Giriş Tarihi: 24.10.2010

Yeni bir grip mevsimi kapımızda

Bu yıl grip aşılarına karşı ciddi bir duyarlılık ve talep artışı var. Geçtiğimiz yıl yaşanan salgını da düşünecek olursak, aşı yaptırırken nelere dikkat etmeliyiz?

Geçen seneye göre bu sene grip mevsimi pek sessiz sedasız kapımıza dayanıverdi. 2009'da her kafadan o kadar çok ses yükselmişti ki, galiba hepimiz biraz sıkıldık ve yorulduk; o nedenle kimse bu konuda gıkını bile çıkarmak istemiyor. Fakat grip aşısına karşı şimdiye kadar hiç rastlamadığım bir duyarlılık görünüyor bu sene. Öyle ki hastalarım ya da tanıdıklarım, hiç kimsenin uyarısına gerek kalmadan kendi başlarına gidip aşılarını oluyor. Geçen sene yaşanan dünya çapındaki 'aşı fiyaskosu'ndan sonra sergilenen bu tavır bana işin sosyal algı tarafının iyi irdelenmesi gerektiğini söylüyor. Gerek politikacıların gerekse bazı bilimsel çevrelerin 'domuz gribi aşısına' karşı yürüttükleri karşı kampanyaya rağmen bu mevsim ortaya çıkan talep patlaması çok ilgi çekici. Baksanıza aşı ithalatı yapan kurumlar da aynı yanılgıya düşmüşler ki, daha mevsimin başında aşı bulmak zor olmaya başladı. Umarım yeni düzenlemelerle talebe kısa sürede cevap verilir.
Geçen sene hasta olanlar aşı yaptırabilir mi?
Bir önemli soru da geçen sene hasta olanların aşı yaptırıp yaptırmayacaklarıdır. İlk söylenmesi gereken önceden H1N1 gribi geçirenlerin de aşı yaptırmasında tıbbi hiç bir sakıncasının bulunmadığıdır. Bunun yanında H1N1 geçirenlerin bu hastalığı tekrar geçirmemek için aşı yaptırmalarına gerek yoktur çünkü hastalık kendine karşı geride bağışıklık bırakmıştır. Fakat aşı yaptırmamaya karar vermeden önce çok önemli bir soruya cevap veriyor olmak gerekir: Siz H1N1 geçirdiğini düşünenler, gerçekten o hastalığı geçirdiğinizi nereden biliyorsunuz? Hastalık sırasında doğrulama testi yapıldı mı? Ya da daha sonra kanınızda bağışıklık faktörleri tespit edildi mi? İşte bu sorulara olumlu yanıtı verebileceklerin sayısı çok azdır. Çünkü milyonların etkilendiği bir salgında doğrulama testinden geçenlerin sayısı neredeyse bir elin parmaklarıyla gösterilecek kadar azdır. Bir de gribi taklit eden hastalıklar o kadar çoktur ki, kafa karışıklığı yaşamak doğaldır. Unutmayın, her burnu akan ya da boğazı ağrıyan kendini 'grip geçiriyorum' diye ilan eder. Dolayısıyla geçirdiğinizden emin olamayacağınız bir hastalığa karşı aşılanmak doğru olur. Diğer bir çekince de, geçen sene aşılananların kafalarına takılan soru işaretleri. Bu insanların da aynı aşıyla ikinci kez aşılanıyor olmaları gelişmiş olan bağışıklığı kuvvetlendireceği için bir dezavantaj değil aksine avantajdır. Unutmayın ki mevsimsel grip aşısının içinde sadece H1N1 virüs parçaları değil, daha önce hiç karşılaşmadığımız iki farklı grip virüsünün de proteinleri vardır. Onlara karşı direnç kazanmak da hiç ummadığımız faydalar sağlayabilir ve sağdan beklerken soldan yumruk yemekten sizi koruyabilir.
Bu sene özel bir sene
Geçmiş salgınlara göz attığımızda salgını takip eden senelerde görülen dalgaların da en az ilk sene kadar hastalığa sebep olduğu ortaya çıkıyor. Hatta 1918 salgınını takip eden seneler ilk seneye göre daha da yıkıcı olmuş. Fakat geçen sene yaşanan pandemi (dünya salgını) için bu sene öyle bir uyarı ya da öngörü söz konusu değil. Belki de standart salgın modellerinin aşılama çağı sonrasına uygun olmadığı görüşü değer kazandı. Ya da geçen seneki salgını artık kimse gerçek bir salgın saymıyor. Fakat beklenenden daha az ilgi görse de tüm dünya çapında yapılanan aşılama, bu seneki mevsimsel grip aşısını daha önceki senelere göre özellikli hale getiriyor. Çünkü içinde geçen sene salgına sebep olan H1N1 virüsü aşısı da var. O çok spekülasyonlara sebep olan, ünlü aşı.
Nasıl bir aşı?
Konuyla ilgilenenler bilir. Her sene yeniden içeriği belirlenen mevsimsel grip aşısında o sene salgın yapma potansiyeli olduğu varsayılan üç tip grip virüsünden protein parçacıkları bulunur. Amaç, sayıyı çoğaltarak gerçek hastalık etkeni olabilecek mikrobu ıskalamamaktır. Bu sayede mevsimsel grip aşılarının doğru virüsü tahmin oranı yüzde 70'ler civarına; eğer tahmin tutarsa koruyuculuk da yüzde 90'lar oranına çıkarılıyor. Bu sene her seneden farklı olarak bir önceki sene salgın yapan virüs de aşıya katıldığından yeni aşıda, yeni olarak sadece bir A, bir de B virüsü bulunuyor. İşte bu noktada kafalara bazı sorular takılabilir. Bu sorulara doğru cevapları vermek birçok lüzumsuz hastalığı önleyecektir. Herhalde ilk akla gelen, aşının güvenli olup olmadığıdır.
Aşı herkes için güvenli
İçinde geçen senenin aşısının bulunması bu seneki aşıyı güvensiz hale getirmez. Zaten yapılan milyonlarca doz ve çok sıkı izlenen geri bildirimler, geçen seneki domuz gribi aşısında herhangi bir güvenlik sorunu olmadığını açıkça gösterdi. Üstüne üstlük çok dozlu şişelerde olduğu için mikrop kapmasın diye aşıya katılan ve üzerinde otizm yaptığına dair çok konuşulan koruyucular, bu sene tek doz halinde piyasaya sunulan mevsimsel grip aşısında bulunmuyor. Yumurta alerjisi bulunmayan ve altı ayın üzerindeki herkes için, aşıyı yapmak güvenlidir.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.