Son Güncelleme: Pazar 08.01.2012
Afgan Elvis Presley'i melekler koruyor
Faryad Darya, 'Afgan Elvis Persley' olarak anılıyor. 49 yaşındaki Darya "Ben şeytandan çok, meleklere inanırım. Şimdilik hayattayım ama çalıştığım birçok kişi, benim de olay yerinde bulunduğum saldırılarda can verdi," diyor
- Afganistan'da müzik ile uğraşmak zor görünüyor. Sizse 35 yıldır müzikle uğraşıyorsunuz.
- Müzik kariyerime 14 yaşındayken, Kunduz bölgesinde başladım. İlk önce Afgan-Hindu ve Batı Klasik müziği yapıyordum. Yazdığım klasik müzik parçalarıyla Afgan TV'lerinde boy göstermeye başladım. Kendini müziğe adamış biri olarak, politik nedenlerden dolayı sadece belirli kesimin ilgisini çeken klasik müzikten kısa sürede uzaklaştım. Ülkenin geneli geleneksel müzikle ilgiliydi. İnsanların acılarını yansıtmak istiyordum. Daha çok kabul gören tarz, daha çok acı demekti. Böylece halk müziği ile popu birleştirerek 'Baran / Yağmur' isimli bir grup kurdum ve dünya müziğimle ilgilenmeye başladı. Ülkemizdeki 'kukla rejimlere' isyanımı dünya duyuyordu. Bir sonraki adımım ise halk müziği-pop sentezine rock katmak oldu. Şimdi bu akım, Afganistan'da milyonlara ulaşıyor ama bunları yapmak hiç de kolay olmadı. En çok zorlandığım ise bu kadar tutucu bir toplumda yaşayanların beyinlerini değiştirmek oldu. Ama sonunda başardığımı düşünüyorum.
2003'E KADAR SÜRGÜNDE YAŞADIM
- Sürekli Afganistan'da mı yaşıyorsunuz? Daha iyi bir kariyer için ülkenizi terk etmeyi düşündünüz mü?
- Eşim ve oğlumla Washington'da yaşıyoruz. Ama kaderim ve görevim gereği ben genelde Afganistan'dayım. Vaktimin çoğunu Kabil'de geçiriyorum. Yeni bir müzik yapmak için 1990'da Afganistan'dan ayrıldım. Avrupa'daki teknolojiyle yeni müzikler yaptıktan sonra Kabil'e dönmek niyetindeydim. Hiçbir zaman sürekli Batı'da yaşamak istemedim. Ancak o dönemde mücahitlerin gelişiyle Afganistan'da durum çok karışıktı. Müzik yasaklandı. Hiçbir özgürlüğüm kalmadı. 2003'e kadar sürgünde yaşamak zorunda kaldım. O tarihte de ülkeme geri döndüm.
KONSERDE 15 BİN AFGAN KADIN VARDI
- Konserleriniz sürekli saldırılara hedef oluyor ama siz hâlâ koruma kullanmıyorsunuz. Öldürülmekten korkmuyor musunuz?
- Ben hayalperestim. Şeytandan çok, meleklere inanırım. Ülkenin en tehlikeli bölgelerinde bile korumasız geziyorum. Amacım milyonlarla etkileşim içinde olmak. Şiddetin ayyuka çıktığı yerlerde, kötülüğe karşı buzları eritmek için şarkı söylüyorum. İsyancılar kötü niyetli oldukça ve sadece öldürmeyi istedikleri sürece Afgan halkı benim barış için yaptıklarıma daha da çok inanacak. Şimdilik hayattayım ama çalıştığım birçok kişi benim de olay yerinde bulunduğum saldırılarda can verdi.
- Afganistan'ın Elvis Presley'i olmak nasıl bir duygu. Size neden Afgan Elvis Presley diyorlar?
- Afgan Elvis olmaktan çok memnunum. Elvis Presley, Michael Jackson, Madonna, Ummü Gülsüm, Sezen Aksu gibi efsaneler benim için çok önemli. Afgan hayranlarım için ben Faryad Darya'yım. Ama Batı'da Afgan Elvis'im. Batı basının beni Elvis Presley'e benzetmesinin en büyük nedeni, kadın hayranlarımın çokluğu. Afganistan'da bir kadının bir erkeğe 'Seni seviyorum,' demesi bir tabu. Ülkemde başka hiçbir sanatçının konserinde bu kadar çok sayıda kadın göremezsiniz. Ayrıca konserlerimdeki 'Seni seviyorum' yazılı pankartları, TV'lere bile gururla gösterebiliyorlar. Onların aileleri ve dini liderleri de, bana bu şekilde hitap etmelerine ses çıkarmıyor. Ayrıca kadınlar da onların haklarını sonuna kadar savunduğumu biliyor. Bu yüzden hayatlarını riske atarak konserlerime yoğun ilgi gösteriyorlar. Geçen yıl Uluslararası Barış Günü çerçevesinde Mezar-ı Şerif bölgesinde verdiğim konsere 15 bin kadın katıldı.
EN SON HABERLER
- 1 Kuruluş Osman’ın Ulcay’ı Ümit Kantarcılar’dan samimi açıklamalar! “Dizi ve sinema sektöründeki başarımız tesadüf değil”
- 2 Dünya çatışıyor ABD kazanıyor
- 3 Türklerin Lahey’deki hayatı: Gurbet, gözyaşı ve umut
- 4 Bu turun farkı kadınlar
- 5 Sessiz lüksün sembolü
- 6 Düşünceleriniz hayatınızı yönlendiriyor
- 7 Atalarının mirasını fotoğrafta yaşatıyor... Adıyamanlı kadınların kültürel mirası: Kofi
- 8 Osmanlı alimlerinin 150 yıllık kayıp hikayesi
- 9 Başkasına yardım derken kendini unutma
- 10 Moda, kadın sporcuların peşinde