Yangın meyve bahçelerini vurdu

Bursa'nın Mudanya ilçesine bağlı Göynüklü mahallesi yakınlarında 29 Ağustos'ta çıkan ve yaklaşık 50 hektar alanda etkili olan yangın, kızılçam ormanlarının bitişiğindeki tarım arazilerinde bulunan binlerce zeytin ve incir ağacı ile üzüm bağlarına zarar verdi. Mudanya'nın Göynüklü ve Çağrışan ile Osmangazi'nin Aksungur ve Nilüferköy mahallelerinde yetiştirilen ihracatın parlayan yıldızı "Bursa Siyahı" inciri ile sofralık zeytinin en kalitelisi olan "Gemlik zeytini" bahçelerinde ağaçlar kısmen yandı.

TELAFİSİ ZAMAN ALACAK
Özellikle Gemlik zeytini ve Bursa Siyahı inciri fidanlarının, dikiminden itibaren ticari anlamda verimli olabilmesi için 8-10 yıl geçmesi gerektiğini belirten üreticiler, bahçelerdeki kısmi zararın telafisinin uzun zaman alabileceğini belirtiyor. Bursa Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu Başkan Vekili ve Osmangazi Ziraat Odası Başkanı Hakan Ekim, çok büyük bir afet atlattıklarını belirterek, yerleşim yerlerine kadar sıçramaya yüz tutan bir yangının ciddi tehdit oluşturduğunu söyledi. Bursa Siyahı inciri ile zeytin bahçelerinde, "tamamen yanma" diye bir durumun yaşanmadığını, ancak kayda değer oranda kısmi zararın söz konusu olduğunu anlatan Ekim, şunları kaydetti: "Büyük orman arazileri gitti, bunun yanı sıra göz bebeğimiz olan siyah incir bahçelerinde, zeytinde ve üzüm bağlarında binlerce ağaç zarar gördü. Asıl sevineceğimiz bir konu var burada, can kaybımız olmadı, trafik kazası haricinde. İncirde büyük kaybımız var ama bütün, kapama bahçe olarak zararımız yok bu da sevindirici bir olay. Orman alanının kenarındaki bahçelerde ve işlenmemiş, otlu bahçelerde hasar var." Ekim, meyve ağaçlarının ticari anlamda verimli olabilmesi için ekildikten sonra uzun bir zamanın geçmesi gerektiğine dikkati çekerek, "İncir ve zeytin ağaçları, ekildikten sonra yaklaşık 8-10 yılda verime geçen ağaçlar. Kaybımızın büyük olmasının sebebi bu. Yani 8-10 yıl meyve veren bahçelerimiz geriye gitmiş oldu" diye konuştu. Zarar gören orman ve tarım arazilerinin yanı sıra yangın bölgesinde telef olan canlıların da ekolojik denge açısından önemli bir kayıp olduğunu vurgulayan Ekim, şunları kaydetti: "Çiftçilerimizden duyduğum çok güzel bir şey var; 'Biz ağacın, meyvenin peşinde değiliz, bu ürün gelir de gider de bir afettir, fakat ormanlarımıza çok üzülüyoruz' diyorlar. Ekolojik dengede bir bozukluk olacak. Belki mevsimsel değişiklikler olacak. Bizi üzen kısmı bu."
ÜZÜM BAĞLARI DA ZARAR GÖRDÜ
Çağrışan mahallesindeki üreticilerden Yusuf Turan, bölgedeki bağlarda "Çağrışan karası" diye anılan sofralık Alfons üzümü yetiştirdiklerini belirterek, büyük bir yangını az bir kayıpla atlattıklarını söyledi. Turan, orman gibi üzüm bağlarının da kolay yetişmediğini, 3-5 yıl kayıp yaşayacaklarını belirterek, "Ormanlarımız yandı, zeytinlerinde zararı olanlar var. Bağlarımızda gördüğünüz gibi şu anda çok olmasa da bir miktar zarar oldu. Can kaybının olmaması sevindirici yanı. Yerleşim yerlerine gelmeden söndürüldü" dedi. Yangında Nilüferköy Tarımsal Kalkınma Kooperatifine ait yaklaşık 15 dekar alandaki fıstık çamlarıda tamamen yandı.