Son Güncelleme: Cumartesi 12.11.2011
Obama'dan ödül alan ilk Türk bilim kadını
Genç yaşına rağmen çok sayıda ses getiren makale yazdı ve prestijli ödüller aldı. Son olarak ABD Başkanı Obama tarafından ödüllendirilen Türk bilim kadını Hatice Altuğ'la konuştuk
- Genç bir akademisyen olarak pek çok prestijli ödüle sahip almak nasıl bir duygu? - Ödül almak tabii ki keyifli ama açıkcası yaptığım araştırmaların makale olarak çıkması beni daha çok mutlu ediyor. Makaleler pastanın keki, ödüller de o pastanın kreması. Krema pastayı güzelleştirir ama kek doyurur. Makaleler sayesinde, öğrencilerle birlikte büyümek işin keyifli yanı. Çünkü yaptığımız şey kitaplarda olan bir şey değil. Sen bir şey bulmaya çalışıyorsun. İşin heyecanı da riski de burada.
- Nedir o risk? - Birçok şey deniyorsun ve bazen beklediğin gibi bir sonuç çıkmıyor. Üstünde aylarca uğraştığın alet bir de bakıyorsun ki çalışmıyor. Bu durumda hayal kırıklığına uğrayıp bırakabilirsin. İşin hayal kırıklığına çok açık olması durumu zor kılıyor.
- Bir araştırmaya başlarken yaratıcı olmak mı, hayal etmek mi daha önemli? - Bazen geçmişten esinleniyorsun; örneğin 40 yıl önce denemiş bir aleti, nano boyutlarda yapınca enteresan şeyler ortaya çıkabiliyor. Ama öyle, 'Bugün yataktan kalktım, aklıma acayip bir şey geldi ya da Newton gibi kafama elma düştü, aklıma fikir geldi,' şeklinde değil. Bilim ve teknoloji öyle ilerlemiyor. Ben aynı zamanda işin teknoloji tarafındayım. Bir sorun var, onun üzerine gidiyorsun. Kimileri de önce alet üretip sonra sorun arıyor; benim aletim neyi çözer diye.
- Hangi aralıklarla makaleleriniz yayımlanıyor? - Bazı projeler iki-üç yıl sürüyor. Ama bazı projelerde var ki, şansınız yaver giderse her şey çok çabuk ilerliyor ve altı ayda makaleyi yazabilecek hale gelebiliyorsun.
- Yayımlanan makalenin size getirisi nedir? - Kariyerini bu makaleler üzerinde kuruyorsun. Bazıları binanın taşları oluyor, bazılarıyla da o taşların arasını dolduruyorsun. Bu makaleler bilimsel veya teknolojik olarak çığır açabilir. Mesela benim öyle şanslı olduğum makalelerim oldu. Bu da insanların sana yatırım yapması anlamına geliyor. Projeni anlatmak için akademik davetler alıyorsun. Yani bir sanatçı için CD çıkarmak neyse, makale yayımlatmak da bizim için aynı şey.
VÜCUTTAKİ VİRÜSLERİ TESPİT EDEN ÇİPLİ BİR ALET
- Sizi Obama'nın elinden ödül almaya kadar götüren çalışmanız ne hakkındaydı? - İçinde çip olan bir alet düşünüyoruz. Bu alet, vücuttaki virüsleri yakalıyor. Çalışmamızın şu anki aşaması bu, ama ilerleyen aşamada bu çalışmayı geliştirerek cep telefonu büyüklüğünde bir alet geliştirmek istiyoruz. Bu alet sayesinde, vücuttan kan veya tükürük gibi biyolojik örnekler alarak evde insanlar kendi kendilerine test yapabilecekler.
- Sonrasında ne olmasını bekliyorsunuz? - Aletin nasıl bir şeye dönüştüğüne bağlı. Sen aleti küçük ve ucuz yapabilirsen, insanlar belki eczaneden alıp, evde ateşlerini ölçer gibi kullanabilir. Eğer o aşamaya geçemezsek, doktorların ofisinde olabilir. Bir de ABD'nin en korktuğu şey dışarıdan gelebilecek virüsler. O yüzden böyle bir alet, havaalanlarında ya da başka bir ülkede görev yapan askerler için de kullanılabilir. Şu ana kadar yaptığımız araştırmaların sonucunda National Institute of Health (Amerikan Sağlık Ensitütüsü) bize bu çalışmamızı geliştirmemiz için 5 milyon dolar verdi. İlk iki yıl üniversite seviyesinde çalışma olacak. Sonra araştırma geliştirme kısmına geçilecek; son olarak da şirket nasıl bir alet olması gerektiğine karar verecek.
EN SON HABERLER
- 1 Ülkeler, TikTok’a karşı harekete geçti
- 2 Hep mutlu olmak zorunda değiliz
- 3 Sevgiliye ulaşmak için ses ve söze ihtiyaç var
- 4 Bu okullarda anne-baba adayları eğitiliyor
- 5 Boğaz’da kürek keyfi kabus olmasın
- 6 Aykırı bir ikon
- 7 Evde akıllı cihazlara yer açın güvenliği de ihmal etmeyin
- 8 Kuruluş Osman’ın Ulcay’ı Ümit Kantarcılar’dan samimi açıklamalar! “Dizi ve sinema sektöründeki başarımız tesadüf değil”
- 9 Dünya çatışıyor ABD kazanıyor
- 10 Türklerin Lahey’deki hayatı: Gurbet, gözyaşı ve umut