Yaşlılık kontenjanından tebrik var mı?

Aman da birlik beraberlik günüymüş. Ayşe bir yazı yazmış, herkes birleşmiş. Küsler barışmış, abilerine sahip çıkmışlar, 'Ayşe'ye sallama derneği' kurmuşlar... Ne güzel. Benim için hiç sorun yok. İstediklerini söyleyebilir, istediklerini düşünebilirler. Biz de arada kaynarız ne olacak! Nasılsa üç vakte kadar birbirilerine düşerler. Alıştık böyle 'durumsal' birleşmelere. Pazar günü bir büyük ustayı ve yeni 'hit'ini yazmıştım köşemde. Biraz da 'senin hit dediğine ben git diyorum' kıvamında bir yazıydı. İtirazım vardı. Yazı döndü dolaştı, benim saygısızlığıma, 'ayıbıma' dayandı.
BÜYÜK HASTA ETMEYİN
"Kantarın topuzu kaçtı" dendi. Nereye kaçmış? Polise haber verelim, bulsunlar. Peki, bize yapılan ayıp değil mi kardeşim? İlk önce yazanı anlayalım, sonra aramızda coşalım. Kendi albümümü kaydetmeye başladığımdan beri bir karar aldım. Sanatçılarla ilgili tek bir satır negatif cümle kurmayacaktım köşemde. 7 yıllık alışkanlığımı bozacaktım. Çünkü olmazdı, çünkü ben de sabahlara kadar stüdyoda çalışıp albüm hazırlıyordum. Ben de bu işten ekmek yiyordum, onlar da...Dikkat ederseniz bir senedir sanatçılarla ilgili eleştirel yazım yoktur. Sadece beğendiklerimi, beni dinleyici olarak mutlu edenleri yazarım. Başarıyı övmenin güzelliğini bilirim. İyi de madem karar almıştın (karar alınır mı, verilir mi hâlâ çözemedim), neden Pazar günü eleştirilerin içinden coşarak çoşarak geldin? Çünkü 1: PR'cıların boş gazlamalarına fevkalade sinirlendim. Aylardır "Geldiii, geliyorrr" naraları bu muydu? Çünkü 2: Ben bu abimizin şarkılarıyla büyümüşüm. Hepsini ezbere bilirim. Geçmişine saygım sonsuzdur fakat geçmişte alkışladıysam, sırf yaşı benden büyük olduğu için hâlâ her işinin önünde ceket iliklemek zorunda değilim. Çünkü 3: Büyük ustaların bizi büyük hasta etmeye hakları yoktur.
BEN YAPTIM OLDU
Çünkü 4: Yıl 2010 iken, böyle bir aranjeyle sahalara dönüş kabul edilebilir değildir. Dünyadan bu kadar uzak kalınmaz. Dinleyicinin kalbi bu kadar kırılmaz. Çünkü 5: 150 bin TL'lik şarkı olmaz. Sanıyorum ki 365 günde şarkı da yazılmaz. Sözüm PR'cılara; bizi basında çıkarttığınız boy boy haberlerle neden, ne için, neyin amacıyla kandırıyorsunuz? Çünkü 6: Büyük ustamız, evinde eline bir gitar alarak şarkısını çalsa, videoya kaydetse sonra da bu videoyu internette bizimle paylaşsaydı daha güzel olmaz mıydı? O zaman bir ustadan şarkı dinlemenin keyfini yaşamaz mıydık? O zaman düzenlemeye, PR şişirmelerine falan takılır mıydık? Tadını çıkarırdık. Çünkü 7: Bu düzene karşıyım arkadaş. Pişirip pişirip aynı yemeğin önümüze konmasına karşıyım. "Ben yaptım oldu" fikrine karşıyım. Bu beğenmek ya da beğenmemek değildir. Bu toptan içimde isyan çıkaran bir durumdur.
İŞLEMEYEN USTA ÇALIŞMAZ
Çünkü 8: Benim yazıma laf edenler dahil herkesin kapalı kapılar ardında o şarkıyı dinleyip "Bu nedir yahu, hiç yakıştı mı?" dediğini biliyorum. Günah keçisi ilan edileceksek edilelim. Bize koymaz. Çünkü 9: "Ayşe de albüm yapıyor, köşesinde yazması haksız rekabet değil mi?" diyenlere cevabım hazır. Estağfurullah biz sevgili abimizle rakip değiliz ki cevabını verdikten sonra... Ben aynı zamanda bir köşe yazarıyım ve eleştirimin altı fazlasıyla doludur diyorum. Bu yazının girişini tekrar okumanızı öneriyorum. Çünkü 10: Bu devirde işlemeyen usta çalışmaz. Kimse benden yalandan saygılar beklemesin. "Aaaa o yılların sanatçısı yaneee, aşkolsuaan Ayşee, hürmet et biraz" denmesin. Kimse benden boş hürmetler beklemesin. Hürmetçi başı mıyız? Bu ne yüktür. Çünkü 11: Yaşlılık kontenjanından tebrik yoktur. O yine PR'ları bırakıp gitarıyla bize şarkılar söylesin, deneyimleriyle vizyonumuzu açsın, bize öğretsin ben ayakta alkışlamayı da bilirim.