Pazar 06.05.2012
Son Güncelleme: Cumartesi 05.05.2012

Sosyal medyanın sırrı, dost tavsiyesi

Dünyanın en büyük sosyal medya pazarlama yönetimi şirketlerinden Likeable, Türkiye pazarına girdi. Şirketin CEO'su Dave Kerpen ile dijital pazarlamanın önemini konuştuk

Sosyal medya, tüm dünyada hızla gelişiyor. Artık sadece ünlülerin değil, herkesin bir Facebook veya Twitter hesabı var. Peki, bir ev kadınının ya da bir öğretmenin neden Twitter hesabına ihtiyacı olsun? İşte bu sorunun cevabını ve sosyal meydanın gelişimini, dünyanın önde gelen sosyal medya şirketlerinden biri olan Likeable Media'nın kurucusu ve CEO'su Dave Kerpen ile konuştuk. Geçtiğimiz hafta bir günlüğüne İstanbul'a gelen Kerpen, sosyal medyayı bir kokteyl partisine benzettiğini söylüyor.
- Türkiye pazarına girmeye nasıl karar verdiniz?
- Sosyal medya, dünyada hızla büyüyor. Türkiye de bu büyüme içinde önemli bir yere sahip. Facebook'u en çok kullanan ülkelerdensiniz. Genç ve aktif şekilde internet kullanan bir nüfusa sahipsiniz.
- Bir marka için sosyal medyayı iyi kullanmak neden önemli?
- Çünkü o markanın müşterileri de sosyal medyayı kullanıyor. O müşterilere ulaşmak için en etkili yol, sosyal medya. Bazı markalar rahatsız edici reklam tekniklerinden vazgeçtiler ve dijital pazarlamaya yöneldiler. Sosyal medyanın iyi kullanılması halinde hem marka hem de müşteriler mutlu olur.
SOSYAL MEDYA BEDAVA DEĞİLDİR
- Kitabınızda sosyal medya ile yapamayacağınız üç şey olduğunu söylüyorsunuz. Nedir bunlar?
- Öncelikle; sosyal medya bedava değildir. Bazı şirketler sosyal medyayı televizyon ve radyo ilanları gibi pahalı olmadığı için tercih ediyor. Çünkü bedava sanıyorlar. Facebook'a ve Twitter'a üye olmak ücretsiz. Ama sosyal medya en değerli şeyimizi, yani zamanımızı alıyor. Ayrıca ne kadar para harcarsanız harcayın, sosyal medyada bir gecede başarı sağlayamazsınız. Sosyal medya, ilişkilerle ilgili bir ortam. Bir gecede ilişki, bağ kuramazsınız. Sizinle bir kokteylde tanışsak ve benimle evlenmeniz için size 1 milyon dolar teklif etsem, yine de benimle evlenmek istemezsiniz. Birbirimizi tanımamız gerekiyor. Sosyal medyada da aynı şekilde müşteri ve marka arasında bir bağ oluşabilmesi için zaman gerekiyor. İşin iyi tarafı; kokteyl partisinde birkaç kişiyle tanışmak yerine, sosyal medyada milyonlarca insanla tanışma fırsatınız doğuyor.
- Peki sosyal medyanın yapmayacağı üçüncü şey nedir?
- Kötü bir markayı iyiymiş gibi gösteremez. Bir marka, sosyal medyada yer almadan önce eksiklerini tamamlamalı. Çünkü eğer insanlar iyi şeyler söylemeyeceklerse; yüzlerce, binlerce ya da milyonlarca insanın hakkınızda konuşmasını istemezsiniz.
- Sizin ana felsefeniz, dost tavsiyesinin reklamdan daha etkili olduğu yönünde.
- Ağızdan ağza fısıltıyla yayılan reklam biçimi, her zaman en etkili reklamdır. Daha güvenilir ve dürüsttür. Düşünsenize yüzlerce insan bir markayı, bir mekanı ya da bir ürünü tavsiye ediyor. Üstelik bu insanlar güvendiğiniz arkadaşlarınız, takip ettiğiniz sanatçılar, politikacılar ya da başkaları olabilir. Onların beğendiği ürünü almanız yüksek ihtimaldir.
- Takipçi sayımız artarsa, etki gücümüz de artar mı?
- Fazla takipçi sayısı iyi bir şey tabii. Ama o takipçilerin kim olduğu çok daha önemli. Örneğin 10 bin takipçisi olan bir Amerikan mücevher firması vardı. Takipçilerine baktık ve bütün takipçilerinin Filipinli olduğunu gördük. Bu firmanın Amerikalı ve kadın takipçilere ihtiyacı vardı. Yakında nişanlanacak ve yüzüğe ihtiyaç duyacak insanların takipçi olmasını sağladık.
- Bunu nasıl yaptınız?
- Facebook'taki profil bilgilerini takibe alarak. İlişkisi olan kadınlara firma hakkında bilgi yolladık ve beğenmelerini sağladık.
- Sosyal medyada dinlemenin de önemli olduğunu vurguluyorsunuz.
- Dinlemek, iletişimin yüzde 50'sidir. Ama firmalar yıllarca dinlemeyi reddetti ve konuştu. Sosyal medya, artık milyonlarca insanı dinleme imkanı veriyor. Bu insanların yorumlarını dinleyerek, ürünlerini değiştirebilirler. Buna bir örnek vermem gerekir. Bir keresinde Las Vegas'ta en popüler otellerden birine girmiştim. İnanılmaz bir sıra vardı. Odaya check-in yaptırana kadar 45 dakika bekledim. Beklerken de tweet attım ve otelin sınıfta kaldığını söyledim. Ardından rakip otelden bana bir tweet geldi. 'Las Vegas'ta başınıza gelen için üzüldük. Umarız tatilinizin geri kalanı çok güzel geçer,' diye. Belli ki, otel rakip firmalarla ilgili tweetleri de takibe almıştı. Bir dahaki Vegas ziyaretimde elbette orayı tercih ettim. Dinlediler ve kazandılar.
- Sosyal medyayı neden kokteyl partisine benzetiyorsunuz?
- Dünyanın en büyük partisi gibi. Her an, herkesle tanışabilirsiniz. İyi iletişim kurmayı bilen, iyi şeyler anlatan ve dinlemeyi bilen insanlar, partilerde hep kazanır. Partide sadece kendi hakkında konuşan, diyaloğun konusuna karar veren insanlar ise rahatsızlık verir. Sosyal medyada da durum aynı.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.