Pazar 20.05.2012

İstanbul'un gizli hazineleri

Gezdim, ürettim, keşfettim. Bu hafta (yağmura rağmen) daha bir hoş göründü gözüme bu şehir. Hamburg sokaklarından çıkmışım da, kırda mangala oturmuşum gibi

AYAKKABI MÜZESİ
Cennet. Ayakkabı ve gözlük seviyorsan (Kim, 'Yok ben tercih etmiyorum,' diyebilir ki buna?), mekanı ancak böyle tanımlayabilirim. Sol tarafımdaki masada Super marka gözlükler, onun hemen ilerisinde, sayısının 100'ü geçtiğini düşündüğüm Melissa ve Mel'ler. Ama benim asıl favorim, sağdaki raflarda duran, Barcelona'dan henüz getirmiş oldukları, urban sneaker olarak bahsi geçen, "Giy, hem rahat ol hem de şık," modeli Aro'lar. Yeşilinin hastası, kırmızısının âşığı oluyorum. "Nereden alacağız bunları?" deyince, cevap ne yazık ki "Henüz sadece Ankara'da satılıyor," yönünde. Biri İstanbul butiklerine haber salsın. Kanyon'un hemen arkasında, bahsi geçen üç markayı getiren, bir tür stil sahibi toptancıdayım. "Burayı halka açmalısınız, neden bizden sakladınız?" diye mevzuya giriyorum. Gerçek o sırada açığa çıkıyor. Eğer bulmayı, telefonla ulaşmayı ya da geçerken bir uğramayı düşünürseniz, ellerinde mal olduğu sürece satışa ve kredi kartına açıklar. Ben olsam, "Harvey Nichols, Beymen Blender, yakında da Karaköy Fransız İş Geçidi'ndeki Fashion @ Eye'dan alırım nasılsa," diye düşünmeden; içi plajdaki kız, balık ya da botanik bahçeleri resimleriyle kaplı Super gözlüklerden; simli Melissa'lardan; delikli Aro'lardan, pembe keçeden yapılmış Victoria'lardan bir ya da birkaç tane edinmeye giderdim. O beyaz duvarlar içine saklanmış, 500'e yakın havalı ayakkabıyı müze kıvamında gezmek için değer. Atom Sokak, 24, Levent-İstanbul Tel: 0535 774 92 60 (http://www.agencyarcana.com/index.html)

***
HATAY'DAN KÖLN'E TASARIM YOLU
Cafe de Paris'nin saat 19.00'da dolmaya başlamış masalarını geride bırakıp, Canım Ciğerim'in sokağından içeri dalıyoruz. Kokular karnımı acıktırıyor. O sırada vitrinin arkasında gördüğüm Berlin tavrı, dikkatimi dağıtıyor. Başımı kaldırıyorum. Duvarda 'Wondrous by Senso Unico (Made in Germany)' yazısı var. "Aaa yeni dükkan açmışlar," diyorum Hakan'a, içeri giriyoruz, arkamızdan da mekanın sahibi. Konuya, onun üç dakikada öğrendiğim hikayesini anlatarak başlarsam, daha doğru olacak sanırım. İsmi Mika. Çocukluğunu Hatay'da geçirdikten sonra Köln'e yerleşmiş. Arada bir gidip geldiği İstanbul'a da biraz ağabeyinin zoruyla, "Hadi vaktidir bu şehirde hünerlerini göstermenin," demesi yüzünden dönmüş. Hüner denilince, sadece dükkanı açmaktan bahsetmiyorum. İçerideki kıyafetler bir zamanlar film setlerinde kullanılmış kumaşlardan, bit pazarlarından bulunmuş düğmelerden Mika tarafından dikilmiş. Dokununca "Bu benim bedenimi sever," diye bağırıyor teniniz. O kadar yumuşak. "Bu dükkan da pek güzel, onu kim yaptı?" diyorum. "Onu da ben yaptım. Sinema setlerinden kalan bir özellik," diyor. Hüner iki: Sadece insana değil, mekana da ruh veriyor Mika. Ceketlere bakarken, "Onları sevmediyseniz size uygun bir şeyler de dikerim, sorun değil. Rengine bakarız, ben istediğinizi anlarım," diyor; boynundan sarkan makasını, yeleğinin cebine açtığı cebe koyuyor. Hüner üç: Terzi, tasarımcı, stilist. Aynı anda. Yola devam ederken kendimi Köln (ya da Hamburg) sokaklarından çıkıp, yeniden İstanbul'a düşmüş, Avrupa'da kimsenin bilmediği bir mahallede gezinmeden dönmüşüm gibi hissediyorum.
***
HAFTAYA BULUŞALIM HAFTAYA
Soundgarden'da... Bu yıl bol festivalli geçecek. İlki, 26 Mayıs Cumartesi saat 14.00'te Parkorman'da. Sahne üzerinde: The Parov Stelar Band, Oi Va Voi, Caravan Palace, Yalan Dünya'nın Orçun'u Bartu Küçükçağlayan'ın bir diğer başarılı projesi Büyük Ev Abluka'da; çadır içinde Silent Disco; ortalıkta organik ve bit pazarları, vintage dükkanlar, 14-17 saatleri arası tüm alkollü içeceklerde yüzde 50 indirim, Alnıtemiz Stand-Up Show, plak dükkanı var.
Edisyon'da... Uygun fiyata sanat alabileceğiniz galeri/dükkan. 28 Mayıs'ta güneşin şehre doğmasını kutlamak için Bahar nezlesi sergisine başlıyorlar. Bora Akıncıtürk, Elif Domaniç, Yetkin Başarır işleri; Sebastian Riemer'in İstanbul detayları burada.
Akın Balık'ta... Pazar günü, yağmurlar kesildiğinde olmayı en sevdiğim yer Akın Balık. Karaköy'de bahçe havasında, ayaklı çay bardaklarında geliyor rakı. Salataya kırmızı lahana ekleniyor, ezme-beyaz peynir-ekmek üçlüsü her ısırıkta daha da hoşuma gidiyor. Şehirden uzaklaştım bak şimdi, şarkıya eşlik ediyorum.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.