TV’de herkes, tiyatroda sadece aktörler oynar

Bir otelin suit odası, evlilik törenine hazırlanan genç bir çift, dostları ve hayatlarına bir anda giren beklenmedik misafirler... Peki ya 'doğru insan' tam düğünden önce karşınıza çıkarsa? Bu sorunun cevabını arayan, Ümit Kantarcılar, Begüm Öner, Ceyhun Fersoy, Melis Kaygılaroğlu ve Ebru Şahin'in oynadığı kahkaha yüklü 'Suit' isimli oyunun kahramanlarıyla buluştuk...

- Tiyatrolar 'Seyirci yok' derken, bu devirde tiyatro yapmak çılgınlık değil mi?
CEYHUN FERSOY: Asıl bu devirde tiyatro yapmamız gerekiyor ki deli olduğumuz anlaşılsın.
BEGÜM ÖNER: Şimdi yapmazsak ne zaman yapacağız!
Beni, bu oyunun kendi içindeki değişim ve gelişim çekti.
Bildiğiniz üzere Ceyhun ile gerçekte evliyiz ve sanırım sahneye eşinizle çıkmak daha büyük çılgınlık.
ÜMİT KANTARCILAR: Her şeyin dijital olduğu dönemde tiyatro yaparak taşın altına elimizi koyuyoruz.

ÇOK İYİ OYUNLAR VAR
- Tiyatronun, TV'ye kapak atmak için bir basamak olduğunu düşünüyor musunuz?
EBRU ŞAHİN.: Kapak atmak gibi düşünen insanların tiyatro yapması üzücü. Tiyatronun çok gerçek ve samimi olmasının, seyircinin nefesini hissetmemizin bizi cesaretlendirdiğini düşünüyorum. Tiyatroda reyting anında ölçülebiliyor, o yüzden cesareti olan yapsın.
B.Ö.: Çocukluğumdan beri reklam filmi ve dizi çalışmalarım oldu. Benimki tiyatrodan TV'ye değil, TV'den tiyatroya kapak atmak oldu.
Ü.K.: TV'de herkes oynar, sinemada bazıları ama tiyatroda sadece aktörler oynar.
Onlar diziye kapak atıp orada da bizimle oynamaya devam etsinler ama tiyatroya gelip bizimle oynasınlar da, onlarla nasıl oynuyoruz görsünler.

- İzleyicinin tiyatroya ilgisi için ne söylersiniz?

MELİS KAYGILAROĞLU: 'Tiyatro eski değerini bulmuyor' gibi düşüncelere hiç inanmıyorum. Çünkü çoğu sahnede iyi işler yapıldığını düşünüyorum.
C.F.: İnsanları güldürmeyi amaçlamak aslında iyi anlamda bir misyonerlik ve bu sorumluluğu yük olarak hissetmiyorum.
İki senedir tiyatroya gösterilen ilgiden aşırı derecede memnunuz.
Ü.K.: Seyircisine sadece müşteri gözüyle bakan ve gözünü cebine diken tiyatrolar da var. Bu kafayla üç gün sonra karavana oluyorlar. Eğer gözünü seyircinin gönlüne dikersen, kumbaraya para atar gibi tek tek seyircini biriktirebiliyorsun.

BEŞ DAKİKADA BİR ALKIŞ GELSİN DERDİMİZ YOK
- 'Suit'in afişinde komedi değil de polisiye türünde bir oyun hissi var...
M.K.: Standart popüler kültür komedisi gibi algılanmasın diye bunu biraz bilerek tercih ettik.
Ü.K.: Sulu zırtlak bir komedi değil de, mesajı olan bir iş olsun istedik. Üç dakikada bir güldürelim, beş dakikada bir alkış alalım gibi bir beklentimiz yok; biz hikayemizi izleyiciye geçirmek derdindeyiz.