Salı 20.12.2011
Son Güncelleme: Pazartesi 19.12.2011

Otomotiv CEO'su olmanın ipuçları

Türkiye'nin lokomotif sektörü otomotiv, üniversite öğrencilerinin de hayallerini süslüyor. İyi bir iş, kariyer ve gelecek hedefleyen gençler sektörde yükselişin püf noktalarını inceledik

Bundan tam 32 yıl önce o zamanki adıyla Otomarsan olan Mercedes- Benz Türk A.Ş'nin İstanbul'daki otobüs fabrikasında, insan kaynakları bölümünde personel planlaması ve organizasyon göreviyle işe başlayan Salih Ertör, bizi yüzündeki tebessüm ve işinden keyif alan bir yönetici duruşuyla karşılıyor. Ertör'ün gülümseyen bakışlarının ardından aklımda "Acaba iş görüşmesinde de bu kadar gülüyor mu" sorusu geliyor. Daha sonra sorularıma başlıyorum:
İşe ilk başladığınız dönemlerdeki otomotiv sektörü ile şimdiki arasında bir değerlendirme yapar mısınız? O zamanlar otomotiv ihracatını Mercedes- Benz başlattı. Şimdi ise Türkiye'nin otomotiv sanayi Avrupa'nın en önemli endüstri ülkelerini geçti ve dünyada önemli bir yere geldi. Binek otomobillerde de bu durum böyle. Otomotiv, Türkiye için istihdam oluşturmada ve döviz getirmede en önemli sektör haline geldi. O zaman markam adına bin kişi olan istihdam, şimdi 5 bin oldu. Ayrıca otobüs sanayi de uçak sanayi gibi çok fazla mühendise ve teknolojiye ihtiyaç duyan ve çok sayıda kişiyi istihdam eden bir endüstri haline geldi.
Sektör her anlamda çok değişti. Peki size gelen iş başvuruları ne kadar değişti? İşsizlik olan ülkelerde iş arayışları içerisinde eş dost kavramı artıyor. Türkiye de böyle. 32 yıldır bunlarla uğraşıyorum. Fakat başarılıyız. Bugün Mercedes-Benz'e 24 binden fazla beyaz yakalı başvurusu var. Mercedes'ten yılda bine yakın stajyer geçiyor. Bunların içinde yasa gereği istihdam etmek zorunda olduğumuz kısa dönem ve uzun dönemli stajyerler var. Ayrıca yaz döneminde gelen stajyerler de bulunuyor. Bunun dışında mavi yakalıların yüzde 70 ya da 80'ini , beyaz yakalıların da yüzde 70'ini biz istihdam ediyoruz.
İstihdam edilenleri belli bir dönem yurt dışına da gönderiyorsunuz. Buraya Almanya'dan çıraklar geliyor ve bizimkiler de gidiyor. Devletin Erasmus projesi var bizim de var. Şu anda mesela Çin'de yönetim kurulunda olan bir arkadaşımız var. Almanya'da satış, kalite kontrol ve geliştirme bölümlerinde yönetici olarak çalışan çok sayıda arkadaşlarımız var. 22 personelim yurt dışında uzman ya da yönetici olarak çalışıyor. Umut ediyorum geri dönecekler ama oraların da cazip şartları bulunuyor ve bu yüzden dönemeyebilirler.
Otomotiv sektörüne girmek için bir öğrencinin neler yapması gerekir? Ya da öğrenci olmayan biri bu sektöre nasıl dahil olabilir? İlk önce arzusu ve tutkusu olması lazım. Gelişimden tutun müşteri hizmetlerine kadar tüm süreçleri araştırmalı. Eğer üretim de varsa ki bir yerde en önemlisi o, geliştirme var, üretim, satış ve satış sonrası hizmetler var. O zaman da diğer yan fonksiyonlar da var. Muhasebe, destek hizmetleri, insan kaynakları, satın alma gibi... Bütün bunlar bir resmin tamamını gösteriyor. Otomotiv sektöründe insanların, özellikle rotasyon imkânı da varsa kendilerini iyi hissedebilecekleri, aynı zamanda katma değer sağlayarak memnun olabilecekleri bir iş ortamını bulma imkânı daha fazla. Bunu görürlerse ve kendileri için cazip olan seçeneği tespit ederlerse, iş kendileri için aksiyon planı yapmaya kalıyor. Bu konuda ilk adımların staj, bilgi edinmek ve şirketle irtibata geçmek olduğunu düşünüyorum.
O kadar çok bölüm saydınız ki, hemen hemen üniversitelerin bütün bölümlerinden otomotiv sektörüne öğrenci yetişebileceğini gösteriyor.
Bizim beyaz yakalılarımızın 50'sinden daha fazlası mühendistir. Bunun da büyük bir çoğunluğu makine mühendisi. İkinci büyük çoğunluğu ise endüstri mühendisleri oluşturuyor. Daha sonra çevre ve kimya mühendislikleriyle birlikte diğer tüm mühendislik birimlerinden de arkadaşlar bulunuyor. Mühendislik dışında da daha çok işletme, ekonomi ve diğer sosyal branşlardan da çalışanlar mevcut. Çünkü ihracat var.
Sektöre girmek için otomobili sevmek yeterli mi? Bayilerimiz de var tabi. Ama otomobili ve satışı sevmek bir yeteneğe çevrilmediği sürece yetmez. Yaş ağaç kesmiyoruz. Kuru bir ağacı kesmek istiyorsa birisi, önce istemeli ve sonra iyi bir baltası olmalı. Sırf balta ve yetenek yetmiyor, istemek de önemli. ? Satış departmanına kimleri alıyorsunuz? Satış özel bir iş ve orada kişinin satışla meşgul olması önemli. Bu yüzden bu alanda endüstri ve işletme mezunu olabilir. Yeni mezun alıp yetiştirmek istediğiniz de o kişi satışta aradığını bulamayıp farklı fonksiyona başlayabiliyor. Ya da bir mühendis bir süre sonra satış bölümünde yer alabiliyor.
Bir kişi çok müthiş bir deha değil ise 10 ya da 15 yıl beklemesi mi gerekir? Nasıl genel müdür olunur? - Bizim kendi içimizden yetiştirdiğimiz genel müdürler hep bu şirkette ve dışarıda vardır. Mesela Borusan'ın genel müdürü Eşref Biryıldız bizde yedek parça bölümünde başlamış bir arkadaştır. Ahmet Dördüncü, Sabancı'nın CEO'su gene bizim yedek parça bölümünden başlayarak hem burada hem dışarıda başarısını kanıtlayan bir yöneticidir. Bu isimlerin ortak noktası ise Allah vergisi yetenekleri dışında değerleri var ve o değerler doğrultusunda azimle ve yılmadan kendilerini motive edebiliyorlar. Onlar, hem çalışan hem çalıştıran insanlar.
Yeni mezun öğrencilere öğütler
Son olarak yeni mezunlara sektörle ilgili söyleyebileceğiniz artılar ve eksiler neler? Buraya baktığınızda çalışma ortamı olarak güzel fakat şehrin dışında. Ama böyle bir fabrikayı da şehrin göbeğine kuramazsınız. Taksim de ya da Nişantaşı'nda oturayım, bir köşede kahvemi içeyim, öğlen de bilgisayarımı açayım derseniz, onu biz teklif edemeyiz. Bazı fedakârlıklara katlanıp sabretmek lazım. Küçük şirketlerde insanı derhal bir sorumluluk içerisine sokabilirler ve daha değişik işler verebilirler. Çünkü verdiklerinin karşılığını hemen almak isterler. Biz ise daha çok yatırım yaparız. Önce görür ve dener, ardından sorumluluk yükleriz. Burada eğer sabrınız olursa çok fazla şey öğrenme ve planlı programlı çalışma kültürüne alışma sansınız var. Ama çok çabuk yönetici unvanı alıp, her konuda hür olayım hevesi içinde olursanız zorlanabilirsiniz. Kurumsal şirketler, küçük bir aile şirketlerinden farklı olur

Volkan Demirkuşak

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.