Giriş Tarihi: 23.10.2011

Antalya'da şarap ve bağ turizmi

Tropik iklim özellikleri gösteren Antalya'da şarap üretmeyi şaka sandıysanız, yanıldınız. Likya Şarapları üretimini burada, üstelik de mükemmelen yapıyor

Şaraptan biraz anlayan bir kişiye Antalya'da şarap üretildiğini söyleseniz, size inanmaz. Zira zaman zaman tropik iklim özellikleri sergileyen Antalya'da ancak hoşaflık üzüm yetişebilir. Nitekim bir girişimcinin Antalya'da şarap üretmeye başladığını duyduğumda, ben bunu 1 Nisan şakası sanmıştım. Bu yaz bölgenin eski ismi Likya'dan adını alan bu şarap firmasının ürünlerini ilk kez tatma olanağını buldum. Antalya'nın şarapları, bu denli sıcak bir kentimizden gelmesi bir yana, ülkenin en iyileriyle boy ölçüşecek kadar başarılıydı. Bu şarapların yapıldığı yeri ve bağlarını görmeliydim.. Bağbozumu çoğu bölgemizde ağustos ayı içinde başlar, eylülde biter. Ağustos ve eylülde bir türlü Antalya'ya gidemedim; ancak Ekimin ikinci yarısında fırsat bulabildim ve geçen hafta sonu, İstanbul karakışa girmişken, bu güzel kent beni sımsıcak, güneşli havasıyla karşıladı. Antalya gerçekten ilginç bir ilimiz. Plajlarında turistler güneşlenip denize girerlerken, kuş uçuşu 30 kilometre mesafedeki Elmalı ilçesinde, Türkiye'nin en yeni şarapçılık bölgesinde, dört bir yanını Torosların çevrelediği, sırtını görkemli sedir ormanlarına yaslamış 1100 metre yükseklikteki bağlarda asmaların büyük bölümü hala olgunlaşmayı beklemekteydi.
İLK BAĞ 2000'DE
Likya Şarapları bir aile şirketi. Antalya'da şarap yapma fikri ailenin büyük oğlu Burak Özkan'a ait. İngiltere ve ABD'de ekonomi ve uluslararası işletme öğrenimi gören Burak Özkan, buralarda ilgilenmeye başladığı şarap üretimini kendisine meslek olarak seçmişti. Ancak, babasının tavsiyesiyle, şarap yapımını öğrenmek üzere tekrar İngiltere'ye gitti, bir de önoloji eğitimi gördü. Yüksek öğrenime hazırlanan kardeşi Doruk da ağabeyine bağlarda destek olabilmek için Akdeniz Üniversitesi'ne girdi ve Bahçe Bitkileri bölümünü bitirdi. Antalya'da şarap yapımı için en uygun bölgenin Elmalı civarı olduğunu saptayan Özkan ailesi, 2000 yılında ilk bağlarını Avlan gölü kenarında kurdular. Daha sonra karayolundan 15 dakika mesafede, Karagöl yamaçlarında yeni bağ alanları satın alındı ve Prof. Dr. Hasan Çelik'in denetiminde bölgeye en uygun üzüm çeşitleri araştırılıp dikildi. Üretim tesisi ise 2007 yılında tamamlandı ve ilk ürünleri, Cabernet Boğazkere kupajı piyasaya çıktı. Bugün yaklaşık 250 dönüm alanda Cabernet Sauvignon, Merlot, Syrah, Kalecik Karası, Öküzgözü, Boğazkere, Malbec, Pinot Noir, Pinot Meunier kırmızı üzümleriyle Chardonnay ve Sauvignon Blanc beyaz üzümleri yetiştiriliyor. Ayrıca firmanın kendi fidanlığında Merzifon dışında adı pek duyulmamış Merzifon Karası üzümünü ve civarda keşfedilen 200 yıllık bir asmadan elde edilen çubuklarla yörenin çok eski üzüm çeşitlerinden Acıkara'yı yeniden şarap dünyasına kazandırmak için beş yıldır uğraş veriliyor.
MODERN CİHAZLAR
Bağların bulunduğu bölge, bildiğimiz Antalya'dan çok farklı bir iklime sahip. Yazın gündüzleri sıcaklık 40 derecenin üzerine çıksa da, akşamları 8 dereceye, kışın eksi 40 derecelere kadar düşüyor. Biz oradayken gündüz sıcaklığı 15 dereceydi, gece don sınırına yaklaşıyordu. Bu büyük sıcaklık farkı, yakındaki Avlan gölü ve toprağın yapısı, burayı şaraplık üzüm yetiştirilecek ideal bir bölge haline getirmişti. Bugüne dek ülkemizde gördüğüm en modern cihazlarla donatılmış küçük üretim tesisi ve bağlarla tesis arasındaki kısa mesafede bile toplanan üzümlerin soğuk hava kamyonlarıyla taşınıp hemen işlenmeye başlanması, ürün kalitesini daha da artırıyor. Nitekim yaklaşık dört yıllık bir üretim geçmişine sahip olduğu halde, Likya şaraplarının uluslararası yarışmalarda aldığı ödüller de hızla çoğalıyor. Bu yılki Viyana AWC yarışmasında Likya'nın bugünlerde piyasaya çıkacak Likya Vineyards serisi şaraplarından Cabernet Sauvignon altın, Boğazkere, Pinot Noir ve Şiraz şarapları da gümüş madalya kazandılar. Yarışmada toplam 11 madalya alan Likya, "Yıldızlı Şaraphane" ilan edildi. Kaş, Kalkan ve Antalya'ya yaklaşık aynı mesafede yer alan Likya tesislerinde ciddi bir şarap ve bağ turizmi de başlamış. Bağlar ve tesis gezilip, Toroslara bakan terasta tadım yapılıyor. Ardından Elmalı Kültür Turizm ve Dayanışma Derneği'nin restore ettirip işlettiği Kandil Zade Hasan Sıtkı Bey Konağı'nda yöre yemekleri yeniyor. Ben de burada yemek yedim. Elmalı yemekleri yarışmasında birinci gelen bir hanım ve kızının elinden çıkan birbirinden nefis yemeklerin tadı damağımda kaldı. Keşke Anadolu'nun her yerinde buna benzer kaliteli yöre yemekleri yenecek yerler çoğalsa!. Kısacası ön yargılı olduğum için utandım; meğer Antalya'da da mükemmel şaraplar üretilebiliyormuş. Yeter ki insan vizyon sahibi olsun, doğru karar versin ve idealini gerçekleştirmek için karşısına çıkan zorluklarla yılmadan mücadele edebilsin. Özkan ailesinden 30'lu yaşlarında ağabey Burak ve 20'li yaşlarındaki kardeşi Doruk ile onların genç ve enerjik yardımcıları, yılların şarap ustalarına parmak ısırtacak bir başarıya imza atmışlar. Ellerine sağlık!.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.