra katla kazan sorusu var. Bir genel kültür sorusu soruyoruz. Bilirse iki katına çıkıyor, bilemezse yarıya düşüyor.
Genel olarak gözlemleriniz neler?
Öncelikle birbirimize karşı ne kadar duyarlıyız onu gözlemliyoruz. Ben Almanya'da doğup büyüdüm. Daha önce yaptığım programlar sayesinde Türkiye'yi çok dolaştım. Türk halkı kadar duyarlı, yardımsever bir millet daha görmedim.
Mekanları nasıl belirliyorsunuz?
İnsanların tam işe gittiği zamanları, o sabah yoğunluğunu yakalamaya çalışıyoruz. Boşta gezen birinden yardım istediğin zaman zaten yardım ediyor ama bir yere yetişmeye çalışan birinden yardım istediğinde ve o telaşın arasında yardım etmeyi kabul ettiğinde daha bir kıymetli oluyor.
Yarışmaya dahil ettiğiniz herkes gerçek mi?
Hepsi gerçek. Cast yok. Zaten isteyen kişi yarışmacı olamıyor, biz tamamen doğal ilerliyoruz.
68 OLAYLARI OBJEKTİF ANLATILIYOR
Biraz da diziden bahsedelim. 'Sevda Kuşun Kanadında' bir dönem dizisi. 68 olaylarını anlatıyor değil mi?
Evet, dizide 68 kuşağını anlatıyoruz. Milli Türk Talebe Birliği çizgisinde İslamcı tayfayı, solcu ve ülkücüleri anlatıyoruz. Olayları objektif şekilde aktarıyoruz. 'Deniz Gezmiş ve arkadaşları da, ülkücüler de, İslamcı arkadaşlar da bu ülkeyi seviyorlardı ve bu ülkenin iyiliği için hareket etmeye çalışıyorlardı. Ama üst akıl bu grupları birbirine düşürüyordu' yaklaşımında diziyi izleyiciye sunuyoruz. Yavuz Bingöl üst aklı canlandırıyor. Alttaki grupların hiçbiri kötü gösterilmiyor, her biri devlet sevdalısı adamlar olarak gösteriliyor.
Sizin oynadığınız 'Mustafa Bilgi' gibi...
Evet. 'Mustafa Bilgi', Milli Türk Talebe Birliği'nin orta öğretim kurumları başkanı. Bolulu, İmam Hatip mezunu. 1969 yılında Cağaloğlu'ndaki MTTB binasını yakıyorlar, orada şehit oluyor. 'Zeynep' diye bir kıza aşık.
Tarihi bir kişiliği canlandırıyorsunuz. Bunun için nasıl bir hazırlık yaptınız?
Hakkında internetten çok fazla bilgi alınacak biri değil maalesef. O dönemki olayları içeren kitaplardan yararlandım. Gazeteci bir tanıdığım var; onun sayesinde baya bir yere ulaştım ve çok bilgi edindim. Yol arkadaşlarıyla iletişime geçtim. 'Mustafa nasıl bir başkandı, neler yapardı, düşünce yapısı nasıldı?' gibi konulara hakimim. Kendime yakın bulduğum ve ortak dostumuz çok olduğu için karakteri hemen benimsedim.
Hem sunuculuk, hem oyunculuk yapıyorsunuz. Hangisi daha zevkli?
Oyunculuk. Ama ikisi de çok zevkli. Her sunucu da zaten bir oyuncu gibi karakter betimliyor. Ben 'Dinle Kazan'da bir sunucuyu oynamıyorum, Derda'yım orada. Bir de sunuculuğun ekstrası var, oyunculuğun yok. Sesim güzel olsa da albüm çıkarsam keşke.
İSİM KONUSUNDA ZORLUK ÇEKİYORUM
İsminizin anlamı nedir?
Derda; Farsça 'da mutluluk perisi demek. Felsefi dilde iyi olan her şey. Ayrıca ashabi Kiram'dan Ebu Derda Hazretleri diye bir zat var. Annem onun hayatını okumuş. Ondan etkilenip bu ismi koymuş bana. İkinci ismim de Yasir. Fazla bilinmiyor. Tek seferde anlayanı tebrik ediyorum. Sosyal medyada da beni bulamıyorlar.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.