En büyük kavgam, en büyük aşkım annem

Bugün Anneler Günü! Bu kez bir değişiklik yapmalı, kızları annelerinden ayrı konuşturmalı. Dört kız kafa kafaya verip hafiften anne dedikodusu yapmalı. Ve bu kızlar benim sevdiğim arkadaşlarım olmalı. Fotoğraflardan ekibi anladınız; Pop müziğin fıstık kızı Bengü, mimiklerin kraliçesi komik ve yetenekli Doğa Rutkay, prenses oyuncu-sunucu Burcu Kara ve bendeniz Ayşe Özyılmazel. Ama biz bugün Nunu, Fatoş, Sabuş ve Oyiş'in kızları olarak karşınızdayız. Biz röportajı yaparken çok eğlendik, çok güldük... Annesinin kızı olmaktan evliliğe, anne çatışmalarımıza kadar her şeyi konuştuk. Şimdi de okuma sırası sizde, hadi başlıyoruz. Ha unutmadan; Annelerimizi çooooook seviyoruz.
- Daha dün annemizin kollarında yaşarken bugün ne olduk?
- Doğa: Ben hâlâ annemin kollarında yaşıyorum, hiçbir değişiklik yok!
- Burcu: Ben de 17 yaşımdan beri kollarından uzakta yaşıyorum. Bulduğum anda da kollarına atıyorum kendimi.
- Ben de yaşım ilerledikçe annemi kollarıma aldığımı hissediyorum.
- Doğa: Maddi manevi bir bakım sürecine giriyorsun tabii ama ben hâlâ anne eğitimimi almaya devam ediyorum. Hâlâ annem bir şeyler öğretiyor bana.
SEN EVLİ DEĞİL MİYDİN BENGÜ?
- Doğa, annenden ilk öğrendiğin şey ne?
- Doğa: İlk öğrendiğim; 'Onurlu olacaksın'dı. Ne olursa olsun boynunu eğmeyeceksin. Çok zorunluymuş gibi.
- Şikâyet mi ediyorsun yani?
- Doğa: Şikâyet etmiyorum da bir annenin öğreteceği ilk şey bu olmayabilirdi. 'İyi bir ev hanımı ol kızım, hamarat ol kızım, yemek yap kızım, yuva kur kızım,' falan olabilirdi.
- Burcu, Bengü, sizin annenizden ilk öğrendiğiniz şey ne?
- Burcu: Annem benim ilk öğretmenim. Yani ilkokul öğretmenim. O zaman dört yaşımdaydım, köyde yaşıyoruz, bakıcı bulamıyoruz, annem beni okula götürüp getiriyordu.
- Annenin öğretmenin olması çocuk için güzel bir durum mu, tuhaf bir durum mu?
- Burcu: O zaman farkında değildim. Sonra babam 3 - 4 ve 5. sınıfta benim öğretmenim oldu. Çok acayip bir şeydi. Babam dürüstlüğünden okulda bir olay olduğunda, ilk beni suçlu seçerdi. 'Kızını kayırıyor,' demesinler diye. Hep azar işitme endişem vardı.
- Bengü ya sen?
- Bengü: Benim annemden ilk öğrendiğim 'Yalan söylemeyeceksin'di. Hâlâ da öyledir. Bana tatlı yalan bile yasaktır. Sen ne öğrendin Ayşe?

ANNEME KİMSEYİ BEĞENDİREMEM
- Ben annemden ekonomik olmayı öğrendim herhalde... Hepimiz işimizde başarılıyız, kendi ayaklarımızın üzerinde duruyoruz, yalnız yaşıyoruz veeeee evlenmedik... (Doğa Bengü'ye dik dik bakar.)
- Doğa: Sen evli değil miydin Bengü?
- Bengü: Ben de evlenmedim ya lütfen, ben de sizdenim.
- Doğa: Senin sevgilin var hoşlanmıyoruz senden.
- Bengü lütfen masadan kalkar mısın?
(Kahkahalar)... Konuya dönüyorum, hepimiz bekârız dedim ya (kahkahalar), 'Her annenin hayali kızını gelinlikle görmektir,' derler, sizinki nasıl?
- Doğa: Ben burada annemi ayırırım. Hiç umulmaz benden ama ben iki kere evlilik işine yaklaştım. - Burcu: Çok kalpten istedin mi evlenmeyi?
- Doğa: Merak ettim aslında. Hani herkes bir kere evlenmek ister ya.
- Burcu: Hiç korkmadın mı evlilikten?
- Doğa: Yooo, beni değiştiren başka şeyler oldu. Mesela annem 'Ne güzel bir hayatın var, kendi hayatını yönetiyorsun, kendi dünyanı kurdun, şu anda hazır mısın bu dünyayı biriyle paylaşmaya,' demiş bir kadındır, hiçbir zaman beni evlenmeye itmemiştir.
- Bengü: Benim ablam 20 yaşında evlendi, 21 yaşında anne oldu ve sonra boşandı, o yüzden annem evlenme baskısı yapmaz bana.
- Doğa: Bana bakın aramızda en önce Bengü gider, ben size söyleyeyim.
- Orası kesin! Kızlar kıyafetleri hazır tutun, Bengü her an 'düğün var' diyebilir.
- Bengü: Yok yaa durun hiç belli olmaz. Geçen gün annemin arkadaşlarıyla oturuyoruz, biri 'Artık bu yaz nişan haberlerini bekliyoruz Bengü,'deyince annem hemen atladı, 'Bengü'nün işleri bu ara çok yoğun, evliliğe hazır değil,' diye.
- Bengü, annen damadı beğenmiyor olmasın sakın. Benim anneme ben kimseyi beğendiremem, layık görmez kızına.
- Bengü: Yook!
- Doğa: Aa benim annem sevgililerime hiç karışmaz, burun bükmez.
- Burcu: Benim annem de kolay kolay layık göremez ama karışmaz.
- Bengü: Annem son yıllarda ayaklarımı sağlam yere bastığımı düşünüyor, onun da en başında Akın geliyor. Akın beni çok idare ediyor ve annem de Akın'la olduğum için mutlu.
- Burcu: Biz Bengü'yle aileden uzak yaşadığımız için onlarda hep bir tedirginlik var. Yanımızda bizi sevecek, koruyacak, düzgün bir insan olsun istiyorlar. Ben burada hastalansam, annem Bursa'da hastalanıyor.
KIZIM SEN MUTLU OL YETER
- Doğa sence senin süper annenin ideal damat profili ne?
- Doğa: Hemen söyleyeyim Ayşem, net! Çok entelektüel olacak, klasik müzik dinleyecek, çok fazla okuyacak, her konuda bilgisi olacak, hümanist olacak, hayvan sevgisi olacak, bir de gözlerinin içi gülecek. Böyle bir takıntısı var annemin.
- Sen ne cevap veriyorsun bu takıntıya?
- Doğa: Ben de onu arıyorum da, bulsam dükkân senin. Çoktan evliydim.
- Burcu ve Bengü size layık görülen özel damat nasıl?
- Burcu: Benim annem eğitimci olduğu için eğitime takıyor genelde. Aile çok önemli onlar için. Mutlaka üniversite mezunu olması lazım. Göz önünde olmamı kaldırabilecek olması. Güçlü olması, hayatını düzene sokmuş olması lazım.
- Bengü: Biz hiç bu konuyu konuşmayız, annem çok soru sormaz. Benim annem 'Kızım sen mutlu ol yeter,' der, ya çok takılmıyor bu konuya ya da bana çaktırmıyor.
- Valla çaktırsalar da çaktırmasalar da onların kafalarındaki ideal damadı bulmak çok zor!
- Bengü: Bence hiçbirimiz bulamayacağız.