Pazar 03.06.2012
Son Güncelleme: Pazar 03.06.2012

Yumuşaklara alıştınız ben sert geliyorum

Nihayet bir Necip Fazıl Oratoryosu bestelendi. Necip Fazıl'ın sevilen şiirlerinden birçoğunu ilk kez, hem de çok sesli müzik formatında besteleyen ve senfonik orkestrayla icra eden Uğur Işılak, Üstad projesini anlattı: "Böyle bir işe kalkışmak için yüreği yanan bir adam, iyi bir besteci ve icracı lazımdı. Üstad geçinmeyen, Üstad'dan geçinmeyen, ömrü Üstad'la geçen biri"

Muhafazakar sanat tartışmaları bitmek bilmezken... Geçtiğimiz hafta 'manidar' bir 'ilk' gerçekleşti. Sanatçı, kendi tabiriyle 'halk ozanı' Uğur Işılak, şair Necip Fazıl Kısakürek'in 10 şiirini besteleyip, sahnede ilk kez seslendirdi. Konser, Necip Fazıl'ın 29. ölüm yıldönümünde Konya'da yapıldı. Işılak'a sahnede şef Turhan Yükseler'in yönettiği 60 kişilik bir senfonik orkestra eşlik etti. Eser, şimdiden klasikler arasına girmeye ve sevilen Türk oratoryolarından olmaya aday. Necip Fazıl'ın Türk düşünce ve sanat hayatındaki etkisi düşünüldüğünde, Necip Fazıl Oratoryosu önemli bir gelişme. Uğur Işılak projeye 'Üstad' adını vermiş. Şairin, Sakarya Türküsü, Zindandan Mehmed'e Mektup, Canım İstanbul, Anneciğim, Yattığım Kaya, O Var, Şarkımız Bizim, Kaldırımlar, Geçilmez gibi sevilen şiirlerini seçmiş; onları çok sesli müzik formatında bestelemiş. Adında türkü olduğu halde Sakarya Türküsü'nü bestelemenin çok zor olduğu öteden beri söylenen bir şey; Işılak işte bunu başarmış. Necip Fazıl'ın sadık okuyucularının bile pek bilmediği Köroğlu şiirini gün ışığına çıkarmış. Proje şimdiden büyük ilgi gördü. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tebrik mesajı gönderdi. Başbakan yardımcısı Beşir Atalay izleyiciler arasındaydı. Konserle ilgili video ve haberler tıklanma rekorları kırmaya başladı. Sanatçının önümüzdeki ay içerisinde Ankara, İstanbul gibi şehirlerde vermeyi planladığı konserler için büyük talep var. Önümüzdeki hafta çıkması beklenen Üstad albümü de sabırsızlıkla bekleniyor.
- Üstad projesi nasıl doğdu?
- Neredeyse 13-14 yıldır üzerinde düşündüğüm bir projeydi ama gerçekleşmesi için belli sebeplerin bir araya gelmesi gerekiyordu.
- Nasıl sebepler?
- Üstad Necip Fazıl'ı öyle üç beş enstrümanla, tek sesli müzikle anlatmak mümkün değil. Şiirse şiir, felsefeyse felsefe, gazetecilikse gazetecilik, yazarlıksa yazarlık, dava adamlığıysa dava adamlığı... Hepsi onda var. Bu kadar çok sesli bir üstadın eserlerini tek sesli bir müziğe hapsetmek olmazdı. İyi bir şef, geniş bir orkestra, doğru bir repertuar ve tabii ki sözlerle rakseden besteler gerekiyordu.
- Besteleyeceğiniz şiirleri neye göre seçtiniz?
- Gönlüme göre...
- Sakarya Türküsü de bunlardan biri miydi?
- Evet.. Aslında Sakarya Türküsü şiir olarak bile okunması zor olan bir eser. Ama o olmadan da proje eksik kalacaktı. Bir deli cesaretiyle girdik bu işe. Bu iş akıllı işi değil zaten.
- Galiba işe yaradı bu cesaret.
- Niyetiniz halis olduğunda sadece kabiliyetlerinizle değil, gönlünüze düşenlerle ve size ilham edilenlerle de yol alıyorsunuz. Yeter ki üstad geçinmeyin. Yeter ki Üstad'dan geçinmeyin. Yeter ki ömrünüz Üstad'la geçmiş olsun.
- Sizin ömrünüz Necip Fazıl'la mı geçti?
- Çocukluğumdan beri onun eserlerini okur, deşifre etmeye çalışırım. Halen birçok mısrayı niye yazdığını düşünürüm. Mesela, 'İçeride bir has oda, yeri samur döşeli; / Bu kapıdan 'gelsin' diye çağrılmadan geçilmez.' Nerededir o samur döşeli oda, neresidir? Bilmiyorum. Bu, şairin kendi mahremi... Ben de kendi mahremimi düşleyerek okuyorum, dinliyorum. Ne mutlu üstadın şiirlerindeki ahengi keşfedene...
- Nasıl tepkiler aldınız?
- Gelen yorumlardan birini paylaşayım izninizle: 'Sakarya Türküsü'nü okumak olmaz, dedim. 'Uğur Işılak bile olsa, yapamaz' dedim. 'Bu şiire beste yapılamaz, kimse bu işten alnının akıyla çıkamaz,' dedim. Ve hatta Uğur Işılak için üzüldüm. Ama dinlerken gözlerimi dolduran yaşlardan, Üstad'dan ve ozanımızdan utandım, düşündüklerim için.'
- Devlet erkanı da oradaydı. Bakan Beşir Atalay mesela...
- Bakanımızın şöyle bir ifadesi olmuş: 'Üstad burada olsaydı, herhalde beş dakika ayakta alkışlardı.' O kadar yoğun işlerine rağmen geceye katılması bizi çok sevindirdi. Sadece katılımı değil, bu projenin yanında olduğunu ifade etmesi de bizi çok umutlandırdı. Başbakanımız da telgraf gönderdi.
- Zindandan Mehmed'e Mektup şiirini bestelemenizde Başbakan'ın bir etkisi oldu mu? O da kasete okumuştu aynı şiiri?
- O manada bir tesiri olmadı. Neticede biz de çocukluğumuzdan beri hayranıyız bu şiirlerin.


X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.