Çocuk kadınlar nereye kadar?

Dünyanın en büyük süperstarı Suri Cruise'u biliyorsunuz. Suri, dört yaşında ve kendisi kadar ünlü olmasa da, Hollywood'da hatırı sayılır bir reputasyonu olan Tom Cruise ile Katie Holmes'un kızı. 'Ne yapıyor?' derseniz, çocuk olmak dışında bir de dünya modasını yönlendiriyor. Suri'nin hayranı olduğu 'oturaklı prenses modası', New York hatta Paris'te birçok modacıya esin kaynağı oluyor. Çoğunlukla giydiği Bonpoint markası taşıyan kabarık etekler, hanım hanımcık elbiseler ve hırkalar birçok defilede karşımıza çıkıyor. Suri trendleri yaratırken kendi yaş grubunu da unutmuyor. 'Suri akımları', stil sahibi çocuklar yaratmak isteyen anneleri de cezbediyor. Ortalıkta bolca Suri kopyası çocuk dolaşıyor. Buraya kadar zararsız hatta şirin görünen bu durum, Suri'nin topuklularla gezmeye başlamasıyla çığırından çıkıyor sevgili anne babalar. İnsanları sömürmeye dünden hazır olan hazır giyim ve kozmetik markaları birbiri ardına akılcılıktan uzak mallar üretmeye başladı bile. Önce Suri'nin makyaj çantasında bolca bulunduğu iddia edilen makyaj malzemeleri, ardından 'normal' (yani Hollywood yıldızı olmayan) çocuklar için topuklu ayakkabılar geldi. Son olarak da daha gelişimi başlamamış kız çocuklarına destekli sutyenler.
ANNE KIZIN DAYANILMAZ EĞLENCESİ
Öncelikle iç çamaşırı durumuna açıklık getireyim. Yedi yaşındaki çocuklar için tasarlanan destekli sutyenleri piyasaya süren Primark'a, İngiltere'den tepki yağdı. İş öyle bir boyuta vardı ki İngiltere Başbakanı David Cameron'ın duruma tepkisine karşılıksız kalamayan marka, sutyenleri toplattı, halktan özür diledi ve üründen o zamana kadar elde edilen geliri çocuk esirgeme kurumlarına bağışlayacağını açıkladı. Ardından gözler topuklu ayakkabılara çevrildi. Başta İngiltere olmak üzere pek çok ülkede satışa çıkan çocuk topuklu ayakkabılarına da eleştiri okları yöneltildi. Durumun iki yönü, tartışma altına alındı. Birincisi; sağlık ve bu ayakkabıların çocuğun fiziksel gelişimine etkisi. İkincisi de ruhsal olarak topukluların kız çocukları üzerinde bıraktığı izler oldu. Üç kız çocuğu annesi olarak, Suri'nin topuklu ayakkabılı resimlerine de, bana gelen 'Şok şok şok, çocuklara topuklu ayakkabı mı? Yazıklar olsun' diye başlayan mail ve telefonlara da eleştirenler kadar tepkili yaklaşamadım. Giydirir miyim? Hayır, ama mini minnacık bir topuğun büyütülecek bir durumu olduğunu düşünmü-yorum. Ve durumu halihazırda birçok ebeveynin yaptığı gibi çocuklara ayak bileklerini taş gibi saran 'ortopedik' adı altındaki ayakkabıları giydirmekten daha vahim bulmuyorum. Ama sonunda ben sadece kendi çocuklarım için doğru olanı yapmaya çalışırım. Ne çocuklarıma yedirdiğim sebze çorbasının adını bildiğim için 'iyi anne' olurum, ne de başkaları çocuklarına 'annecim' diye sesleniyorlar diye onları 'kötü anne'likle suçlayabilirim. Sonunda öyle ya da böyle her annenin 'bildiğinin en iyisi' için uğraştığını düşünenlerdenim. Ki bu durumda benim için mümkünse çıplak ayak, yoksa en hafifinden bir ayakkabıdır, ideal olan. Dediğim gibi topuklu ayakkabı durumunda da, kızıma oyun olsun diye cila sürmekten veya beni her gördüğünde 'Anne çantanda ruj var mı, ruj?' sorusuna cevap olarak uzattığım dudak nemlendiricisinden daha vahim bir şey göremiyorum. Hatta ben bunları kız çocuğu annesi olmanın dayanılmaz eğlencesi olarak tanımlıyorum.
SADECE OYUN İÇİN GİYEBİLİR
Mesela ben bu yazıyı yazarken kızım Yasemin koluna taktığı onlarca bileziği bana göstermekle meşgul. Neyse ki bunları iddia ederken içim rahat! Adımın 'Minicik ayaklara topuklu ayakkabıyı destekleyen gözü dönmüş cani'ye çıkmasından korkumuyorum. Çünkü Amerikan Hastanesi Pediatrik Ortopedisti Prof. Dr Mithat Selim Yalçın'ın tam desteği arkamda. Kendisi de kız çocuk babası olan Yalçın, 'Oyun amaçlı kullanılan topuklu ayakkabıları giyerek, kısa mesafelerde yürümekle çocukların ayaklarına hiçbir şey olmaz' diyor. Dikkatinizi çekerim: Abartmadan ve oyun olarak! Sonunda kız çocuklarının nelere meraklı olduğunu o da biliyor. Yalçın ayakkabıların rahat, hafif, esnek, kolay giyilip çıkarılan, ucuz modellerinin seçilmesi gerektiğini söylüyor ve "İnsanlar asıl 'ortopedik' diye satılan para tuzaklarından uzak dursun," diye de ekliyor. Dediğine göre 15 kiloluk bir çocuğa 300 gr İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ümran Korkmazlar'ın konuya yaklaşımı bunun açık göstergesi: "Topuklu ayakkabılar sadece ve sadece oyun amaçlı olarak, kısa süreler için kullanılmalı. Dört yaş ve üzerindeki çocuk, evcilik zamanında 'büyükleri taklit ettiğini bilerek' topuklu ayakkabıları kullanabilir. Bunun dışında cinsel uyarı veren herhangi bir tutum, kıyafet veya aksesuar ileride çocukta düzeltilemeyecek yaralar açabilir. Henüz kendileri gibi olmadan, başkaları gibi görünmelerinin çok vahim sonuçları olur. Çocuklar sevgililikten önce arkadaşlığı, dostluğu öğrenmeli, yaşlarına uygun oyunlara yönlendirilmeli." ağırlığında ayakkabı giydirmek, 70 kilo ağırlığındaki yetişkini yaşam boyu asker postallarına mahkûm etmek gibi bir şeymiş. Asker olan anlarmış. Konunun ayak sağlığından çok daha derin olduğunun farkındayım. İngiltere'nin başta gelen çocuk danışmanlık sitesi mumsnet.com, ülkede aşırıya kaçan çocuk aksesuarlarına karşı bir kampanya başlattı. Site, Let Girls be Girls (Bırakın kız çocukları, kız çocukları olarak kalsın) adı altında kız çocuklarını, seks objesi kıyafetlerden kurtarmak için markaları bir çatı altında toplamayı amaçlıyor. Üzerinde kız çocukları için tasarlanan ama yaşlarına uygun olmayan sloganlar yazan tişörtlerin, yüksek topuklu ayakkabıların ve yine yaşlarına uygun olmayan bikinilerin satıştan çekilmesini talep ediyor. Birçok mağazanın çocuklar için ürettiği birbirinden 'uygunsuz kıyafet ve aksesuarları' gördükçe, kampanyayı desteklememek olanaksız. Çocukları seks objesi olarak gösteren bu malları üreten zihinleri sorgulamadan duramıyor insan. Oyunu bir yana, mumsnet.com'dan Justine Roberts'ın deyimiyle, 'Çocukları striptizci gibi gösteren ayakkabıları' kullananları bambaşka bir yana koymak gerekiyor.