Pazar 20.03.2011

Kürt meselesini tanımlamak

ABD'de akademisyen olan Dr. Hamid Akın Ünver, Türkiye'nin Kürt Sorununu Nasıl Tanımlamalı? adlı doktora çalışmasıyla sosyal bilimler alanında ödül aldı. Ünver, 'Kürt meselesi nedir?' sorusuna farklı siyasal bilinçlerce verilen cevapları yedi başlık altında topladı

DR. Hamid Akın Ünver, Türkiye'nin Kürt Sorunununu Nasıl Tanımlamalı? adlı doktora teziyle sosyal bilimler alanındaki prestijli ödüllerden Malcolm Kerr Sosyal Bilimler Ödülü'nün 2010 yılındaki sahibi oldu. Ünver tezinde, konunun 1990-99 yılları arasında TBMM, Avrupa Parlamentosu ve ABD Kongresi'nde hangi kavram kümeleri çerçevesinde tanımlandığını açıklayan analitik bir çalışma yaptı. Ünver, parlamentolarda yapılan tartışmaları mercek altına alarak, kullanılan kavram ve argümanları yedi başlık altında sınıflandırdı. Kullanılma sıklıklarına göre Türk, Avrupalı ve ABD'li parlamenterler Kürt sorununu şu çerçevelerde tanımladılar: İnsan hakları, demokratikleşme, güvenlik güçlerinin orantısız güç kullanımı, terör sorunu (güvenlik boyutu), bölgesel ekonomik kalkınmaeğitimsizlik sorunu, etnik-kültürel gerilim (Türk-Kürt çatışması) ve 'karanlık dış güçler'in kışkırtması. Ünver tezinde bütün bu tanımlamaların kullanıldığı bağlamları gözler önüne serdi.
- Avrupa Parlamentosu'ndan başlayalım. Bu eksenlerin oluşmasında belirleyici olan nedir?
- Avrupa Parlamentosu'nda siyasi ideoloji ile Kürt meselesine bakış arasında çok sıkı bir ilişki var. Hıristiyan-Demokratlar bu meseleyi 'Türk devletinin güvenlik sorunu' olarak tanımlarken, Nordik-sol üyeler hemen her defasında bu meseleyi 'devlet baskısı', 'insan hakları' şeklinde tanımlamışlar. İkinci bir ayırım noktası ise ülkelere dönük. Yunan ve Alman parlamenterler, bu konu hakkında 90'larda en çok söz alan vekiller olmuş. Yunan üyeler genellikle Türkiye ile ilgili kıta sahanlığı ve hava sahası sorunlarının bir uzantısı olarak Türkiye'yi AB Parlamentosu'nda zor durumda bırakmaya çalışmış, Almanya ise Türk Silahlı Kuvvetleri'nin güneydoğudaki operasyonlarda Alman yapımı silahlar kullanması sebebiyle askeri aşırılıklara dikkat çekmiş.
- ABD Kongresi'nde durum ne?
- ABD Kongresi'nde bu mesele Senato'dan ziyade Temsilciler Meclisi'nde gündeme getirilmiş. Burada Cumhuriyetçilerle Demokratlar arasında çok bir fark yok; asıl fark meclis gruplarında cereyan etmiş. Kongrenin Yunan- Ermeni ve İnsan Hakları gruplarına üye olan vekiller, Kürt meselesini ekseriyetle 'devlet baskısı', 'insan hakları' ve 'demokrasi eksikliği' olarak tanımlarken, bu gruplara üye olmayan vekillerin, meselenin güvenlik ve terör boyutuna daha çok vurgu yaptığını görüyoruz. Araştırmamda bir adım daha ileri giderek Kürt meselesini 'Türkiye karşıtı' diyebileceğimiz şekilde tanımlayan vekillerin, seçim kampanyası dönemlerinde Ermeni ve/veya aşırı sağ görüşlü Yunan finans ve iş kesimlerinden yüklü destek aldıklarını ortaya çıkardım. Ancak bunun yanlış anlaşılmaması lazım. ABD'de seçim kampanyası dönemlerinde Kongre adaylarının belli çıkar kesimlerinden para almaları olağan ve demokratik.
- TBMM'de durum farklı mı?
- TBMM'de durum bambaşka; ideoloji ve meclis gruplarından ziyade, bir iktidar ve muhalefet söyleminden bahsetmek mümkün. İdeolojisi ne olursa olsun, partilerin iktidar olunca Kürt meselesini güvenlik ve terör ekseninde, muhalefete geçtiklerinde de insan hakları ve demokrasi eksikliği olarak tanımladıklarını görüyoruz. İktidara gelen partinin (ya da koalisyonun) güvenlik-temelli yerleşik devlet söylemini benimsemesi sürpriz değil tabii ki. Buna istisna oluşturacak iki parti var 1990'ların TBMM'sinde: Sosyal- Demokrat Halkçı Parti ve Refah Partisi. SHP'nin söylemi konuyu takip edenler için tahmin edilebilir, ancak bana en ilginç gelen kısım Refah Partisi'nin Kürt meselesinde bir sosyal-demokrat parti söylemine bürünüp bu meseleyi insan hakları ve demokrasi ekseninde tanımlaması oldu. Tabii burada Refah Partisi'nin ordu ile olan sorunlarının da bir etkisi var.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.