Sembolü Lefter olan camianın futbol oyuncusu Emre mi?

- Fenerbahçeli Emre'nin, basın toplantısına İngiltere'de oynarken yaşanan ırkçılık suçlamasının mağduru Yobo ile çıkması trajiktir. Bir devekuşu halidir!
- Federasyon, Emre'ye Trabzonlu Zokora'ya 'hakaretten' iki maç ceza verdi. Üyelerden ikisi 'ırkçılık', dördü 'hakaret'te karar kılmış. Eğer bu ülkede hakaretten ceza veriliyorsa, sahalarda oyuncu kalmaz. Görünen o ki, 'ırkçılık' demeye cesaret edememişler. Hiç ceza vermemek de ayıp kaçacak. Anlayacağınız 'Ne şiş yansın, ne kebap' durumu. Oysa bu, hem şişin hem kebabın yandığı andır. Bir trajedidir. Ve devekuşu halidir. Emre ile ilgili haber yapılmasının yasaklanması ise bu devekuşunun üstüne örtülen şaldır! Şimdi 'Sembolü Lefter olan bir camianın oyuncusu Emre mi olmalı?' diye soracağım ama çocuğa da haksızlık yapmak istemiyorum. Burası tuhaf bir ülke. Devekuşu sendromu toplumsal. Bir bakıyorsun, tribünlerine Hrant'ın katili Ogün Samast'ın beyaz beresiyle gelenlerin bulunduğu Trabzonspor, Emre'ye verilen cezayı az bulduğu için ırkçılık karşıtı olmuş, FIFA'ya gitme kararı almış! Bir bakıyorsun, futbol yorumcusu Adnan Aybaba, televizyonda kendinden geçmiş, konuşuyor: "Ben Emre'yi savunurum abi! Herkes bana ırkçılık yaptı, ben niye yapmayayım ya? Faşist miyim ben? Değilim. Sapık olabilirim, faşist değilim ama. Ben ırkçıyım abi. En büyük ırk da biziz Türkler!!!!!" Üstelik Emre, Fatih Terim'in elinde büyüdü, Aziz Yıldırım'ın ellerinde serpildi. Yani geçtiği torna tesviye ve rol modelleri ortada. Anlayacağınız hocası, futbolcusu, yorumcusu, federasyonu... Tam bir devekuşu mutluluğu! Ne yazık ki, ırkçılıkla yüzleşmeyi yine başaramayacağız. Top yine taca atılacak. Ama haberiniz olsun. Zokora'nın ülkesi Fildişi Sahilleri de ırkçılık suçlamasıyla konuyu FIFA'ya taşıyor. Ama olsun eğer 'Fildişi' 'devekuşu'nu yerse, siz de "Türk'ün Türk'ten başka dostu yok" masalına sığınırsınız.