'Yeni evimde İstanbul'un hareketliliğini yaşıyorum'

Zarif, güler yüzlü ve pozitif bir işkadını olan Ayşegül Toplusoy hayatının her anını eşi, kızı, işi ve arkadaşlarıyla dolu dolu yaşamayı seviyor. Toplusoy Ailesi bir sene öncesine kadar, şehrin kalabalığından uzakta bir yerde, Çekmeköy'de geniş ve bahçeli bir evde oturuyordu. Son bir yıldır ailesiyle birlikte şehrin merkezindeki Zincirlikuyu'da yaşayan Ayşegül Toplusoy, evinin kapılarını Harper's Bazaar dergisine açtı... Toplusoy, neden bu evi tercih ettiklerini şöyle anlatıyor: "Uzun yıllar İstanbul'un merkezinin dışında doğayla iç içe bir hayatımız oldu, son bir yıldır apartman dairesine geçsek de şehrin hareketliliğini yaşamak bize daha cazip geliyor." Klasik parçaların ve antikaların, modern mobilyalarla bir arada yer aldığı evde, gösterişli görünüm, titiz bir düzen içinde yaratılmış. Ayşegül Toplusoy, antikaların birçoğunu Hikmet Mizanoğlu'ndan satın alıyor. Evde renkli, görkemli objeler göz yormuyor. Toplusoy, "Ben yapı olarak düzenli bir tipim. Evimin de her zaman düzenli olması en önem verdiğim şeydir. Bu nedenle aksesuvarlarım çok da olsa, belli bir düzen içerisinde; belki de bu sebeple hiç göz yormuyor" diyor. Evin dekorasyonu Ayşgül Toplusoy tarafından gerçekleştirilmiş: "Evin mimarı yok, zaten benim son 20 yılda biriktirdiğim parçalar, dekorasyonun temelini oluşturuyor. Modern parçalarla antikaları birleştirmeyi seviyorum. Ben eşyalara bağlanan bir insanım, öte yandan çok kalabalık da sevmiyorum; bu taşınma sırasında bazı parçaları eledim."
HEP BAKIMLI VE FİT
2003 yılında kendi markası DYLA'yı kuran Toplusoy; iş dışında kendisine, ailesine ve sosyal yaşamına da kaliteli zaman ayırabiliyor. "Aslında ben çalışma hayatıyla birlikte zamanı çok daha iyi değerlendirebiliyorum. Daha iyi organize olabiliyorum. Deri, kürk ve tekstil üzerine olan işime, haftanın dört günü mutlaka gidiyorum" diyen Ayşegül Toplusoy ve ekibi, kişiye özel alışveriş gardırobu da hazırlıyor. Zamanı kısıtlı olan ama giyinmeyi seven birçok kadın, şıklığını onlara emanet ediyor. "Bize gelen müşterilerimizin bir sezonluk gardırobunu hazırlıyoruz. Böylece alışverişe günlerce vakit ayırmadan, günün her anı, istedikleri şıklığı yakalayabiliyorlar" diyen ve tasarım da yapan Toplusoy, işinin her detayıyla bizzat kendi ilgileniyor. Onu her zaman bakımlı ve fit görüyoruz, günün önemli bir kısmını spora ayırdığını düşünüyoruz. Oysa o, çok uzun süre spor yapmayı pek tercih etmediğini söyleyerek bizi şaşırtıyor: "Düzenli yoga yaptığım zamanlar da oldu ama yürüyüş benim en sevdiğim egzersiz diyebilirim."
'FAVORİM SADE TASARIMLAR'
İşi gereği yurt dışındaki moda fuarlarının sıkı bir takipçisi olan Ayşegül Toplusoy'un genç modacıları da sevdiğini öğreniyoruz: "Aslı Filinta, Zeynep Erdoğan; sevdiğim genç Türk tasarımcılar. Yurt dışında da Stella McCartney, Rouland Mouret; zamansız tasarımlarıyla beğendiğim tasarımcılar arasında. Ben daha klasik, sade tasarımlardan etkileniyorum diyebilirim." Toplusoy, uzun yıllar birçok vakıf ve dernek için çalışmalarda bulunmuş. Son bir yıldır da Monik İpekel'in başkanlığında Hayat Paylaşım ve Dayanışma Derneği'nin kurucu üyeliğini yürütüyor. "Dernek olarak bir yıldır, engelliler için rehabilitasyon merkezleri kurmak amacıyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. En son geçtiğimiz ay, Alberta Ferretti'nin katılımıyla bir defile gerçekleştirdik. Bu etkinlikten elde edilen geliri de amacımız için değerlendireceğiz. Birileri için birebir çalışmak, uğraşıyor olmak; manevi değeri çok yüksek bir duygu" diyor ünlü işkadını. Toplusoy; ailesiyle birlikte sinemaya, konserlere, sergilere ve sahaflara gitmeyi de çok sevdiklerini söylüyor.

EN BÜYÜK HOBİM YEMEK YAPMAK
Her zaman kendine ve hobilerine vakit ayırmaya özen gösteren Ayşegül Toplusoy'un mutfağa da büyük bir merakı var: "Yemek yapmak benim hobim. Birçok yemek kursuna gittim; Çin, Osmanlı, İtalyan mutfakları ilk aklıma gelenler. Yemek yapmaktan çok keyif alırım ama iş yoğunluğumdan dolayı çok giremiyorum mutfağa. Yine de en sevdiğim şeylerden biri misafir ağırlamaktır."
'CİLDİME BAKARIM'
Çerkez bir anne ve Karadenizli bir babanın genlerini taşıyan Toplusoy, fit görünümünün sırrını veriyor: "Beslenmeme çok özen gösteriyorum; eğer birkaç gün biraz fazla kaçırdıysam, ertesi günlerde mönüme daha dikkat ediyorum." Güzelliğinin yanında ışıl ışıl teni dikkatimizi çekiyor, o da zaten güzellik sırlarını açıklarken en çok cilt bakımına önem verdiğini söylüyor: "Cildim için birçok farklı maske kullanırıyorum. Lifting etkili ve nem veren yüz ve göz maskeleriyle cildimi canlandırmaya gayret ediyorum."