Kitabın tadı kulüpte çıkar

Önce bir kitap belirliyorlar, ardından da her ay veya her hafta bir araya gelerek o kitap üzerine saatlerce konuşuyorlar. Aralarında doktoru da var psikoloğu da; pilotu da var avukatı da. Edebiyat tutkunu olmalarının dışındaki en önemli ortak özellikleri; tartışmayı ve paylaşmayı sevmeleri, kendileri dışındaki kişilerin görüşlerine açık olmaları. Bu sayede kimi zaman yazarlar da katılıyor kitap okuma kulüplerinin toplantılarına. İşin en güzel yanıysa, ne yazarların ne de onların bu toplantılardan herhangi bir maddi çıkarı olmaması. Yalnızca kendilerini geliştirmenin ve edebiyattan aldıkları zevki paylaşarak artırmanın peşindeler. Peki, o toplantılarda neler konuşuluyor? Okunacak kitapları kim, nasıl seçiyor? Bir kitap okuma kulübüne katılmak için neler yapmanız gerekiyor? Sayısı her geçen gün artan kulüplerin başlıcalarıyla sizler için konuştuk.
HER YAZAR İÇİN AĞAÇ DİKİYORLAR
2006'da kurulan Ekin Yazın Dostları'nın İstanbul'da üç, Ankara'da iki ve İzmir'de bir grupları var. Her biri ortalama 20 kişiden oluşan gruplar, ayda bir kez bir araya geliyor. Üye olmak için tek koşul, 18 yaşından büyük olmak. Kulübü diğer kulüplerden ayıran en önemli özellikse, neredeyse her toplantılarına bir yazar davet etmeleri. Yani okudukları kitabı, hem kendi aralarında hem de o kitabın yazarıyla tartışıyorlar. Hıfzı Topuz, Ahmet Ümit, Feyza Hepçilingirler ve Pınar Kür katılımcı yazarlardan yalnızca birkaçı. Kulübün kurucularından emekli mühendis Aydın Ergil, kendilerinin yanı sıra yazarların da toplantılardan çok faydalandığını söylüyor. Ergil, sözlerini şöyle sürdürüyor: "Ufkumuzu açan, bakış açımızı genişleten tartışmalar yapıyoruz. Bazen tartışmalar öyle verimli oluyor ki, bazı yazarlar kitaplarının bir sonraki baskısında işaret ettiğimiz noktalar doğrultusunda düzeltmeler yapıyor. Hatta artık bize görüşlerimizi öğrenmek için kitapları önceden yolluyorlar. Ayrıca konuk ettiğimiz her yazar için ÇEKÜL aracılığıyla yedi ağaç diktiriyoruz. Malum, okuduğumuz kitapların sayfaları, ağaçlardan elde ediliyor. Biz de böyle bir geri dönüşüm yapmak istedik. Şimdi yüzlerce ağacımız var." Kulübün toplantıları, Beyoğlu gibi merkezi semtlerdeki kafelerde yapılıyor. Her toplantının grup içerisinden bir sorumlusu oluyor. Bu kişi hem okunacak kitabı seçiyor, hem toplantıda kitap hakkında bilgi veriyor, hem de toplantı mekânını ayarlıyor. Her yaştan ve her meslekten katılımcısı olan toplantılarda, ideolojik tartışmalara veya yazarların özel hayatına girilmiyor. 2008'den beri TÜYAP Kitap Fuarı'na ve 2010'dan beri Boğaziçi Kitap Günleri'ne katılan Ekin Yazı Dostları, aynı zamanda her yıl en az iki defa konferans salonlarında geniş katılımlı okuryazar söyleşileri düzenliyor. "Şu ana kadar 300'e yakın kitap okuduk," diyen Ergil, internet sitelerindeki form aracılığıyla herkesin kulübe üye olabileceğini söylüyor. http://ekinyazin. wordpress.com