Son Güncelleme: Cumartesi 08.10.2011
Perili Köşk'teki Kanarya Sevenler Derneği
Perili Köşk, mutlaka görülmesi gereken bir çağdaş sanat müzesi. Asmalı Cavit, Pera Palas'taki Agatha, Münferit, Şehzade Erzurum Cağ Kebabı, Akdeniz Hatay Sofrası, The New York Times sayfalarında... Peki yerli dizilerdeki şişe mantarı sorunsalı ne olacak?
Şimdi birileri de haftanın beş günü sabahları küfrede küfrede kalkıp işe diye buraya mı geliyor? Kıskanmamak elde değil. İnsanın hayatı okul yıllarına geri sarıp başka model bir kariyer planı yapası ve Borusan'a CV yollayası geliyor! Bir kere o Perili Köşk ne muazzam bir konumda ve ne şahane bir bina. Rumelihisarı'ndaki mekan zaten doğal bir biçimde nefes kesiyor; sekizinci kattaki teras ve dokuzuncu kattaki Cihannüma ha bire aynı cümleyi sayıklatıyor: Of, burada da amma acayip ofis partisi olur! Bu doğal avantajın yanı sıra, düşünün ki duvarlarda, koridorlarda, merdivenlerde, hep dokunabileceğiniz mesafede, sürüyle çağdaş sanat eseri var. Patronunuz (Ahmet Kocabıyık), yıllar içinde topladığı koleksiyonunu evinde saklamak yerine işyerinde sizin paylaşımınıza açmış. Ve artık, bizim de! Borusan'ın yönetim merkezi olan Perili Köşk (Yusuf Ziya Paşa Köşkü), hafta içi böyle imrendirici bir işyeri. Cumartesi-pazar 10:00-20:00 saatlerinde ziyaret edilebilecek bir çağdaş sanat müzesi: Borusan Contemporary. Resimden yerleştirmeye, videodan ışık heykellerin değişik tekniklerde işlerin yer aldığı kurumsal koleksiyondan ilk seçmece, 'Segment 1' başlığıyla binanın her köşesine yayılmış. Şahsi 'en akıldan çıkmaz'larım:
1. İsrailli Daniel Rozin'in, 768 adet aynadan oluşturduğu aynaların aynası Mirrors Mirror. Sonsuz oyun.
2. Alman Peter Vogel'in Blue Ligths adlı sese hassas oyuncağı.
3. Şilili Ivan Navarro'nun neon, kontrplak ve aynadan oluşan göz kamaştırıcı Exodo'su.
4. İsviçreli Roman Signer'ın 56 Kleine Helikopter başlıklı videosu. 5. ABD'li Alan Rath'ın Flying Eyeballs isimli, insanın gözünü alamadığı uçan göz küreleri. Bu 'Segment 1' ile birlikte 11 Aralık'a kadar açık kalacak bir sergi daha var burada, adı Yedi Yeni İş. Bu işlerden özellikle birini, Esra Ersen'in Kanarya Operası Oyuncu Seçimi'ni görmenizi çok isterim. Ersen'in filminde, bir kanarya sevenler derneğinin üyelerini, bazı metinleri acemice seslendirirken görüyoruz. Hepsi de tiradının bir yerinde "Falanca filanca, bir kanarya sevenler derneği değildir," diyor. Metinler, bazı belgelerden, gerçekten yayımlanmış köşelerden alınmış. Ve bütün o sivil toplum örgütleri, sendikalar, siyasi partiler, bürokratlar, çaba ve eylemlerinin önemini anlatmak için aynı şeyi yapıyor: Kanarya sevenler derneği olmadıklarını vurguluyorlar! Sanki kendini yüceltmenin yolu, kanarya sevenler derneğine vurmaktan geçiyor! Dokunaklı, ibretlik ve absürt. Mutlak görün. Kanarya Operası Oyuncu Seçimi'ni de, Borusan Contemporary'yi de...
EN SON HABERLER
- 1 Ülkeler, TikTok’a karşı harekete geçti
- 2 Hep mutlu olmak zorunda değiliz
- 3 Sevgiliye ulaşmak için ses ve söze ihtiyaç var
- 4 Bu okullarda anne-baba adayları eğitiliyor
- 5 Boğaz’da kürek keyfi kabus olmasın
- 6 Aykırı bir ikon
- 7 Evde akıllı cihazlara yer açın güvenliği de ihmal etmeyin
- 8 Kuruluş Osman’ın Ulcay’ı Ümit Kantarcılar’dan samimi açıklamalar! “Dizi ve sinema sektöründeki başarımız tesadüf değil”
- 9 Dünya çatışıyor ABD kazanıyor
- 10 Türklerin Lahey’deki hayatı: Gurbet, gözyaşı ve umut