Son Güncelleme: Pazar 12.08.2012
Dünyanın gündemine Londra'dan bakıyor
2004 yılından beri İngiltere'de yaşayan Türkiyeli gazeteci Selin Girit'le, hem birinci yılında Londra ayaklanmalarını, hem de Olimpiyat heyecanını ve BBC'de görev yapmanın olumlu ve olumsuz yanlarını konuştuk
MAHALLESİ YANDI
İstanbul' dan Londra'ya iki bavulla gitmiş. Kimseyi tanımıyormuş İngiltere'de. Neler öğrenmiş orada? "Habere nasıl yaklaşmam gerektiğini, mülakat yapacağım kişileri neye göre seçeceğimi, doğru sorular sormanın önemini, basit kelime tercihlerinin bile gerçeği ne kadar çarpıtabileceğini, klişelerin ne kadar rahatsız edici olduğunu." Ama BBC'yi idealize etmeye niyeti de yok. "Burada hayat dikensiz bir gül bahçesi değil. Ve yine de hiç değilse habere sadece gazeteci gözüyle yaklaşmayı, çıkar ilişkilerinin dışında kalmayı başarabildiğimizi düşünüyorum." Londra ayaklanmaları sırasında İstanbul'da, ameliyat geçiren babasının yanındaymış. Televizyonda yaşadığı mahallenin alevler içinde olduğunu görmüş. "İnanılır gibi değildi. Her gün önünden geçtiğim restoranların camlarının indirildiğini, selamlaştığımız berberin dükkânına nasıl saldırıldığını görmek çok tuhaftı," diyor. "Herkes olanları yağmacılık olayları şeklinde tanımlıyor. Ama ben fahiş fiyatlara çıkan üniversite harçlarının, kapatılan gençlik merkezlerinin, gençlerin geleceklerinin ellerinden alındığını düşünmelerinin de bunda etkili olduğunu düşünüyordum." Yaşadığı mahallenin, Ealing'in yanması onu derinden etkilemiş haliyle. "Evimin 50 metre ötesindeki dükkânların ateşe verildiğini görmek çok tuhaftı. Ealing'de orta yaşlı bir adam isyancı gençlere müdahale etmek isteyince dövüldü ve hayatını kaybetti. Yerinde ben de olabilirdim hissi, garip bir his."
HERKES HER İŞİ YAPIYOR
Ayaklanmaların dikkat çekici bir özelliği de Türkiyelilerle ilgiliydi. İngiliz polisler yaşananları izlerken, Türkiyeliler dükkan ve iş yerlerini savunmuşlardı. "Ne yalan söyleyeyim, haberleri görür görmez, 'Hah, kesin 'Kahraman Türkler' diye bir manşet atılır' demiştim. Öyle de oldu. Türkler ve Kürtler demek lazım. Çünkü orada Türkler kadar Kürtler de vardır. Dükkânlarını, kendi mal ve mülklerini korumaya çıkmışlar sonuçta. Ben kahramanlık değil, normal bir tutum olduğunu düşünüyorum." Bu yaz ise Londra'da farklı bir alev, Olimpiyat meşalesinin alevi yanıyor. Selin, akredite olmadığı için Olimpiyat Köyü'ne giremediğini anlatıyor. "Yine de her gün Olimpiyatların resmi sitesine girip bilet bakıyorum. Bunu da kaçırırsam çok ayıp olacak!" Adını İngiliz punk müzik grubu The Clash'in ünlü şarkısından alan London Calling programlarına geliyor laf. Bunun gurur duydukları bir iş olduğunu, çok iyi bir ekiple çalıştıklarını söylüyor. Nasıl bir ortamda çalışıyor peki bu ekip? BBC Türkçe Servisi'nde herkesin her işi yaptığını anlatıyor. "Ben son iki yıldır Dünya Gündemi'nin sunuculuğunu da üstlendiğimden, büyük oranda yalnızca televizyon programıyla ilgileniyorum." Mesaisi sabah 08.00'de başlıyor. "Çayımı koyduktan sonra dünyada neler olup bittiğine, BBC muhabirlerinin nereden ne haberler gönderdiğine bakıyorum. Sonra Dünya Gündemi'nde çalışan ben dahil üç kişi toplanıyor, ne yapacağımıza, hangi konuları işleyeceğimize birlikte karar veriyoruz. Her birimiz haberlerden birini yazmaya, ardından da montajlamaya koyuluyoruz. Çok yoğun çalışıyoruz. Ama keyifli de." Son olarak Türkiye'ye dönmeyi düşünüp düşünmediğini soruyorum. "Dönmeyi çok istiyorum aslında," diyor. "Sekiz yıl az zaman değil. Ama tabii duygusal davranmak, dönüp pişman olmak da istemem. Özellikle medyanın durumu düşünüldüğünde dönüp dönmemek kararı, üzerinde etraflıca düşünülmesi gereken bir karar. Koşullar oluştuğunda tabii ki dönmek, çok sevdiğim Kadıköy'de yaşamak isterim." Anlaşıldı: Uzaktaki şehirler insana hep içinde olduğundan biraz daha ışıltılı ve güzel görünüyor.
EN SON HABERLER
- 1 Kuruluş Osman’ın Ulcay’ı Ümit Kantarcılar’dan samimi açıklamalar! “Dizi ve sinema sektöründeki başarımız tesadüf değil”
- 2 Dünya çatışıyor ABD kazanıyor
- 3 Türklerin Lahey’deki hayatı: Gurbet, gözyaşı ve umut
- 4 Bu turun farkı kadınlar
- 5 Sessiz lüksün sembolü
- 6 Düşünceleriniz hayatınızı yönlendiriyor
- 7 Atalarının mirasını fotoğrafta yaşatıyor... Adıyamanlı kadınların kültürel mirası: Kofi
- 8 Osmanlı alimlerinin 150 yıllık kayıp hikayesi
- 9 Başkasına yardım derken kendini unutma
- 10 Moda, kadın sporcuların peşinde