Dersim'in 'aslanları' İnönü'de

'Açılımın takımı' diye tanıdık onları. 1938'den beri korkarak ağza alınan, hatta mümkünse alınmayan bir yerleşim yerinin adını taşıyan futbol takımı olarak Türkiye tarihinde bir ilk oldular. Devletin 'tunç eli'nin uzanmasıyla adı Tunceli olarak değişen, Dersim'in adını taşıyan ilk futbol takımı Dersimspor. 2009'un haziran ayında isim babası ve takımın onursal başkanı Tunceli Valisi Mustafa Taşkesen'in önerisiyle kurulduğunda kısa bir zaman içinde adından bu kadar söz ettireceğini kimse beklemiyordu. Bölgesel Amatör Lig'in birinci grubunda ikinci sırada olan Dersimspor lige verilen ara sırasında İnönü Stadı'nda Beşiktaş'la yapacağı hazırlık maçıyla İstanbullu futbolseverlerle buluşacak. Biz de onlar İstanbul'a gelmeden önce dört dağın içindeki Dersim'e uzanalım ve kentin yıllar sonraki ilk profesyonel takımının son antrenmanını izleyelim, futbolcularla BJK heyecanını konuşalım istedik. Kentteki ilk buluşma noktamız, Dersimspor Başkanı Yaşar Kemal Moğultay'ın Y.K.M adlı nalbur dükkânı. Heyecanla anlatıyor 'bir gençlik projesi' dediği Dersimspor'u başkan Moğultay: "Şehrimiz Türkiye'nin gizli kalmış yörelerinden biri. Madde kullanımı ve çeteleşme artıyor. Gençlerimizin bu yozlaşmadan uzak kalmasını ve dağa gitmesini istemiyoruz. Dağda olacaklarına şehirde olsunlar, spor yapsınlar."
'Çarşı'nedeniyle antenimiz BJK'yi çekti
Dersimspor, bol çamurlu sahasıyla 8 bin kişilik bir stadyuma sahip. Başkan Moğultay, Dersimspor'un başına geçer geçmez önce Dersim girişindeki Akbulut köyünden 49 yıllığına 30 dönümlük bir Hazine arazisi kiralamış. Arazinin üstüne 300 metre karelik bir kulüp binası, futbol, voleybol, hentbol, basketbol sahaları, yüzme havuzu ve tenis kortu yapmak için SODES projesini de hemen oluşturmuş. Takımı kurar kurmaz, Ankara'da, İstanbul'da yaptığı girişimlerde bulunmuşlar. Başkandan dinliyoruz: "Beşiktaş'la hemşehrilerimiz olan eski BJK'li futbolcular Ulvi ve Mehmet Ekşi ve BJK kongre üyesi olan sanatçı Emre Saltık aracılığıyla bağlantı kurduk. Kısa bir süre sonra BJK yönetimi özel maç talebimizi olumlu yanıtladı, ayrıca bize iki futbolcu da gönderecekler." Beşiktaş'ın Dersimspor'la yapacağı maçın tarihi, önümüzdeki hafta iki takımın yöneticilerinin yapacağı protokolden sonra kamuoyuna açıklanacak: "Biz futbolu barış adına, sevgi adına, kardeşlik adına, birleştirmek adına yapıyoruz. Beşiktaş'ın da takım olarak özellikle Çarşı nedeniyle buna uygun bir yapısı olduğu için bizim antenlerimiz onları çekti. Zaten Dersim'de yaptığımız bir kamuoyu araştırmasında kardeş takım olarak iki takım öne çıktı, Türkiye'de Beşiktaş, Avrupa'da Barcelona."
Marşı da var, rap şarkısı da
Henüz bir yıllık bir takım olmasına rağmen Dersimspor'un marşı var, özgün müzik sanatçısı Ferhat Tunç bestelemiş. 'Repzan Belagat' takma ismini kullanan Ozan Demir ise taraftarları en çok heyecanlandıran rap şarkısını bestelemiş. 19 yaşındaki Ozan, evinde kurduğu home stüdyoda şu ana kadar 15 şarkı besteleyen genç bir müzisyen adayı. Ozan'ın Dersimspor için bestelediği Dersim'in Aslanları adlı şarkının sözleri şöyle: "Sahada gördüğün bu futbolun sanatı/ Aslan her şutu 90'a çakalım/ Rakibi ez geç Dersim aslanı/ 90 dakikada tonla paslaşır/ Futbol devrim Dersim Küba'sı/ Sahada ter döker 11 aslanı/ Galip belli rakip kasmasın/ Tribünler dolu bak haydi bastırın/ Çılgın taraftar hep yanında/ Ölüm de gelse seni bırakmaz/ Rakip her an bak çimlere düşebilir/ Dersimspor'dan seri ataklar/ Parayla olmaz bu işin astarı/ Yürekten oynar dersim aslanı/ Beyaz mavi, bir de çılgın taraftarı/ Rakipler şimdiden havlu atmalı/ Üç büyük filan bak tam bir saçmalık/ Tek büyük vardır herkes anlasın."
Dersim adı rakipte önyargı yaratıyor
Dersimspor'da oynayan futbolcuların sadece dört tanesi Elazığlı, geri kalan 26 futbolcunun tamamı Dersimli. Takım henüz bir yıllık bir takım olmasına rağmen, birkaç hafta öncesine kadar grup lideri olan takım, ilk yarıyı Erzurumspor'un ardından ikinci olarak tamamladı. İlk yarıda Sabri Kale'nin teknik direktörlüğünü üstlendiği Dersimspor'u, ikinci yarıda Malatyaspor'dan gelen Mehmet Kaplan çalıştıracak. Yaş ortalamaları 19-36 arasında değişen futbolcuların büyük bir çoğunluğu için adı Dersim olan bir takımda oynamak, bambaşka bir motivasyon kaynağı. Her biri takımda olmalarını tarif edecek kelime bulmakta güçlük çekiyor. Takımın yeni antrenörü Mehmet Kaplan, kentte yeni olmasına rağmen Elazığlı olması nedeniyle şehrin kültürünü yakından tanıyor. Daha önce pek çok takım çalıştırmış: "Burada çok güzel bir ortam var. Biz bu ortamı daha geliştirip hem sosyal mesajlar vermek istiyoruz, hem de üçüncü lige çıkmak." Görüştüğümüz futbolcular Ali Özdemir, Orhan Laço, Murat Koç, Adil Dönmez, Ercan Özbolat, Özkan Aslan ise sohbetlerimizde takımda yer almalarının en önemli nedenini 'takımın ismi' olarak açıklıyor. Seyirci desteğinin en önemli nedeninin de takımın ismi olduğuna vurgu yapan futbolcular, Dersimspor'da oynamanın bir misyon olduğuna inanıyor. Ve hepsi neredeyse aynı cümlelerle ifade ediyor kendilerini: "Beşiktaş'la oynayacağımız için heyecanlıyız. İnönü Stadı'na çıkmak bizim için muhteşem bir şey. Bu vesileyle bölgemize dikkat çekmek ve sportif-sosyal faaliyetlerin artmasına vesile olmak istiyoruz." Onlarda motivasyon yaratan bu isim, özellikle deplasmanlarda hem rakiplerinde hem de rakip taraftarlarda önemli bir önyargı da yaratmış durumda. Tıpkı Diyarbakırspor gibi deplasmanlarda da sık sık tekbirlerle karşılanıyorlar ve "Aponun Piçleri, PKK Dışarı" şeklindeki tezahüratlara maruz kalıyorlar.
Deplasmanlara giden fanatik seyirciler
Dersimspor'un bir özelliği de 8 bin kişilik stadın kendi sahalarında oynadıkları maçlarda sürekli dolması. Ayrıca Dersimspor taraftarları deplasmanda da takımlarını yalnız bırakmıyor. Mesela Erzincan'a 3 bin 500 seyirciyle gitmişler, oldukça uzak olan Iğdır'a bile bine yakın taraftarları gitmiş. Dersimli taraftarlar kendi imkânlarıyla otobüs tutup, takımın peşinden kent kent geziyormuş. Takımın en önemli özelliği de trübünün yüzde 40'nı oluşturan kadın seyircileri ve Beşiktaş maçında görev alacak kadın amigoları: "Kadın taraftarımız çok. Mesela Beşiktaş maçında bir ilki yapacağız ve tribünlere kadın amigo çıkaracağız. Tribünlerimizin diğerlerinden önemli bir farkı da, küfür edilmemesi, argo kullanılmaması. Bu yüzden gelen takımlar da memnun kalıyor. Bunun en önemli nedeni kadın taraftarların varlığı elbette."
Amigo kadınlar
Dersim'in üç tane kadın amigosu var. Eylem Sugeç (36), Ayten Yeşiltaş Göksu ve Fethiye Kasım (35). Üçü de üniversite mezunu. Sugeç, beden eğitimi öğretmenliği eğitimi almış ve üniversiteden sonra Dersim'de sportif ve sanatsal faaliyetlerle ilgilenmiş. Üniversitede elektrik eğitimi gören Ayten Hanım ise köyde yaşıyor, hayvancılık yapıyor ve maçları hafta sonları şehir merkezine geldiğinde izliyor. O da İstanbul'daki maç için çok heyecanlı şimdiden ve fanatik bir Dersim taraftarı. Aralarında maçların en vefalı müdavimi ise Fethiye Hanım, bütün maçlara gidiyor ve çok büyük bir keyif aldığını söylüyor.