Kazandığım parayı yine ete yatırıyorum

- Siz ne sıklıkla et yiyorsunuz?
- Her gün et yiyorum, et yemediğim zaman doymuyorum.

- Günde kaç saat çalışıyorsunuz?
- Haftanın üç günü sabah 05:00'te et almaya gidiyorum, sonra sabah gelip burayı açıyorum. 12:00'de öğle servisi başlıyor, onun hazırlıklarını yapıyorum. Günde minimum 18-20 saat buradayım.

- Etten başka yemek yapmayı biliyor musunuz?
- Yaparız bir şeyler ama benim yoğunluğum et. Etle ilgili ne olursa yaparım.

- İskender de kesebilir misiniz?
- Tabii burada iskender de yapıyoruz zaten. Günde 500 kilo et satıyoruz, etin her şeyini yaparız.

- Günde kaç müşteri ağırlıyorsunuz?
- Haftasonu günde 450-500 kişi, haftaiçi de 250-300 kişi giriyor içeri.

- Kişi başı kaça çıkıyor insanlar buradan?
- Et, salata ve bir kadeh de şarabını içse 75 liraya çıkıyor. Ete konsantre olup da birkaç porsiyon yerse 140 lirayı bulabilir.

- Yüksek bir müşteri profiliniz var. Bu insanları buraya getirmenin sırrı nedir?
- Onlara, yurtdışında aldıkları hizmeti sunmaya çalışıyorum. Artık birbirlerine şöyle diyorlar: 'Nusret'e gideceksin, kendini ona bırakacaksın.' Kim ne yer, ne sever biliyorum.

- Sadık müşteri sayınız kaç?
- Devamlı gelen 2 bin kişi var.

- 2 bin kişinin ne yiyeceğini biliyor musunuz?
- Tabii bir kere gelince ne yiyeceğini öğreniyorum sonra ona göre hizmet ediyorum.
- İstanbul'da en çok ünlüyü toplayan restoranlardan biri sizinkisi. Kimler var müşterileriniz arasında?
- Mehmet Emin Karamehmet, Rahmi Koç, Mustafa Koç, Cem Boyner, Ajda Pekkan, Mehmet Ağar, Aziz Yıldırım, Adnan Polat, Yıldırım Demirören, Ayhan Barmek ilk aklıma gelenler.
- Peki 'sıradan' olanlara aynı özen var mı?
- Tabii, herkes nasıl bir ilgi bekliyorsa onu öğrenip ona göre davranıyorum. Bazısını hiç sıkmam, ilgi isteyenle de birebir ilgilenirim.
- Anneniz babanız sizinle gurur duyuyordur. Geldiler mi hiç buraya?
- Annem hiç gelmedi. Babam ilk açtığımız zaman geldi birkaç arkadaşıyla. Tam akşam servisi, içerisi inanılmaz yoğun, ekip de tam oturmamış. Bir süre ayakta beklediler. 40 dakika sonra masaya aldık, bu sefer de etleri gitmiyor. Yarım saat beklediler. 'Bir daha gelmeyeceğim,' dedi babam. Bastı gitti!
- Bir daha da gelmedi herhalde.
- Gönlünü aldım. 15 gün sonra tekrar geldi ama bu sefer rezervasyon yaptırdı, ayakta kalmadı. Babama da 'Bundan sonra gelmeden iki gün önce arıyorsun,' dedim, artık öyle yapıyor.
- Yok mu kız arkadaşınız, özel hayatınız?
- Yok, benim sevgilim etler.
- Yedi aydır ilk defa ciddi para kazanıyorsunuz, nasıl harcıyorsunuz kazandıklarınızı?
- Ete yatırıyorum, öyle kendime para harcayacak vaktim yok. Zaten şu anda başka bir şey düşünmüyorum. Messi nasıl dünyaya futbol oynamak için geldiyse, ben de kasap olmak için gelmişim