TürkTraktör artık Avrupa devi

Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç, TürkTraktör'ün sadece Türkiye'nin değil Avrupa'nın da en büyük traktör fabrikalarından biri haline geldiğini söyledi.
Koç, TürkTraktör'ün 600 bininci traktörünün banttan indirilmesi dolayısıyla düzenlenen törende, sözlerine terör eyleminde yaşamını yitiren şehitlerin ve sivil vatandaşların ailelerine başsağlığı dileyerek başladı.
TürkTraktör ürünlerinin Türkiye'nin haklı gurur kaynağı olduğunu ifade eden Koç, fabrikada sadece traktör değil, traktörlerin motorunun, transmisyonun, ön ve arka akslarının da imal edildiğini anlattı. Kalan diğer aksamın da Türk otomotiv yan sanayinden alındığını ifade eden Koç, TürkTraktör'ün, yüzde 90'ı geçen yerlilik oranı ile gerçek yerli traktörü ürettiğini belirtti. Koç, traktörde motordan sonra en önemli parçanın transmisyon olduğunu, bu yıl sonu itibariyle TürkTraktör'de 5 çeşit transmisyonun, bu tesislerde üretilmiş olacağını kaydetti.
Türkiye'deki motor üretiminin önemine dikkati çeken Koç, motor imalatının TürkTraktör'ün yıllardır en önemli ürünlerinden biri olduğunu, son yıllarda motoru daha geliştirerek bunu Avrupa'da uygulanan emisyon kurallarına uygun hale getiren ilk üretici olduklarını söyledi.
Koç, TürkTraktör'ün sadece Türkiye'nin değil Avrupa'nın da en büyük traktör fabrikalarından biri olduğunu dile getirdi.
TürkTraktör'ün 1954'ten bu yana, gerçekleştirdiği üretimle Türkiye tarımının gelişmesine katkı sağlamasının yanı sıra ihracatı ile de gurur kaynağı olduğunu ifade eden Koç; ''TürkTraktör, ülkemiz otomotiv sanayinin ilk fabrikası olması yönü ile ülkemiz sanayisi için önemli bir tesis. Gelişmiş özellikleri ile TürkTraktör fabrikamız; sadece ülkemizin en büyüğü değil, Avrupa'nın da en büyük traktör fabrikalarından biri oldu. En önemli parça ve aksamları burada üreterek hem yerel yan sanayimizin gelişimine yön verdi, hem de kalıcı bir rekabet avantajı yaratmayı başardı'' dedi.
90 ÜLKEYE İHRACAT YAPIYOR

Konuşmasında TürkTraktör'ün ihracat performansını da değerlendiren Mustafa Koç, şöyle konuştu:
''TürkTraktör'ün diğer bir üstünlüğü de bazı traktör modellerini geliştirmesi ve imalatının sadece Türkiye'de, TürkTraktör fabrikasında yapılması ve dünyanın 90'dan fazla ülkesine buradan ihraç ediyor olmasıdır. TürkTraktör bugün, 250 ana model ve 500 değişik tip traktör üretmektedir. Ürettiğinin yüzde 30'dan fazlasını ihraç etmekte ve ülkemiz ekonomisine çok önemli katkı sağlamaktadır.''
TürkTraktör'ün, CNH ile iki yıl önce başlattıkları 'utility traktör' projesine de dikkati çeken Koç, ''Proje geçtiğimiz ay tamamlanarak üretime başlandı. Böylece dünya traktör pazarları için ürettiğimiz platform sayısı ikiye çıktı. Bu, ülkemiz otomotiv sanayisinin, mühendislerimizin ve CNH ile mükemmel işbirliğimizin çok güzel örneğidir'' diye konuştu.
Koç, tarımda yaşanan olumlu sürecin, kalıcı ve sürdürülebilir olmasının en önemli hedefleri olduğunu da kaydetti.
''TÜRKİYE ÇOK ÖNEMLİ BİR BÜYÜME YAKALADI''

2008 yılı sonrası Türkiye'de traktör talebinde ciddi bir artış gözlemlediklerini anlatan Koç, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Öncelikle global kriz sonrası hükümetimizin aldığı önlemler doğrultusunda Türkiye çok önemli bir büyüme yakaladı ve bu olumlu gelişmeden tarım sektörü de pay aldı. Çiftçimiz sağlanan desteklerden memnun, daha modern, daha güçlü traktörler talep ediyor. Gelecek dünyada tarım, ülkelerin en önemli yaşamsal avantajı olacaktır. Tarım sektöründe yaşanan bu gelişmeler hepimizi çok memnun ediyor. Bu olumlu durumun kalıcı ve sürdürülebilir olması en önemli hedefimiz.''
FİAT CEO'SU MARCHİONNE

Türk Traktör'ün ortağı olan CNH Yönetim Kurulu Başkanı ve Fiat Ceo'su Sergio Marchionne de 4 yıl önce 500'inci traktörün banttan indirilmesi dolayısıyla tören düzenlendiğini, kısa sürede 100 bin traktör daha üretilmesinin ise son derece önemli bir başarı olduğunu belirtti.
Ortağı oldukları Türk Traktör'ün ürettiği traktör ve aksamlarının dünyanın çeşitli ülkelerine ihraç edildiğine işaret eden Marchionne, Fiat Grubu olarak bu ortaklıktan son derece memnun olduklarını dile getirdi. Pazardaki paylarını artırmak için yoğun şekilde çalıştıklarını ifade eden Marchionne, ''Bu ortaklıkta Türk kimliğinin kıymetini bilerek çalışmalarımızı yürütüyoruz'' dedi. Tüm dünyada yaşanan ekonomik krize rağmen Türkiye'nin Çin ile birlikte en fazla büyüyen ülke olduğuna dikkati çeken Marchionne, son yıllarda ekonomik ve siyasi istikrarı nedeniyle Türkiye'de yatırım yapmanın daha cazip hale geldiğini kaydetti. Marchionne, ''Türkiye'nin bu başarılarında bizim küçük de olsa payımız olduğu için mutluyuz'' diye konuştu.
600 BİNİNCİ TRAKTÖR ADANALI ÇİFTÇİYE TESLİM EDİLDİ

Ankara TürkTraktör fabrikasında düzenlenen törene, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker ile çok sayıda davetli katıldı. Başbakan Erdoğan, üretilen 600 bininci traktörü, Adana'nın Yüreğir ilçesine bağlı Ünlüce köyünde buğday, mısır, pamuk ve karpuz üreticisi olan Mehmet Ali Gül'e teslim etti.
BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI ERGÜN

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, 2010'da Türkiye'de satılan traktörlerin yüzde 80'den fazlasının, hafif ticari araçların yüzde 60'ının, ağır ticari araçların yüzde 70'inin Türkiye'de üretilen ürünlerden oluştuğunu belirterek, bu oranların, kaliteli üretim yapılması ve farklı alternatifler sunulması durumunda, milletin yerli ürünleri tercih ettiğinin açık bir göstergesi olduğunu kaydetti.
Türk Traktör'ün 600 bininci traktörünün banttan indirilmesi dolayısıyla fabrikada Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da katıldığı bir tören düzenlendi.
Bakan Ergün, törende yaptığı konuşmada, Türkiye'nin son yıllarda hayatın hemen her alanında çok önemli bir ivme yakaladığını, büyük başarılara imza attığını kaydetti. Bu dönemin başarısında, özel sektörün sahip olduğu enerjinin ve üretim becerisinin çok ciddi bir rolü olduğuna işaret eden Ergün, Türkiye büyürken firmaların da büyüdüğünü, firmalar büyüdükçe de Türkiye'nin daha fazla kalkındığını söyledi.
Türk Traktör'ün özellikle son yıllarda sürekli artan bir performans göstermesinin, bunun en önemli kanıtlarından biri olduğunu ifade eden Ergün, ''500 bin traktör rakamına daha 4 yıl önce ulaşan Türk Traktör'ün, bugün 600 bin rakamına ulaşmış olması son derece değerli bir olaydır. Firmanın sadece 4 yıl içinde 100 bin traktör üretmesi, sadece Türk Traktör'ün değil, bütün bir toplumun sahip olduğu gücü ve enerjiyi ortaya koymaktadır'' dedi.
Ergün, birkaç yıl içinde, 700 bininci traktörün banttan indirim törenini de birlikte gerçekleştireceklerine inandığını ifade etti.
Türkiye'nin son 9 yılda ekonomide güven ve istikrar ortamını oluşturduğunu, dünyada yatırımcılara en fazla güven telkin eden ekonomilerden biri haline geldiğini vurgulayan Ergün, ''Bu dönemde, bankacılık sektöründe, kamu maliyesinde veya dış ticarette çok önemli mesafeler aldığımız kimsenin yadsıyamayacağı bir gerçektir. Ancak özellikle reel kesimin rekabet gücünü artırma noktasında daha almamız gereken önemli bir mesafe var'' dedi.
Önümüzdeki dönemin markalaşma, ARGE, teknoloji, üniversite-sanayi işbirliği gibi alanlara özel bir önem veren bir dönem olacağını kaydeden Ergün, bu yılın ilk döneminde Sanayi Strateji Belgesi'ni, KOBİ Stratejisi'ni, başta Makine ve Otomotiv Sektör Stratejileri olmak üzere sektörel strateji belgelerini uygulamaya başladıklarını, bütün bu stratejilerin ortak hedefinin Türkiye'yi Avrasya'nın üretim ve teknoloji üssü haline getirmek olduğunu anlattı.
YÜKSEK TEKNOLOJİLİ ÜRÜNLERE GEÇİŞ...

Ergün, bugün Türkiye'nin, yıllık ihracatını 130 milyar dolar seviyesine taşımayı başarmış bir ülke olduğunu, yıllık ihracatı 2023'de 500 milyar dolara çıkarma hedefinin daha yüksek katma değerli ve ileri teknolojili ürünlerle gerçekleştirebileceğini dile getirdi.
Son 8 yılda düşük teknolojili ürünlerden orta teknolojili ürünlere geçişte büyük bir başarı yakalandığını belirten Ergün, yüksek teknolojili ürünlere geçişte de aynı başarının yakalanması gerektiğini vurguladı.
Türkiye'nin yarım asırdan fazla bir süredir traktör üreten ve bu traktörleri dünyanın birçok farklı ülkesine ihraç eden bir firmaya sahip olduğunu ifade eden Ergün, şöyle konuştu:''
''Otomotiv gibi katma değeri yüksek ve büyük tecrübeye sahip olduğumuz bir sektörde çok daha başarılı işlere imza atabiliriz, atmalıyız da. Bugün ülke olarak geldiğimiz noktada, yabancı firmaların Türkiye'deki üretimlerini artırmada sergilemiş oldukları başarıyı, artık yerli bir otomobil markası oluşturmada da rahatlıkla gösterebileceğimize inanıyorum.
Bu millet, kendisine dünya standartlarında ürünler sunduğunuz zaman, yerli ürünlere sahip çıkmaktadır. Mesela 2010 yılında ülkemizde satılan traktörlerin yüzde 80'den fazlası Türkiye'de üretilen ürünlerden oluşmaktadır. Yine aynı yıl ülkemizde satılan hafif ticari araçların yüzde 60'ı, ağır ticari araçların ise yüzde 70'i Türkiye'de üretilen ürünlerden oluşmaktadır. Bu oranlar, kaliteli üretim yapılırsa ve farklı alternatifler sunulursa, milletimizin yerli ürünleri tercih ettiğinin açık bir göstergesidir.''
''ARTIK TÜRKİYE'DE YERLİ BİR OTOMOBİL MARKASI İLE ÜRETİM YAPMA VAKTİ GELDİ''

Bakan Ergün, otomobile bakıldığında farklı bir manzarayla karşılaşıldığını, Türkiye'de iç pazarda satılan otomobillerin sadece yüzde 30'unun yerli ürünlerden karşılandığını kaydetti. ''Böyle yüksek bir büyüme potansiyeli olan sektörde ve iç pazarda bu rakamın çok daha yüksek olması gerekir diye düşünüyorum'' diyen Ergün, otomotiv firmalarını, tüketici eğilimlerine uygun olarak yeni alternatif modelleri ve tasarımları da kapsayacak şekilde Türkiye'ye yeni yatırımlar yapmaya davet etti.
''Artık Türkiye'de yerli bir otomobil markası ile üretim yapmanın vaktinin geldiğini'' dile getiren Ergün, bu konuda Türkiye'de üretim yapan traktör firmalarının başarılarının, sektörün diğer alanlarına ilham verecek nitelikte bir başarı olduğunu söyledi.
Ergün, 600 bininci traktörün Türk Traktör ve ülke için hayırlı olmasını da diledi.