Pazar 25.07.2010
Son Güncelleme: Cumartesi 24.07.2010

Dünyanın her yerinden anı biriktirdik

- İlginç anılarınız var mı?
- Ö.S:
Avrupa'da çalıştım ben bir dönem. Orada Türklere bakış açısı şudur: 'Taksi şoförü ya da dönercidir.' Ama Tayvan'da, hayatımda ilk defa bir Türkün saygı duyulan bir noktada olduğunu gördüm. Ben bir arkadaşımla birlikte burs alıp Çince öğrenmeye gitmiştim Tayvan'a. O hâlâ orada zaten, sinema sektörüne filan girdi. Beni bile sokakta çevirdiler, iki üç kere reklam filminde oynadım. Benim adım da orada çok farklı söyleniyor. 'O Mo Dan' gibi bir şey diyorlardı. Sonra bir adam bana soruyor 'Adını niye ağaç koydun?' diye. Meğer 'dan' ağaç demekmiş. Onların hepsinin İngilizce ismi de var. Adama adını soruyorsun 'Jack,' diyor mesela. Bana da bakıp 'Tamıla kırısı' diyorlardı. Tom Cruise'a benzetiyorlarmış. Kızlar beni görüp 'Aaaa, Tamıla,' diyorlardı. Adamlar gelip dokunmaya çalışıyorlardı.
- B.U: Benim Cezayir'de yaşadığım yıllarda başıma şöyle hoş bir şey gelmişti: Tam iç savaş öncesiydi, her yanda askerler tüfekle dolaşıyor. Güzel bir tarihi binanın fotoğrafını çekiyordum. Birden bir asker geldi, sert bir hareketle makinemi aldı. Filmi tam çıkarmak üzereydi, 'Lütfen yapmayın,' dedim. O zaman Fransızcama güvenemediğim için İngilizce konuşmuştum. 'Sen İngilizsin değil mi?' dedi yüzünü buruşturarak. Ben Türk olduğumu söyleyince hazırola geçip bir selam çaktı. Gülümseyerek: Anchante Madame!' (Memnun oldum hanımefendi) diye elimi sıktı, fotoğraf makinemi da iade etti.
- O.İ: Meksika'nın ücra köşesinde bir kentte, bir ailenin evinde kalmıştım ben. Evin kızı İstanbul hayranıydı ama hiç gelmemiş İstanbul'a. Duvarında resimleri filan var ve hayatta en çok istediği şey İstanbul'a gelmekti. Çok şaşırmıştım.
- B.U: Ben 1979'da inter-rail ile yurtdışına çıktığımda, Avrupa'nın hiçbir yerine vize yoktu. Yıl 1980 oldu, Türkiye'de cunta ilan edildi, her ülke bize vize koydu. Bir yıl önce gittiğim her yer için gidip elçiliklere vize almak üzere neredeyse yalvarmam gerekiyordu. Çok incitici, aşağılayıcı bir dönem başlamıştı...
- O.İ: Benim bildiğim o dönemde Türk hükümeti, solcular yurtdışına kaçmasınlar diye ülkelerden vize konmasını istemiş.
- B.U: Bana hep şu deniyordu: 'Ülkenizdeki askeri rejimi protesto ettiğimiz için Türkiye'ye vize koyduk'. Sanki rejimi ben istemişim, ben getirmişim gibi, bana ceza veriyorlar! Bu durum beni çok üzmüştü ve o zaman 'Özgür müsün? Hayır Türküm' diye bir makale yazıp, yayınlatmıştım Norveç'te.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.